timsah, kanguru gibi hayvanların yenmesine karşıyım yiyenlerı kınıyorum. solucanı çocukken izci filmlerinden görüp yemiştim tadı toprak gibi. ha bu arada toprak da yemiştim. kuşu komşum vurmuştu davet etti ondan yedim. kılıç balığını lokantada kirvem sipariş vermişti
at eti ve kımızı kırgızistan'da bulunduğum sırada yedim. yılanı ise doğada iki arkadaşla yaptığımız survival bir senaryo gereği yedik. önceden hazırlık gibi düşün; bir şekilde ormanda ya da doğada mahsur kalırsan bunları yapmak için düşünmemelisin.
gerçekten zor durumda kalırsan ölmemek için yersin belki ama normal zamanda niye?
valla açıkçası iş gezisindeyken gittiğimiz restoran bi avustralya restoranıydı, menüde hep kanguru, timsah vs gibi şeyler vardı. bi seçim yapmam gerekiyordu, ben de kanguruyu seçtim. niye kınıyosunuz lan aç mı kalaydım?
zaten sertti eti, pek de sevmedim. çiğne çiğne zor bitti...
(yok lan çok da sert değildi, kendimi acındırmak için dedim öyle, fena değildi)
valla kınıyorum yani :)
fare de yedim derseniz artık bayılcam :)
timsah kanguru gibi hayvanların restoranlar için doğada avlanmadığını, çiftlikte yetiştirildiğini hatırlatayım. İnekten farkı yok yani etik olarak.
Neden değişik şey yer insan? Zira denemeyi seviyordur. Neden çin yemeği ya da italyan yemeği yerse aynı sebepten ötürü. Önce merak eder, sonra dener, beğenirse devam eder. Tabii damak tadı olarak bazı insanlar maceracı olmuyor, herkes aynı değil.
aşçı olduğum için herşeyi denemem lazım. son 5 yıl yediğim bazı şeyleri yazayım,
solucan, köpek eti, boğa yumurtalığı ( :((( ), köpek balığı eti, balina eti, kurbağa, timsah, kanguru eti, at eti, yılan, bir çeşit deniz anası, napalm biberi,
veeee en ilginci geliyoooor....
hazır mısınızzzzz.....
canlı balık yedim
çoğundan gurur duymuyorum ama yiyorsunuz mecburen ya. bunlarıda restoranda yedim, jackass gibi ormanda köpek kovalamadım yani, adabıyla geleneği neyse öyle yedik
ben o duyuruya da cevap yazmıştım, yediğim en ekstrem şey ıspanaklı pasta. icat edenin aklına <insert here çeşitli küfürler> neyse, dünyanın en saçma yiyeceği. gerçekten de saçma. neden yedin dersen, önce fıstıklı pasta falan dediler, ben o sırada dersten gelmiştim, ölümüne açtım, "oha fıstıklı past-bi dakka lan, fıstık mı o?" diye baktım önce bir, arkadaşım kanmadığımı anlayınca -yani çok bariz belliydi fıstık olmadığı ama bildiğin yeşilimsi böyle kek-krema falan düşün- ne olduğunu söyledi, merakımdan bir lokma aldım, daha da akşama kadar bir şey yiyemedim. hayır tadı öyle aşırı iğrenç değildi de, ne bileyim, insan ıspanak tadı falan bekliyor, gereğinden fazla şekerli bir tat geliyor, çünkü ıspanağın sırf haşlanmışını da yemişliğim var, cidden iğrenç bir şey ve o tat gitsin diye salçalı ve/veya soğanlı yapılan bir yemek, ne bileyim sarımsak, yoğurt vs. hep o tat yüzünden bence. o iğrenç tat gitsin diye de basmışlar şekeri üzerine, daha bir garip olmuş. yani gereksiz bir şey.
erkek arkadasım fas'ta salyangoz yedi böyle kürdanla kuyrugundan cekip yedi 2-3 kere bi kase aldi filan. israr etmesine ragmen düşünmedim bile. yediğim en ekstrem şey domuz etidir herhalde.
Salyangoz: rahmetli babaannem bahçeyi sularken bulduğum kocaman salyangozu gösterip bu yenir mi dedim, yersen yenir diye cevap verdi, pişir yiycem dedim; bir kaç tanesini alıp cezvede haşladı yedim. beğenmedim, ama babaannemin salyangoz yemeği yapmayı bildiğini sanmıyorum, adam gibi yapan bir yerde tekrardan tadımlık yiyebilirim.
Güvercin; bir arkadaşım sapanla yada havalı tüfekle vurmuş ziyan olmasın diye peder pişirdi, yedim. yağlı bişi pek tadını hatırlamıyorum.
Sığırcık; güvercinde olduğu gibi bir hikayesi var