500 tane şey istemiştir. hepsini yapmışsındır. saatlerini, günlerini harcamışsındır onun için. onun sana kattığı veya katacağı hiç bir şey yok. aranız kötüdür. çünkü 10 aydır aldığı borcu vermemiştir. vermemekle birlikte arayıp sormamıştır da. hi arayıp istemedim de.

bugün bir şey istedi ve yapmayacağımı söyledim. ve bana kırıldığını söyledi?

yani tüm bunlara rağmen hala nasıl kırılabiliyor veya nasıl böyle bi beklenti içerisine girebiliyor insanlar?

yani hesap ödeneceği sırada tuvalete kaçanlar. borcu olup kaçanlar. vesaire vesaire bu insanlar nasıl böyle davranabiliyor? neden böyleler?

 

Sen fazla iyisin bence.

Uzun zaman önce küçük bir ülkede kral ve halkı mutlu bir hayat sürüyorlarmış. Ülkenin adil bir kralı ve çalışkan bir halkı varmış...

Bir gün kötülük bütün ülkenin su kaynaklarına bir iksir karıştırmış. Su içen herkes delirmeye başlamış. Kısa bir süre sonra tüm ülke halkı deli olmuş. Sadece kralın sarayındakiler farklı bir su kuyusunu kullandıkları için bu durumdan etkilenmemişler...

Bir süre sonra işler karışmaya başlamış. Sudan içen halk deli olduğu için; kralın aldığı kararlara bir anlam veremiyor ve umursamıyormuş... Kral bu zor durumda kara kara düşünürken bir gün kraliçe huzuruna çıkmış...

" Kralım... Halk deli olduğu için; söylediklerinizi anlamıyor ve bu durum günden güne kötüleşiyor. Ama isterseniz bir çözüm var. " demiş.

Kral çaresizlik ve heyacan içinde kraliçesine ne olduğunu sormuş...

Kraliçe;

" Bizde halkın içtiği kuyulardan su içelim. Böylece bizde deli olur ve onlarla anlaşabiliriz. " demiş.

Saraydakilerde iksirli sulardan içip delirmişler... Kral deli olduğu için garip garip kararlar vermiş. Deli olan halkta bu kararları uygulamaya başlamış... Ve eskisi gibi mutlu bir şekilde yaşamaya devam etmişler.

Mikail bey

"adam" olmayı herkes beceremiyor işte..

umutxtr
1

mobil görünümden çık