Ekleme: Tom ve Jerry, Bugs Bunny yi unuttum kızacaklar sonra...
Liste uzar gider peki hangisi?
Sabah 7-8 gibi uyanıp, bebe bisküvisi eşliğinde çizgi film izleyerek annemin uyanmasını beklemek.
arka mahalleye maç yapmaya gitmek
insanın yeğenleri olunca bunların hepsini her zaman yapıyor. ben en çok deli gibi koşmayı özledim. şimdi hem çabuk yoruluyorum hem de koşacak mekan fazla yok. çocukken sokağın başından salıveriyordun kendini ne güzeldi. :)
insanlara sevgiyle yaklaşmak. şerefsizin teki oluyosun gün geçtikçe
birtek salonda soba vardı. yatağın içinde kafama kadar yorganı çekip annemin salondaki sobayı yakmasını beklerdim. soba yanmadan televizyon açılmıyor sanıyordum o zaman.
oyuncaklarımla oynamayı özledim. pony atım vardı bir tane. ama böyle yenileri gibi gözü makyajlı at değil, eskilerden. tam oyuncak olanlardan yani. onu özledim. evcilik takımlarını kaloriferin üzerine dizip sonra hiç ilgilenmemeyi.
aklıma bu kadar geldi şimdi.
Bahcelerin sulandigi hortumdan kana kana su icmeyi ozledim. Bir de canavarcilik oynamayi. Aslinda o kadar cok var ki.
Lojmanin meyve agaclarina tirmanip pat pat dusmeyi ve bahcivan geliyor mu diye kulak kesilmeyi, ola ki bahcivan geliyorsa da eve kosmayi ..
Meyve de meyveydi hani ne tatli olurdu
mahallede alman, aylık oynamak.
Bisiklete binmek.
Malesef gerçek :(
Bizimkiler bitince anne eşliğinde yatırılmak, sonra gizli gizli, heyecanla, kapı aralığından parlement sinema kulübünü izlemek.
ağaçların ne tepesine tırmanmak,okulda saat 3 de çalan son ders zilini 10 dk önceden kitapları çantaya koymuş hazır bir şekilde beklemek ve zil çaldığında deli danalar gibi servise koşup yer kapmak.Okuldan gelir gelmez üstümü değiştirip yığınla olan ödevleri umursamayıp akşama kadar top oynamak,koşuşturmak,saklambaç oynamak.Taso ve bilye oynamak da mükemmel olurdu ya.