Sadece bununla ilgili değil tabii, genel olarak klişeler güzel şeyler değil mi?
nasil verildigine bagli. kliseyi veriyorsan onceki filmden ustun bir seyler yapman gerek. misal the conjuring vardi vizyonda gecenlerde. tamamen klise ama o kadar guzeldi ki oyunculuklar, diyaloglar ve etkilesimler; klise olmasina ragmen genel anlamda cok begenildi.
klise 1-0 yenik baslar. ama bunun da getirdigi avantajlar vardir. misal yaratici olman gerekmez. ama bu yenik baslama olayini artiya cevirmen icin baska konularda uzmanlasman gerekir.
Klişelerin sevilmemesi çok klişe bence. Sevelim klişeleri, biraz orijinal olsun. :D
Adam bombayı son anda da imha edemesin istiyoruz biz. Böylesi çok daha heyecanlı.
dunedan haklı. fakat üslup mühim tabii. o klişenin nasıl kullanıldığı, sarkazm içerip içermediği de önemli. yoksa b sınıfı bir poli,siye-macerayı izliyorsak zaten klişelere hazır olmalıyız.
her gün aynı saate uyanıyoruz işe/okula gidiyoruz güneş hep doğuyor hep batıyor kıştan sonra hep yaz geliyor. Tatillerimiz hep aynı günler. Dönüp dolaşıp aynı yemekleri yiyoruz.
Bu kadarı yeterince fazla zaten. Adam olsunlar diye sevmiyoruz ama anlatamıyoruz.
Klişe güvenlidir ancak klişeyi dramatik yapı içinde sundukları yer izleyiciyi, okuyucuyu aptal yerine koyuyorsa o zaman klişeyi kimse sevmez. İçinde bulunduğumuz çağda insanlar sinemaya acaba filanca yönetmen ne demiş diye gitmezler nasıl demiş onu görmek için giderler. Bu nasıl'ın günden güne anlatım olanaklarını zorlayan sanatların içinde ötekilerden ayrılan bir yanı olması, dünyayla ilgili perspektifimizin de geliştiğinin bir kanıtıdır. Bu yüzden klişeden uzak durabilen insanların üretkenliğini kutsar, ötekileriyse kendi bayağılıklarında boğulmaya terk ederiz.
aksiyonda her türlü alır götürür bir şekilde olayların son anda düzeltilmesi çünkü bu son ana kadar aksiyon heyecan demek. ama romantik, duygusal vs. şeylerde gitmiyor. hayatın birçok alanında da gitmiyor.
iki insan geliyor filmde didişiyorlar, bunlar kadın erkek. sonunda sırılsıklam aşık oluyorlar hem de hayatlarında hiç böyle duyguları tatmamış oluyor erkek. son anda bir yanlış anlaşılma oluyor ayrılıyorlar, biri de son anda gönlünü almak için ya uçağa, ya otobüse ya x yere yetişmeye çalışıyor. bu klişeler izlenmiyor eğer oyunculara özel bir hayranlık yoksa.
ya da korku filmlerinde sürekli çocukların çizdiği resimler gibi. sürekli küçük çocuk resimlerle bir şey anlatmaya çalışıyor. sürekli lanetli bir ev oluyor. sürekli birileri bir yerden bir yere taşınıyor ve inatla o evden gitmiyor. aileden birisi de saçmalama dostuğğm hayalet diye bir şey olamaz diyor. birisiyse deliriyor.
bu klişilerin geçtiği favori filmlerim de var. evet aşılmalı biraz ama aynen bohr atom modeli +1 the conjuring klişeden geberirken bile çok güzel. demek ki sorun klişe değil de klişeyi yedirme şeklinde.