Merhabalar gönül dostlarım... Esasında soruyu başlıkta sordum ama biraz daha açmam gerekli. Son zamanlarda yakın çevremdeki herkes evleniyor ve tahmin edebileceğiniz gibi Facebook' ta boy boy "Evlendik / Mutluyuz / Balayımız için Paris' teyiz / Ay ne kadar heyecanlıyız" temalı fotoğraf albümlerinden geçilmiyor. Bir zamanlar lisede "acaba aramızdan ilk kim evlenecek" gibi soruları tartışırken şimdi "en son kim evlenecek" gibi şeyler konuşuluyor. Ben hayatım boyunca bunun yakınında bile değildim ve şimdi "acaba bende mi bir tuhaflık var" gibi bir düşünce içindeyim. 30 yaşındayım, tek çocuğum ve son 10 yıldır yalnız yaşıyorum. Evdeki her şeyi tamir edebiliyorum, ev işlerini halledebiliyorum, bir tek çamaşır makinesine uzaylı gibi bakıyorum ama pamuklu programı / 40 derece / 1000 devir sıkma ile hemen hemen her şeyin yıkanabildiğini keşfettim. Kazandığım parayı tek başıma harcamayı seviyorum; iyi bir müzik sistemim var, geceleri online oyun oynuyorum ve maç seyrediyorum. Bunlar beni mutlu ediyor ve ciddi anlamda hiçbir şeyin eksikliğini hissetmiyorum. Bugüne kadar çok zor günler yaşadığım da oldu ve belki tek çocuk olmanın getirdiği bir anlayış ile her sorunu kendi içimde çözümlemeyi başardım. Sağlıklı bir arkadaş çevrem ve aile yapım oldu; sevgisizlik ya da fazla ilgi/sevgi görmedim. Normal olmayan bir şey yoktu. Bir çok kız arkadaşım oldu ama geri dönüp baktığım zaman bunun etkisi kıskançlık / huzursuzluk / mutsuzluk üçgeni içindeki herhangi bir nokta idi. Gerçekten çok sevdiğim ve iki yıl süren uzun bir ilişkinin tek getirisi ise hüzünden başka bir şey değildi.

Ben kendime kendi iç huzurumu önplanda tutan, basit ve küçük şeylerden mutlu olabileceğim bir hayat kurma yolunu seçtim ve insanlar bunu pek fazla anlamıyor. Onlara gerçi üstteki paragrafta yazdığım kadar detaylı açıklama imkanım olmadı, dolayısı ile düşüncelerimin anlaşılabilirliği konusunda o yüzden onların açısından çok emin değilim. Ama -okumaktan sıkılmadıysanız- sizin bu konuda bir fikriniz var ve bu fikrinizi merak ediyorum.

En iyi ihtimalle, evlensem bile çocuğumun 4-5 yıl sonra olacağı varsayımı ile 10-45 / 20-55 / 30-65 gibi bir kuşak farkımız olacak; öte yandan 40 yaşımda iken, bir alışveriş merkezine gidince bağırıp çağıran bir çocuğu zaptetmeye çalışacağım. Hayatımın belki en verimli döneminde bir kadının dırdırı ile, kıskançlık krizleri ile uğraşacağım. Mutlu ve huzurlu yaşadığım, dingin bir evde sürekli bir koşuşturma olacak.

Bazı futbolcular için "evlenince disipline girdi" gibi söylemler kullanılır; benim hayatım gayet disiplinli mesela.

Aranızda, evlenmeden önce benim gibi hissedip şu an "ya öyle şeyler düşünülür ama hiç merak etme, işler düşündüğün gibi değil" diyebilecek olan birileri var mı ? Ya da evliliğin; yalnızken mutlu olan birini daha mutlu edebileceğini düşünen birileri...

Merak ediyorum; sosyal kaygılar ve aile kurma içgüdüsü dışında, evlilik gerçekten gerekli mi ? Sizler ne düşünüyorsunuz ?

 

gerekli.

basond

5-6 yıl daha bekle..sonra evlen.

soljenitsin

Bana hep yaşlandığında içinde bir ukte kalacakmış gibi geliyor.

roket adam

10 yildir yalniz yasadiktan sonra evlilik seni cok buyuk ihtimalle daha mutlu etmeyecektir ve hatta daha huzursuz, rahatsiz etme ihtimalinin yuksek oldugunu soylemeliyim.

ritsos

ben evliliği ve çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum.kağıda atılan bi imza benim için önemli değil.yani çok gereksiz bişey.ama rica ediyorum illaki evlenecekseniz bile lütfen çocuk yapmayın :)

rock n roll

ben de dun gece dusundum bunu icerken.

su anda cocugum olmasini cok isterdim mesela. boyle havada hop hop yapayim, burnumu tutsun, gulsun, hayatta en fazla babasina guvensin; bunlar cok guzel de, acayip buyuk bir sorumluluk. kaldi ki, hayatimin sonuna kadar beraber yasayacagimi dusundugum bir kadin olacagina da inanmiyorum su an icin.

26/m/ankara :D

edit: son cumleyi "kaldi ki, hayatimin sonuna kadar beraber yasamak isteyecegimi dusundugum bir kadin olacagina da inanmiyorum su an icin." seklinde degistirirsem daha iyi ifade etmis olurum kendimi.

osuruklu

şunu okumanı tavsiye ederim
www.eksisozluk.com

izaleisuyuu

kuşak farkı
bağırıp çağıran bir çocuk
kadın dırdırı
kıskançlık krizleri
sürekli bir koşuşturma...

evlilige ve cocuga su anda bu gozle bakiyosun. kendi kendine yetiyosan, soyunu devam ettirmek gibi bi derdin yoksa, yeterli bencillik seviyesine ulasmissin demektir. su siralarda evlensen ve yukarida saydiklarinin biri bile gerceklesse, "hay akilsiz basim!" deme ihtimalin yuksek. ayrica, henuz dogmamis bir cocuk olarak, daha beni tanimadan, beni, "alışveriş merkezine gidince bağırıp çağıran ve zaptedilmesi gereken bir çocuk" diye tanimlayan bir babam olsun istemezdim dogrusu.

kendini de "yalnızken mutlu olan biri" olarak tanimliyorsun.

kendini "yalnızken mutsuz olan biri" olarak tanimlayacagin gun gelene kadar evlenme. oyle bir gun hic gelmeyebilir. ama gelebilir de...

ama bencil oldugunu goz onunde bulundurarak bir hatirlatma: istatistikler, evlilerin daha uzun yasadigini gosteriyor. bu senin icin bir anlam ifade ediyorsa tabii...

compadrito

@ basond / sağolun.

@ soljenitsin / 5-6 sonra durum daha da kronik hale gelebilir bence, yani bu karar 32-33 ten sonrasına sarkarsa gerçekten problem büyüyecektir.

@ roket adam / beni düşündüren tek nokta bu. 60 yaşında iken bir gün "ya bir çocuğum olsaydı keşke" demek ürkütüyor bazen, ne yalan söyleyeyim...

@ ritsos / aynı düşüncedeyim. işte bir anti-tez çıkar mı / yanlış mı yapıyorum acaba diye sorma gereği hissettim.

@ gece kelebeği / sağolun ama cevabım hayır. Ama kesinlikle evlilik teklifi alan erkekler bunu olumlu yönde cevaplamaya meyilli olacaktır, şanslısınız.

@ rock n roll / Esasında gen havuzuna pozitif katkı yapacağımı düşünüyorum genel olarak. Kağıda atılan imza konusunda ise, yine bir çeşit bürokratik işlemin olması gerektiği kanaatindeyim.

@ osuruklu / çocuk sahibi olmak güzel bir şey aslında ama büyüyene kadar epey bir enerji götürüyor gibime geliyor. Doğrusu kendimi "baba" olarak göremiyorum. Daha komiği var, ortaokulda "at" yaptığımız; yani ağzına mendil geçirip üstüne oturduğumuz bir arkadaşımız vardı. Şimdi genel cerrah olmuş ve bir çocuğu var, facebook daki resimlerini görünce ciddi bir beyin sarsıntısı geçirdim.

@ izaleyisuyuu / harika bir yazıymış, teşekkür ederim.

@ compadrito / bildiğim kadarıyla bebekler şu şekilde dünyaya gelmiyor; www.youtube.com . Dolayısıyla olayı duygusallıktan uzak ele aldığımı düşünmeniz doğal, lakin ben daha gerçekçi ve somut yanlarını ortaya koymaya ve özellikle belli bir yaştan sonra oluşacak negatif etkilere odaklanarak yazdım. Algıda seçicilik gibi düşünebilirsiniz, zaten bir anlamda evlilik hakkındaki düşüncemin yansıması bu. Olumsuz tarafların belli bir noktadan sonra daha çok göze batması. Bencil olduğumu, ya da herkeste biraz olması gerektiğini düşündüğüm otonom bir bencillikten daha fazlasına sahip olduğumu pek kabul etmiyorum.

pozzecco

cinsiyeti yaymak kötülüklerin en affedilmezidir. içinde bulunduğun buhranı bir başka yaratığa bulaştırmaktan daha sadistik bir şey olabilir mi? evlenme, çocuk yapma ve sadece yaşa. tabii bence.

ziggypop

herkes zaten genlerine çok güveniyo da sorun o değil.şu dünyaya çocuk getirmeyin.yazık şu çocuklara ya valla çok acıyorum ya

rock n roll

@ ziggypop / Bir buhran içinde değilim bence; yalnızca toplumda dayatılan belli bir "evlenmek gerek artık" düşüncesinin, "yalnızlık konusunda herhangi bir sıkıntısı olmayan" birisi için de açıklanması gerektiğini düşündüm. Her fikre açığım ve zaten belli bir ikilemde olduğum için bu soruyu sordum. "Cinsiyeti yayma" konusunu pek anlayamadım ve kimseye bir kötülük yaptığımı sanmıyorum. En azından ekşi duyuru' yu okuyup evlenmekten soğuyacak birisi varsa bence bu onların kendi irade sorunudur.

@ rock n roll / Evlilik hakkındaki düşüncelerimden sonra "çocuk düşmanı" imişim gibi bir hava oluşması biraz tatsız oldu bence. Çocuğum olduğu zaman kırbaçlayacağımı falan düşünmüyorsunuz değil mi ? Bilakis çocukların, kendilerine ilgi ve şefkat gösterilen sağlıklı bir aile ortamında büyümesi gerektiğini ve çocuk eğitiminin çok ciddi sorumluluklar içeren bir görev olduğunu düşünüyorum. Tavşan gibi yavrulayıp çocuklarını umursamayan bir ebeveyn adayı olmaya en uzak kişiyim bu bağlamda.

// rock n roll' un mesajı üzerine edit: kendisini yanlış anlamışım. Kusura bakmasın. Cevapları ve cevaplarınız için teşekkür ederim.

pozzecco

bence gerekli değil. evli çiftlerin bikaç seneden sonra birbirini sevmediklerini düşünüyorum. birey olamamış, kendi iç huzurunu bulamamış insanlar zaten hayatlarında bir dönemeç olarak gördükleri evlilikte de bir süre sonra mutsuz oluyor. ama bir ilişkinin illa hüzün getireceğini de düşünmüyorum.

meriadoc

merhaba.
bence de gerekli değil.
21 yaşındayım büyüyünce sizin gibi olmak istiyorum.

cileklikusmuk

Lakin şöyle bir anket var, belki alakalıdır.

sites.eksiduyuru.com

clark sehir

Gerekli değil. Mevcut düzeninizi muhafaza edin ve gidebildiği yere kadar gidin. Belki 10 yıl sonra çok daha farklı düşüneceksiniz, belki 10 yıl sonra gerçekten bir kadını/gerçek bir kadını seveceksiniz, huzuru onda bulacaksınız ve ömrünüzün sonunu onunla getirmek isteyeceksiniz. Yani belki kendiliğinizden o kadınla aynı evin içinde yaşam sürmeyi dileyeceksiniz. Olmayan şeyler değil bunlar. Çocuk/yaş farkı konusuna gelince; -Türkiye'de yaşadığınızı varsayarak- böyle bir hayata, bu şartlara gelmese daha iyi gibi sanki, bilemedim.

635453

evlilik millet çenesini kapatsın, diye lazım olabilir de... sizin kadın ve erkek ilişkilerine dair pek menfi önyargılarınız olduğunu düşünüyorum. zannettiğim gibiyse, kendinizi haklı çıkaracak ilşkiler kurup, "kendini doğrulayan kehanet"lere mahkum olabilirsiniz...

firuz
1

mobil görünümden çık