1. will go ve going to farkı nedir? örneklerle açıklayabilir misiniz?

2. i have eaten, i ate, i have been eating, i was going to eat tüm bunlar kafamı karıştırdı. şunların da farkını örneklerle açıklayabilir misiniz?

3. i have been working yanında i had been working de kullanıldığını gördüm. bunların da farkını örneklerle açıklayabilirseniz sevinirim.

4. irregular verb tablosunda yanyana 3 versiyonu. hangisi hangi zamana ait? mesela blow/blew/blown : patlar/patladı/patlamış mı?

5. son olarak ingilizce'yi türkçeyle mukayese ederek açıklayamaz mıyız? mesela miş'li geçmiş zaman have been'le aynıdır desek ve böyle cümlleler kurarken sadece have been kullansak olur mu?

 

tüm bunlar en basit gramer sitelerinde / kitaplarinda zaten örnekleri ile aciklaniyor.

herhangi bir dil herhangi bir dil ile mukayese ederek açıklanmaz.

atmacaged

imdi;
1- going kullanıldıı zaman kesinlik bildiriliyor.
2- have eaten- present perfect bir yapı. Yani eylem yapılmış yapılmasına; ama o eylemden ortaya çıkan etkiler hala sürüyor.
have been eating * present perfect continuous yapı. mektaydım, maktaydım mealinde. mesela tam elma yerken arkadaşın aradı diyelim; işte o an bu yapıda cümle kurman uygun düşer.
was going to eat ise; yemeye karar vermişsin; ancak yememişsin.

3- I had been working de geçmişten bahsederken kullanılır. Özellikle romanlarda felan çok gördüm. işte, I had been working while she called me. burada aranmadan hemen önce çalışmakta olduğunu belirtiyor geçmiş zamanda.
umarım faydalı olabilmişimdir.

pangea

@atmaca: açıklamaları yazıyor. farklarıyla ilgili kayda değer bilgi bulmak güç.
@pangea: tşkler. çok yararı oldu.

dokunmakalbime

ingilizceyi ezber bir sisteme oturtarak öğrenmek istiyorsun, sorularından anlaşılan bu. ingilizce gramer ezberiyle ve türkçeyle karşılaştırılarak öğrenilmez, mantık kurmaya ve anlamaya çalış.

irregular verb tablosunu türkçe bir mantık kurup anlaman pek mümkün değil. 2. sorunun cevabıyla beraber anlayabilirsin. farklarıyla ilgili bilgiyi de future present past şeklinde tablolarla açıklayan bir internet sitesinde bulabilirsin, tenslerin kapsadığı zamanları gösteren anlatımlar var. past continuous tense yazıp google'a arattım ve çıkan ilk site gayet iyi anlatmış www.englishpage.com
bu da past perfect continuous
www.englishpage.com

there is a light that never goes out

"Will go" ve "going to" değil o, "will" ve "are going to". Öğretim sırasında bunlar farklı denir, going to daha kesin denir ama takılma ona bence. Aralarındaki neredeyse tek fark görünümleri. Ha bir de mesele "I was going to go there." şeklinde bir cümleyi will'le kuramıyorsun sanırım.

Patlar/patladı/patlamış olmaz, Türkçeyle karşılaştırmamak gerek. Hiç düşünme bile Türkçede ne olduğunu.

Adrammelekh
1

mobil görünümden çık