aynı memleketten olan adamlar yabancı bir ülkede birbirlerini bulurlar, dayanışmaya girerler, bir elden çalışırlar. bazen de bir ülkeye birileri gidince peşi sıra diğerlerinin de önünü açar. birbirlerinden haberdar giderler. türkiye'deki afrikalılar da bu yolla geliyorlar. hepsinin afrikalı olması bir yana, muhtemelen afrika'nın aynı ülkesindendirler. yani hepsinin aynı şeyleri satması aslında tamamen yabancı ülkedeki göçmenlere dair sosyolojik bir durum. birileri bir işi yapınca, elbirliği yapıyorlar, diğerleri de o işe yöneliyor. istanbul'daki bütün midyecilerin mardinli olması gibi. veya yurtdışına giden türklerin çoğunun dönercilik yapması gibi.
New York'ta da çakma saat ve çanta piyasası bu abilerin elinde. Mekanları da Broadway'in SoHo'dan geçen bölümü.
Bu da Roma'dan bi görüntü:
www.youtube.com
www.counterfeitchic.com
www.google.com
"yerküresel köy"den manzaralar bunlar. nasıl ki işportacılığı genellikle varoş çocukları yaparlar, "yerküresel köy"ün şu anki varoşları da genellikle Afrika'da. Oradan dağılan çocuklar da bu işi yapıyorlar.
biri zamanında gelmiş bizim ülkeye ne satayım lan demiş saate karar vermiş o iş de tutmuş ondan sonra tanıdıklarına saat satarak istanbulda voleyi vurdum diye anlatmış sonra istanbula gelen her zenci saatte para var diye saat sektörüne yüklenmiş.
böyle bi hikayesi olsa gerek.