Sorunun başka bir şekli de : Eşyaya önem veriyor musunuz?
Taşınıyorum ve iki oda eşya doldurmuşum. Baktıkça içimi daraltıyorlar. Bir kutu günlüğüm, iki dolap kıyafetim var mesela. Birinin yararı yok, öbürüne de gerek yok. Yeni fark ediyorum bunları.
Bir tek kitaplar anlamlı ve evde tutmaya değer geliyor şu an.
Minimal düzen kurmakla toplayıcılığa devam etmek arasında kaldım.
Siz napıyorsunuz, çok eşyanız var mı, anıları, hediyeleri saklıyor musunuz?

 

ben de maalesef çok fazla biriktirme huyu var. zaman zaman çok rahatsız da oluyorum. ama atmaya da kıyamıyorum. anı diye saklıyorum ama çöp ev olma yolunda da ilerliyorum.

eli eli lema sevaktani

Hiç biriktirmem gayet mutluyum.

rokoko

evet maalesef biriktiriyorum ben de.. bazıları hoşuma gidiyor bazılarını sadece atmaya kıyamıyorum bazılarıyla da ne yapacağımı bilemiyorum bir gün lazım olur diye saklıyorum. anılara zaten hiç kıyamıyorum ev boş şişe, çikolata kutusu filan dolmuştu bir ara. sonra gözüm döndü attım tabi hepsini :)

in vino veritas

deli gibi biriktiriyorum. kutular..hadiye jelatinleri..çok beğenip aldığım asla kullanmadığım defterler..bir dolu kahve kupası..daha bir sürü şey.

taşınırken atma ben yaptım sen yapma. keşke dersin. sakin kafayla uzun bir süreçte azalt, illa azaltmak istiyorsan. dağınık olmadıkları sürece onların kimseye zararı yok.

kırmızıkaşekaban

butun resmi belgeleri, zarflar dahil saklarim gittigim ulkelerden gazetelerdi de biriktiririm. evde bir koli;abd bir koli;avrupa bir koli; turkiye kagidi, iviri ziviri var, arada acar kurcalarim anilar falan....
gittigim yerlerden duvarlardan poster, uyari ayzisi gibi seyleri de alir getiririm.

nekodunlangafana

fazlalığa tahammül edemiyorum. gereksizse atarım. ama çok özel güne ait bir şey ise tutarım.

lepetitprince

Dibine kadar minimalistim. Hiç acımam eğer ihtiyacım kalmadıysa atarım. Evim bomboş tam anlamıyla. Taşınmaya kalksam bir albea kiralayıp tüm eşyalarımı ona sığdırabilirim. Sen de aramıza katıl minimalist ol. Hayatının geri kalanında hiçbir psikolojik problem yaşamazsın, sana garanti verebilirim. Sahip oldukları eşyalar insanları çok yıpratıyor.

Sözlükte "akilligelisim" isimli yazar da sıkı bir minimalisttir. Onunla iletişime geçmeni de öneririm.

vexations

Evet, istemesem de. bi seneye kadar saklarim belki lazim olur diye. ama bi sene gectikten sonra da atamam antika oldu diye.

bu arada biriktirmenin alerji ile iliskili oldugunu doymustum. biriktirmeye yol acan sey(?) ile alerjiye yol acan sey ayniymis. sizde var mi oyle bi durum?

minimalist olabilmek ozellikle bu devirde harika bi sey.

dahinnotha

1 yıldan uzun süre kullanmadığım eşyayı -lazım olma ihtimali bile olsa- atarım. zaten ihtiyaç olsa onu nereye koyduğumu unuturum.

günlüğüm olsaydı saklardım galiba, ders notlarımı ve kitaplarımı da saklarım ama sinema bileti falan bunlara acımam atarım. hediye bile olsa kullanmıyorsam atarım.

edaydin

eşyaların yaşadığına inandığım için atmam. odam çöplük gibi ama yine de atmıyorum. bazen canları sıkılmasın diye yerlerini değiştiriyorum, kolileri açıp başka koliye koyuyorum ama atmıyorum. zıbılarım bile duruyor. hayatta atmam.

vakumlu

Dahinnotha, bende alerjiyle alakalı bir şey olduğunu sanmıyorum. Zira şu an odamı ayıklamaya başladım.
Lisedeyken hediye gelen güller falan çıktı çekmecelerden, gerisini düşünün.
Çöp evde yaşayan kedili kadın olmak istemiyorum, atıyorum.

tanterosa

sevgilimin yediği çubuk krakerin poşetini atmıyorum diyeyim sana.

charlesbukowskiineksi

topluyor topluyor sonra bir ara temizlik yapıyor %80'ini falan atıyorum. eskiden kıyamazdım ama yer yok ev küçük ama attıklarım bir daha hiç aklıma gelmiyor. keşke saklasaydım dediğim yok içlerinde.

kakao

çok kolay eşya atarım (hediyeler hariç). evde elime dev bir çöp poşeti alıp önüme geleni maksimum bir saniye süren ani kararlarla çöpe attığım çok olmuştur.

sir gawain

gun gelecek, herkes vexationsin yolunu bulacak.

compadrito

Ben en son çılgınca bir hazla eşyalarımı dağıttım.
Bir elma spotçulara,
bir elma çingenelere,
küçük bir elma da göz koymuş arkadaşa düştü.

Geriye kitaplar, defterler, çizimler, elektronik ıvır-zıvırlar, kalemler, muglar ve kıyafetler kaldı.
Ama resmen dağ gibi kıyafet ve ayakkabı dağıttım.

Daha hafifim.

fauxhumanitas

Hediye edilenlerin içinde bir başkasına, onun işine daha çok yarayacağını düşündüğüm eşyaları muhakkak veriyorum, eskiden bunu da yapamazdım. Çook eskiden hediye paketlerini bile saklardım. Kitabı vermem, atmam mümkün değil. Toparlamak, temizlemek zor gelse de artık.

balekmek

ben de fazla biriktiriyorum ya. çöpçü gibi. bozuk mouseları bile atmıyorum belki bi gün çalışır diye ldfkgdşsfk.

xenophobe

off, zayif noktam.
atmaya kiyamadigim icin mecburen biriktiriyorum.
kullanmasam da anisi oldugu icin, hediye oldugu icin, lazim olur diye atamadigim seylerle dolu evim; eski yillara ait ajandalar, gecmis yillarin ikea kataloglari, büyük/kücük gelen kiyafetler, bunlardan güzel bir sey dikerim diye alip kenara kaldirdigim kumaslar, atilmasina kiyamadigim ordan burdan toplanmis dergiler/kitaplar, liseden kalma ders kitaplari, bilumum koleksiyonlarim, bit pazarlarinda kesfedilmis incik boncuklar, yedek parca saglayicisi olarak kullandigim kismen paslanmis eski bir bisiklet (bu avluda duruyor en azindan) vs.
(bkz: deli kizin ceyizi)

shi aila
1

mobil görünümden çık