Atasözü ve türkü gibi sözlü tarih kaynaklarımızın bazılarında "manda yuva yapmış söğüt dalına" gibi, "öküzüm torbadan düştü" gibi, "canı kaymak isteyen cebinde manda taşır" gibi ifadeler yer alıyor.
Benim anlamadığım eskiden mandalar daha mı ufakmış? Yoksa bizim mandaların aynından varken bir de küçük mandalar varmış, nesilleri mi tükenmiş?
elbette, fosil kayıtları biraz araştırırsan zaten bütün omurgalı türlerinin (en dramatiği memeliler sınıfı olmak üzere) oldukça hızl bir ebat değişimi geçirdiğini göreceksin. hani eskiden insanlar dev gibiymiş, yok savaşlarda bu kılıçları zırhları nasıl kullanıyolarmış muahbbeti de oradan gelir. hatta fotoğrafı bile vardır: informationfact.com
yani evrim yüzünden daha biz türklerin atalarının zamanından bugüne kadar bile pek çok tür değişti.
bu sözlerdeki mecazı kavrayamıyorsan bu yaşa kadar tesadüfen yaşamışsın demektir.
hani aynştayn olmayayım diyorum da, bu atasözü ve türkü sözlerinde zaten mandanın ne kadar büyük olduğundan bahsediyor ki "sıkıyorsa manda taşı cebinde" "olaya gel ya manda yuva yapmış söğüt dalına" gibi ironik ironik şeyler yer alıyor.
neyse.
Bu muhabbeti birkaç saat kadar önce arkadaşlarımla yaptık ve bolca da güldük. Ben duyuruya da yazayım gececiler okusun, gülsün, eğlensin diye yazdım; lakin bir de bu cevabı yazmak zorunda hissediyorum kendimi. Yukarıdaki duyurunun bir şaka olduğu bariz olarak belli diye düşünüyorum.
Tabi ki siz de haklısınız sevgili Aynştayn'lar, insan agresyonunu boşaltma ihtiyacı duyuyor, cevaplarda saydırabiliyor, anlıyorum.
35 milyon kadın nüfüsumuzun ortalaması 1.60. tarih yazdı bu ortalamayı. 100 sene sonra joker ahmet, "göte giren şemsiye açılmaz" diyecek, 1.60'lık atalarının göt kapasitesini düşünücek, şemsiyeye bakıcak şöyle güzel bir iç geçirecek..
hayir kanka , o zamanlar sogut agaclari 150 metreymis , torbalar 300 kilo falan tasiyabiliyormus. yoksa manda ayni manda. mandada degisen birsey yok.
darwin'i bitiren manda degil balik zaten
-- ciddi cevap --
şaka gibi sorulmuş ama olay gerçek. eskiden cüce mandalar varmış ve bunların nesli tükenmiş. aha kanıtı:
www.amnh.org
resimde ortanca olan da cüce bir manda türü. tamaraw deniyor. günümüzde yaşıyor hala.
-- ciddi cevap --
ciddiye alıp cevaplıyorum. asleı şudur.
söğütün dallarını bilirsiniz yerlere kadar uzanır hatta yeri bile kaplar. mandalarda bu söğüt dalının üstüne yatıp yuvarlanırlar. buna da mandanın söğüt dalına yuva yapması denir.
yavrusunu sinek kapması. mandalar çamurlu ve bataklık arazileri severler. dolayısı ile bol bol sinek yani sivrisinek bulunur. mandalar bağışıklığı gelişmiş olsa da yavrularının derisinin ince yerlerinden veya yara gibi açık yerlerinden sivrisinekler ısırarak hastalık kapmasına sebep olurlar. yavrusunu sinek kapması demek sinekten hastalık kapması demektir.
ekleme: öküzüm torbadan düştü. çift sürerlerken öküzün başka şeyle oyalanmaması ve işini yapması için boğazına yemtorbası bağlanır ve ağzı da içine sokulur. bazen hayvan kafasını torbadan çıkarır ve inatlamaya başlar. öküzün torbadan düşmesi de budur.
@ground olay biraz daha farklı aslen. Mandalar sulak yerlerde otlarlar e söğüt de sulak yerde olur. Söğüdün dalları böyle sarmaşık gibi aşağı aşağı iner, altını gölge eder. İşte mandalar otlamaya çıktıklarında bu dallarda yuvarlanmaz, o dalların gölgelerinde dinlenirlermiş. Söğüt dalına yuva diye anlattıkları bu.
Yavrusunu sinek kapması olayı ise kuyrukları ile ilgili. Mandalar bir çok hayvan gibi sinekleri kuyruklarıyla kovalarlar. Ancak yavru mandalar, kuyrukları belli bir zamana kadar kuvvetlenmedikleri için sinekleri kovalayamazlar. Bu yüzden yavru mandaları sinekler ısırır, yani kapar.
Antropoloji güzel şey.