misal bi erkeksiniz, evlenmişsiniz ve bi ömür beraber aynı yolda yürümeye söz vermişsiniz birbirinize, ama erkek kişisi, kendini öyle güçsüz ve boş hissediyor ki, eşine, karısına, arkadaşına (ya da nasıl görülüyorsa artık evlenince) sımsıkı sarılıp 5 dakika, 10 dakika, saatlerce sımsıkı sarılıp, ağlamak, yeryüzünde 1 kişide olsa onunla birlikte olduğunu bilmek ihtiyacı içinde diyelim.. böyle birşey yaşanırmı evli çiftlerde?? yoksa erkek her daim güçlü olmak, kollamak pozisyonunda mı davranmak durumunda?? hadi herşeyi boşvermiş diyelim erkek kişisi ve bunu yapmış diyelim ki, bu durumda karı-koca ilişkisinde bi devrim konumunda sarsılma yaşanırmı ki? ya da böyle şeyleri yaşayamayacağımız bi bayanla zaten evlenmemelimiyiz? ya da ben mi çok yanlış yaklaştım olaya?
çok güzel bir soru, aynen bende hep merak etmişimdir bir erkeğin sevgilisine ya da eşine sarılıp ağlamasının, kadınlar tarafından nasıl algılandığını..
bence duruma bağlı biraz da. yani erkek eşle kavga edip o ağlamazken gidip ona sarılıp ağlarsa garip kaçabilir. ama bir yakınını vefat ettiyse sarılıp ağlayacağı ilk kişi de eşi olur. ortak bir üzüntü varsa zaten genelde kadınlar daha önce ve daha şiddetli ağlama moduna geçerler, bu durumda ya karşılıklı ağlaşılır ya erkeğin daha dik durması gerekir, yine duruma göre.
yani ben böyle yapardım, ama kadınlar ne düşünür bilemem tabi.
tamam evet erkeklerin kadınlardan daha güçlü olduğunu biliyoruz ama bu her halükarda geçerli diye bir kural yok. erkek olsaydım sarılıp ağlayamayacağım bir kadınla evlenmeden önce bir dururdum, çünkü bu 'hayat arkadaşı' tanımını tam olarak karşılamayan bir kadın diye düşünebilirdim.
bir kadın olarak kocamın bi sıkıntısından, bi derdinden dolayı bana sarılıp ağlaması içimi ezer lime lime ederdi. duruma göre onunla ağlar ya da belki bu sefer güçlü olması gereken kişi olduğumu düşünür, derdi neyse çözmek için sınırları zorlardım.
sen ona güçlü olduğunu gösterdiysen, karı donu giysen bu yıkılmaması gerek. çünkü senelerce güçlü oldugunu göstermişsin, eğer 5 dakikalık bi ağlamaktan bu yıkılacaksa, çekip gitsin o kadın.
ben kadın olsam, gurur duyardım kendimle. erkeğime de daha sıkı sıkı sarılırdım severdim. fakat 3 günde bir ağlamak da olmaz.
bu dediklerim sık olmayan ağlamalar için geçerli. yoksa ılık götlü gibi her gün ağlanmaz kadın kucagında.
erkekler aglamaz sil gozlerini.
evli değilim ama cevap vereyim. bahsettiğiniz durum olsa heralde değil sarsılma, mutlu olurum ben. zira salak salak kompleksleri olmadığını (erkekler ağlamaz, kadının yanında güçlü görün vs) ve bana güvendiğini gösterir bu. benim nasıl ona sarılarak ağlama hakkım varsa onun da aynısını yapmaya hakkı var. yanında rahat davranamayacağım kendim olamayacağım biriyle bir ömür geçirmeyi düşünmek bile istemem şahsen. varsa böyle bir sorununuz konuşun halledin bence. her çöküşte kasacağınıza..
hayat arkadaşın, eşin
en yakınında sen varsın, onu en iyi sen tanıyorsun.
gayet normal aslında
onu en iyi senin anlayacağını düşünüyordur.
seninle olan kavgasından sonra gelip sana sarılıp ağlıyorsa anormaldir.
ama bir sıkıntı bir buhran anında oluyorsa normaldir.
5 dakika ağlamayla kimse yumuşak olmaz.
birazda kişilik meselesi
yani eşin çok duygusal bir adam olabilir.
örneğin benim babam;
babam ve oğlum ayarında filmleri izlerken bildiğin ağlıyor,
annemde ise tık yok.
eşinde bir olay yaşamıştır o gün veya başka bir şey onu duygulandırmıştır falan .
bir erkek olarak şunu ekleyeyim ki;
bir ömür bir kadına rol yapmaktansa
nasılsam öyle davranırım.
ağlayacağım varsa sarılır ağlarım hacı.
çok abartmamak lazım.
bayan ve evli değilim; ama bir erkek hem kollayıcı olup hemde hassas zamanlarda eşine sarılıp ağlıyorsa ve eşi de bunu problem yapıyorsa, bu kesinlikle eşinin ilkel maço erkek açlığından kaynaklanıyordur. yada ortada sevgi, saygı yoktur. uzun lafın kısası bayanlar ne düşünür'lük bir durum yok. olması gereken budur.
ilki kadının hoşuna gider, onu güçlü hissettirir. yeni bir olaydır, yeniler ilgi uyandırır.
ikincisi kafasında soru işareti oluşturur. tek kaşını kaldırır.
üçüncüsü hiç unutmayacağı bir an olur. kadınınızı kaybetmeye başlarsınız. haberiniz olmadan alakasız tartışmalarınızın kaynağı olabilir.
bunlar tek tük gözyaşları için geçerli. sarılarak ve sarsılarak ağlamayı bilemiyorum, onda direkt 3. aşamaya geçirlebilir. kadının karakterine de bağlı. sonuçta arkadaşlarınız evleniyor. kaç tanesinin evlendiği adam/kadınla siz evlenirdiniz?!
ilkellik olayına gelince modernliği bu kadar ciddiye almayın. dna'lara kodlanmış bilgiler var atarlardan miras kalan, binlerce yıldır şaşmayan. hadi sizde şaştı diyelim ama karşı taraftra şaşmayabilir.
not: erkeğim. dediklerim yeni evlilikler için geçerli. 30 sene evli kalmş bir çift, 31. sene böyle bir olay yaşarsa sorun olacağını sanmıyorum. ki o yaşlarda da en ağırından ölüm olayları ağlatır.