edit: cevaplara göre soru biraz daha genişleyebiliyor tabii. hayatınızdaki ani veya köklü değişimlerden de bahsedebilirsiniz.
bir akşam üstü aklıma esti amasra'yı görmek istedim ilk otobüse atladım, ertesi sabah oradaydım. sonra kıyı kıyı geze geze izmir'e geri döndüm.
az önce yapı kredi world card'a başvurdum sürekli tek kredi kartı kullanacağım dediğim halde. napim puan muan veriyolar bir sürü.
bir de aklıma esip bugünü kendime ayırdım, yarın vize var.
bir de en büyüğü eve kedi almıştım, iyi ki almışım.
dövme yaptırmıştım. sürekli erteliyordum ve birgün muhabbet açılınca kalk dövmeciye gidiyoruz dedim arkadaşıma.
Saclarimi kestirdim.
Belimden daha asagidaydi, enseme kadar kestirdim.
Sen ne yaptin kafana esen, bir anda?
saçlarımı kendim kestim. nerdeyse kalçama kadarlardı, 3 numara kıvamına kadar kestim..
yurdun karşısında saksafon çalan adamın kapısını çalıp, sizin çalışlarınızı duyuyorum ara ara, çok güzel çalıyorsunuz demiştim.. adam korkmuştu.. 2 metreydi lan 168lik hatundan tırstı, hala çözemedim.
Sigarayı bıraktım.
neye ihtiyacim oldugunu biliyorum. zaman zaman merak ettigim konulari nedir ne degildir diye arastiriyorum, fakat sadece bilgi ve fikir sahibi oluyorum. sonra gun geliyor bir firsat goruyorum, degerlendiriyorum. boyle olunca neredeyse her seyi kafama esiyor da yapiyorum.
(fukushima'dan 1 ay sonra) hadi gidelim deyip bir arkadasimi da yanimda surukledim tokyo'ya. rehbersiz, ikimiz gezdik. neyle karsilasacagimiza dair fikrimiz vardi. iyi bir deneyim oldu.
7-8 ay once bir aksam arkadasimin evinde yalniz oturuyordum o gun sigarayi biraktim, 1 ay sonra da spora basladim, duzenli olarak sacimi kestirmeye basladim... hayatimda tonla degisiklik yaptim, hedefler belirledim.
biraz karakter meselesi aslinda; yine biri bir yere cagirdiginda cok dusunmem, engelim/planim yoksa direk giderim. bazen planimi iptal edip giderim.
laptopu sallayip masaustu pc aldim.
edit: yok lan, esas Kanada'ya tasindim o var. Bir gun dedim annemlere, ben Kanada'ya gidiyorum. Gidis o gidis.
2009da tek basima work and travel yaptim, ustelik ilk ucak seyahatimdi. ha bunun sayesinde burada yasamaya karar verdim ve (benim gibi biri icin)olaganustu bir cabayla mezun olur olmaz tekrar buraya geldim.
sağlıklarına dikkat etmeye çalışanları mal olarak gören biriydim. bigün halı sahada top oynarken bi baktım, daha 25 yaşına gelmemişiz, ayakta duramıyoruz, bi saat koşamıyoruz, yerlerde sürünüyoruz, hepimizin göbekler davul gibi. bu yaşta böyleysek 30'u geçince ne halde oluruz diye düşündüm. o esmeyle sigarayı bıraktım, spora başladım, son bikaç aydır akıl almaz sağlıklı besleniyorum, haftada 6 gün spordayım, ağzıma şeker koymayalı temiz 5 ay olmuştur falan. öyle.
bir programın sahte keyini aldım.İlk defa ekran kartı güncelledim.
bir ara işten çok bunalmıştım. bir gün sabah işe gider gibi çıktım ama işe gitmedim. iş yerindekilere haber vermedim, telefonu da kapattım, beykoz'daki yuşa tepesi'ne gidip manzara izledim birkaç saat. sonra bir tane trafik polisi gelip musallat olmuştu, "gelin sizi motorla gezdireyim filan" diye adam peşime takılmıştı. yusuf yusuf kaçmıştım ben de, sonra ofise gittim işimin başına döndüm :(