doğrudan içecekseniz iyi marka almakta fayda var, çünkü tadı markalar arasında çok fark ediyor. mesela ben her sabah bol sütlü kahve içerim ve kahvede de sütte de alıştığım markanın (sütte pınar, ege çıkışlı bu da bak, orası da benim memleket, toprak çekiyor böyle işlerde sanırım) dışına çıkarsam keyif olmaktan çıkar benim için. zaten çok gitmiyor kahvede kullandığım için, küçüklerden alıyorum.
ama sütlaç, puding yapacağım ya da yemeğe sos (beşamel mesela) yapacağım zaman direkt markasız ya da nispeten ucuz süt alıyorum. böyle şeylerin içinde piştikten sonra fark etmiyor, yemeğin ya da tatlının tadını etkilemiyor. zaten sütü bol kullandığımız şeyler bunlar, kısacaksam buradan kısıyorum.
ben de dimes derim.
direk pınar diyorum çünkü piyasadaki bütün sütler içinde kuru madde oranı en yüksek olan o.
diğer çoğu marka sütteki bütün besleyici maddeleri ayırıp tereyağ vs olarak değerlendiriyor, geriye kalan sıvıyı süt adı altında piyasaya sürüyor.
pınar veya danone-pınar bulamazsak danone-. koku ve tadında ciddi farklar ıoluyor.
coluk cocuk büyütmüs biri olarak danone iyidir derim. o olmazsa dimes de iyidir. tatli falan yapacagin zaman ise nobel süt idare eder.
eker ve tamek'te çalışan bir yöneticiden, piyasada çok ucuz fiyatlara satılan sütlere su+süttozu karıştırıldığını duymuştum.
sek cam şişe. tek olur kral olur padişah olur.
uzun ömürlü sütlerde bazılarının hoşuna giden bir koku oluyor ama ben sevmiyorum. o yüzden günlük sütleri tek geçerim. ama yörsan ı at çöpe içinden yaşam formları çıkabiliyor.