hadi şimdi internet sayesinde çok kolay, bebeler bile q'lu, bol s'li kelimelerle cümleler kuruyorlar. ama ya eskiden? o zaman nasılmış ki acaba?

Bilge kişiler boş laf etmezler. Spontane demeyelim de, bir konu yahut durum üstüne yapılan sohbetlerde bu bilen kişinin noktayı koyma adına dillendirdiği yorumu an çok beğenilir, ki çoğunlukla üstüne tekrar laf söylemeye de kimse gerek duymaz. İşte bu son noktayı koyan cümle bir ibret vesikası olarak akıllarda tutulur, dilden dile gezinir, aynı tür durumlarda tekrar tekrar söylenir. Özlü söz nazarımca budur, içinde cümle sahibine saygıyı da, bilene karşı duyulan hayranlığı da, onu o bilenden alıp tekrar dillendirerek kişinin söyleyenle aynı fikirde olduğunu da barındırır.


genelde özlü sözler denilen şeylerin büyük bir çoğunluğu kitap cümleleri


Benim özlü sözlerim ilham ile bir anda geliyor demeden tabii ki bunların çoğu aslında eserlerden alıntı günümüzde, kitap, film, şiir vs vs yani özlü söz diye bildiğimiz bir çok şey kurgulara dillendirilmiş. Gerçek özlü sözlerinse ben bir miktar ithaf olduğunu düşünüyorum, benzer veya yaklaşık bir söylevin zaman içinde mükemmele yontularak ilk söylendiği anlamda ama daha estetik olarak günümüze geliyor olmaları ihtimal tabii ki yazılı olan veya yakın tarihli kaynaklardakiler müstesna.
