ulan bakıyorum ersin karabulut 10 yaşında başından geçmiş olayları ayrıntılarıyla hatırlıyor, bazı arkadaşlar muhabbet esnasında başından geçenleri ayrıtılarıyla anlatıyor, primini yapıp puanları topluyor.
benim de başımdan ilginç şeyler geçti, ben de anlatılacak şeyler yaşadım.
ama hiçbiri aklıma gelmiyo lan. hadi muhabbet ortamında falan anlatmasam da olur. ama böyle olunca ömrüm hemen geçmiş de bu yaşa bir anda gelmişim gibi hissediyorum.
bazı tecrübelerimden ders çıkaramıyorum mesela. aynı delikten iki kere sokulunca hatırlıyorum eski tecrübemi.
gittim 6 sene (2 sene uzatmalı) hapis hayatı gibi üniversite okudum. hayatımın en kötü yıllarını geçirdim, hergün kara buhranlarla boğuşup bir ton antidepresanla savaşı noktaladım. bugün geriye bakıyorum 0. hiçbir şey yok. ondan öncesi desen zaten yok.
dediğim gibi patolojik bir durum olduğunu sanmıyorum. her gün unutkanlıktan şikayet eden modern insanınki gibi basit bir şikayet de değil ama. hafıza konusunda şöyle bir ortalama çıkarılsa, millet geçmişini kitaplara dökse ortalama x sayfa çıkıyorsa ben de x\10 çıkar lan.
"doktora git" tavsiyesi dışında tavsiyesi olan, "aa benim de böyleydi ama geçti" diyen varsa bi el atıverirseniz çok makbule geçer.
sağolun, varolun.
anı anlatmak başlı başına bir meziyet. anı anlatan insanların çoğunun bu olayları yüzde yüz hatırladığına inanmıyorum. ellerinde belirli veriler oluyor, boşlukları "o anda kesin şöyle olmuştur herhalde" gibi varsayımlarla dolduruyor ve bir şekilde o verilerden bir öykü çıkarıyorlar. hele ersin k. falan bu işin bokunu çıkarmış durumda, aynı şekilde eskilerden memcoş, bahadır boysal falan.. anlattıklarının yarısından fazlası kurgu bence. çok da dert etme yani neden çok anım yok diye, muhtemelen o veriler sende de mevcut ama bir şekilde çağrışım olmadığı için ya da üşendiğinden onları görmezden geliyor, kullanmıyor ve zamanla unutmaya bırakıyorsun. ben de çok anı anlatan biri değilimdir, bir ara ben de kafa yormuştum bu hadiseye, kendimce böyle bir sonuca ulaşmıştım.
doktora git diyemiyorsak hocaya git tiroid, b vitamini duası filan okusun sana.
Kesinlikle aynı problemle karşı karşıyayım ve hatta benim ki daha kötü bir boyutta. İnsanların bana yaptığı kötü şeyleri de hatırlamıyorum, inan biriyle kavga etsem kanlı bıçaklı olsam bile "hass.. napmıştı bu ya, aslında iyi insandı konuşsam mı?" falan oluyorum. O yüzden kendimce günlük benzeri ama aylık gibi yıllık gibi bir deftere yazıyorum önemli şeyleri, bakıp hatırlıyorum. Tavsiye ederim.
Böyle olunca keşke çocukluğumdan beri günlük tutsaymışım ne güzel olurmuş diyorum.Bazen çok hatırlamak istediğim şeyler olur beynimi zorlarım hatırlayabilmek için ama yok olmaz, aynen bende biriyle tartışmışımdır yada birşeylerine uyuz olmuşumdur ama ne olduğunu hatırlayamam çok sinir bozucu bir durum ama çoğu insan bunu yaşıyor.
3-4-5 yaşlarına ait hatıralarım var net hatırlıyorum. ancak bunlar babamın beni hortumla dövmesi, köpek tarafından saldırıya uğramam ve çok merak ettiğim etimek alınmadığı için saatlere ağmamam gibi travmatik anılar. yani hatırlamaman çok da önemli bir şey olmayabilir.
bende daha fenası var bu durumun; ayrıntıları hatırlamamak değil, bir anının tamamını hatırlamamak. tamamen kayboluyor hafızamdan bazı anılar ve bu çok tuhaf bir durum. fikir vermesi açısından bir örnek vereyim, bir gün bir arkadaşla konuşuyoruz msn'den, diyalog şu:
- eee x, okul da bitti, artık askere gidersin.
- sen iyi misin devilred?
- niye, ne oldu ki?
- ciddi değilsin değil mi dediğinde?
- niye yahu, ne oldu ki? (bir endişe havası bende)
- ben askerliğimi yaptım ve yaptığım 6 ay boyunca da seninle haberleştik.
- ...
ayrıntıları hatırlamamak bunun yanında nimet kalıyor :)