şimdi duyuru sakinleri az önce aklıma geldi de benim çok samimi olduğum sonra birden pat diye biten arkadaşlıklarım oldu. can ciğer olduğum, çıkar beklemediğim (onların da beklemediğini bildiğim) güzel arkadaşlıklar. ama ne olduysa pat diye bitti. bir kaçının neden bittiğini tahmin edebiliyorum sevgililerinin olması falan onların açısından bakınca makul görünebiliyor lan ama diğerleri niye bitti? ben mi bir şey yaptım diye düşünüyorum yok bulamıyorum.
-Sizde de böyle şeyler oluyor mu var mı böyle arkadaşlık anılarınız?
-nedenini nasılını tahmin edebiliyor musunuz?
-aklınıza geliyor mu böyle arada o zamanlarda iletişim kurmak için çaba sarfediyor musunuz?

 

okul bitince böyle biten arkadaşlıklar oldu hakkaten. bazısını aradım ulaşamadım. bazısı ile senede bir falan görüşülüyor.

nedeni de tabi; okul, yaşadığın yer, iş vs değişince tekrar görüşmek için bir çaba harcanmıyor ve sensiz de yaşandığını görünce eksikliğini çekmiyor. zaten yeni arkadaşlar ediniyodur, aklına bile gelmezsin.

ama tabi arada görüşülse iyi olurdu.

sttc

sttc demiş ya çaba kesinlikle doğru istenildiği zaman mesafenin , nasıl ayrıldığınızın bir önemi olmuyor.
benimde çok oldu eskiden herşeyi birlikte yaptığın , herşeyini bildiğin biriyle konuşcak birşeyimin bile kalmadığı.

hmm

''tam o sırada çocukluk arkadaşım, canyoldaşım, hemşerim, biricik dostum namık'ı gördüm. ben ağzım açık oturdugum yerden namık'a bakarken top ayagımdan alındı ve yine golü yedik. gol tanıdık, rezillik tanıdık ama namık farklıydı. adam çıkarıp hemen oyuna dahil olması ve takıma dahil olması ve takımıkurtarması gerekirdi normal şartlarda ama öyle yapmadı. elleri cebinde öylece bizi büyük bi ciddiyetle izledi. oyun en sonunda havaya dikilen degajla bitti, top bayıra gitti. top sahibi bayıra ben namık'ın yanına koştum. yolunda gitmeyen bir şeyler vardı. ne güzel kir pas içinde, itişe kakışa oynuyorduk, neydi bu temizlik, neydi bu mesafe tam anlayamamıştım. garip bir şeyler oluyordu. bana cebindeki kutudan bi sakız verdi. karşılıklı konuşmadan çignedik bi müddet. ''biz bugün köye gidiyoruz. üç ay yokuz'' dedi. sevgili dostlarım şimdi tam anlatabilir miyim bilmiyorum ama o gün ilk defa bişeylerin değişmesinin beni ne kadar korkuttugunu anladım. sanki hep öyle devam edecek sanarken, insanların bir takım kararlar alması, birden ciddi bir mesafe takınması çok koydu bana. en yakın arkadaşım çok yabancı geliyordu lan! iyiydik lan. nereden çıktı bu köy'' demek istedim. sonra anne baba ve kardeşi geldi. bavulun bir ucundan tutup bayırdan aşşagıya doğru yürüdü gitti tertemiz yeni yıkanmış namık. arkasından bakakaldım. boğazıma bir şeyler düğümlendi. ağzımdaki sakızı biraz önüme tükürüp sakıza bir şut çektim sonra geriye doğru koşarak top sahibinin elindeki topa vurup düşürüp elime aldım, uzayladım. top bayıra doğru gitsin istedim ama namıkların terk edilmiş balkonuna düştü. bayıra son bi kez baktım, arkasına bakmadan gidiyordu. s.keyim böyle hayatı dedim.''

umut sarıkaya

juninho77

4 kişilik şahane bir arkadaş grubuyduk geçen seneye kadar. ikisi mezun oldu, biri çok yoğun çalışıyor biri de akademisyenlik kasıyor. diğerinin de müzik grubu vardı aldı yürüdü yurtdışında konserler falan. ben hala mezun olamadım. yoğunlardır diye aramaya çekiniyorum. muhtemelen onlar da aynı sebepten aramıyor. ya da sttc'nin dediği gibi akıllarına bile gelmiyoruzdur. en son geçen yaz adalar'a gitmiştik, son görüşmemizmiş meğer.

juninho77
1

mobil görünümden çık