bazı sanatçıların etkisinde kaldığı ve birçok eserinde farkında olarak / olmayarak tekrarladığı melodiler oluyor.

aşık veysel, barış manço, ahmet kaya ve hayko cepkin'de bunu alabiliyorum.

bunun bir ismi var mı?

 

yaratıcılıgın 8 notayla sınırlandırılması denebilir.

bryan fury

beethoven bir gün demiş ki: "kafamda bir melodi var ama tam olarak bulamıyorum. tam buldum derken, aslında o olmadığını fark ediyorum"

neyse efendim, bilindiği gibi daha sonradan beethoven sağır oluyor ancak 9. senfoni'yi, gelmiş geçmiş en büyük müzik eserini yazıyor. bu daha önceden söylediği, bir türlü bulamadığı melodi, işte bu 9. senfoni'nin ana teması(ymış). melodi aklındaymış ancak tam olarak konsantre olup yazamıyormuş. daha sonra sağır olduğunda kafasından her şeyi atabilmiş ve de melodiyi tam anlamıyla bulabilmiş.

zaten erken dönem beethoven eserlerine de bakarsanız, ara ara duyuluyor söz konusu melodi, tabii son haliyle değil. çok benzer halleri var.

bütün şarkıcılarda da böyle. adam bir şey yazıyor, sonra "aslında şöyle olsa daha iyi olurdu" diyerek değiştiriyor bir nevi, daha da güzel bir şarkı ortaya çıkıyor. tabii sadece ticaret için da yapıyor olabilir. "hazır tutmuş şarkı var, aynısından bir daha yapalım!!!"

disclaimer: burada yazdıklarımın bir kısmı hayal mahsülü, bir kısmı da gerçek olabilir.

co2s2

mike oldfield'ın tubular bells versiyonlarında en şiddetli şekilde gözlemleniyor bu fenomen. ama adı var mı, bilmiyorum. yok sanki.

actionary
1

mobil görünümden çık