kısaca şöyle özetlersem, okul+askerliği bitirdikten sonra kurumsal ve iyi bir firmada, iyi bir pozisyonda işe başladım, aileminde durumu oldukça iyi, hatta abim zengin sayılabilecek biri ki işe girmeden önce, şu an kazandığımdan fazlasını rahatlıkla bana harçlık olarak veriyordu, hala da verebilir ama hem ben kendi ayaklarım üzerinde durmak istediğimden, hem de bazı noktalarda onunla anlaşamadığımız için, onun işyerinde çalışmaktansa kendim bir şeyler yapmak istedim, ve bu işe tamamen kendi çabamla girdim. bu tablo ilk bakışta çok toz pembe görülebilir veya durumum şımarıklık olarak değerlendirelebilir ancak ruh halim inanın çok farklı. bir yandan çok mutluyum kendim iyi bir şey elde ettim, kendi ayaklarımın üzerindeyim, bağımsızım, zaten ailemle yaşadığım için ekonomik olarak rahatım ama öte yandan içim kan ağlıyor. madalyonun öteki yüzü şöyle ki ben kariyer adamı olmadığımı anladım, işimi kesinlikle iyi yapıyorum ve takdir görüyorum ama bu işi sevdiğimden değil, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olmam, ve yapacak iş dışında bir şey olmaması, her şeyi öğrenip, en iyisini yapmaya çalışmamdan kaynaklanıyor, yani sevmediğim bir işi, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olduğum için, en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. kapıdan girerken şalteri kapatıp, akşam çıkarken açıyorum yani bir bakıma. üzüldüğüm nokta yapmak zorunda olduklarımın, yapmak istediklerime engel olması, çalıştığım yerde çoğu kişi de bu örtüşmüş durumda yani, yapmak istedikleri ile yapmak zorunda oldukları aynı şey ve kariyerlerine odaklanmış durumdalar. benim yapmak istediğim ise gitar çalmak. bana içinden vay soytarıya bak diyen vardır ama gerçek bu, bunu hissediyorum. 5-6 yıldır çalıyodum, işe girdikten sonra iyice azaldı maalesef, çok aman aman biri değildim ama istediğim kadar iyiydim ve sürekli kendimi geliştiriyodum, günde 10-12 saat çalıştığım oluyordu. ama şu anda giderek uzaklaşıyorum evde oturup bütün gün gitar çaldığım günleri çok özlüyorum. işten oldukça geç geliyorum ve çok yorgun oluyorum, haftasonu da haftaiçi yapamadığım şeyler bütün vaktimi alıyor ve vakit kalmıyor yine. işi bırakmayı düşündüm ama bu ailemi fazlasıyla üzeceği için ve bu maddi özgürlükten sonra tekrar abimden para almak istemeyeceğim için yapamadım. abimle çalışmayı düşündüm ama bazı noktalarda kesinlikle anlaşamıyoruz ve benim maddi bir sermayem olmadığı için bu çatışmalarda ezilen taraf olacağım, o yüzden onu da kabul edemedim. yani beni bu mutsuzluktan sadece sayısal loto gibi birşey mi kurtarabilir, bunu soruyorum size?




 

en azından yalnız değilsin... ben de pek çok noktada senin gibi düşünüyorum.

forrestgump

kıymet bilen kesimdensin, mızmızlanmak gibi gelir bu dediğin bir çok insana, hem aile hem abi hemide kendi gelirin güzel ama bla bla bla... elbet sorunlar olur her insanda ama şartlar dahilinde bence biraz daha geniş olursan fazlasıyla mutlu olursun.

marmara34

Buna benzer bir duyuru okumustum, cevaplar cok tatmin ediciydi benim açımdan. Ah keşke biri bulsada link verse

def

misal ben herseyi sittir edip dünyayı gezme planları yapıyorum şu sıralar. sende deneyebilirisin. 12 yıllık işimi bıraktım öyle işten güçten korkma. sana bana her yerde iş var.. sıkılırsan rutine geri dönersin...

ayanux

ben 24 yaşında 4 yıllık üniversite ve 3 yıllık başarılı sayılabilecek bir iş hayatını terkettim daha yeni yeni. aslında gerçekten yapmak istediğim işi yapmak için 3-4 yıl boyunca beş kuruş kazanamadan ve eşşek gibi çalışarak hep yapmak istediğim işi yapacağım.
hiç pişmanlık duymuyorum. verdiğim karardan dolayı kendimi takdir ediyorum. :)

uz

eğer gerçekten günde 7-8 saat gitara vakit ayıracaksan, yani bu geçici heves değilse 5 yıl sonra iyi bi gitarist olursun zaten. imkanın olması bence bi şans. (bkz: disposable income) insanın istediğini yapabilmesi için büyük bi şans ama istediğin yani hayalini kurduğun şeyi yapmazsan, tembellik edip bu istediğin herşeyi yapabilme gücünü farklı yorumlarsan buna serserilik deniyor tabi.
gerçekten gitarla ilgileneceksen hemen ayrıl işten...

hayo
1

mobil görünümden çık