Merhaba hukukcular, tasfiye sürecindeki iki ortaklı bir limited şirketin,% 50şer hisseli iki ortağının da her bir b.k yapabilmesi için imza yetkisi var.

Ortaklardan iyi niyetli olan, şirketin kapanması yani tasfiyesi için mahkemeye başvuruyor ve 1 yıllık süreç sounda tasfiye kararı çıkıyor. Tasfiye memuru atanıyor fakat atanan kişi yurt dışına gideceği için ayrı bir 2. memur ataması yapılıyor.


2. memurun atanmasına kadar geçenki sürede, çakal olan diğer ortak imza yetkisini kullanarak şirketin içinde olduğu dükkanı, oğlunun üstüne kurduğu şirkete devrediyor. Masum olan ortağın haberi yok,tasfiye memurunun iş başı yaptığı ilk gün öğreniyor herkes durumu,yani dün.

Dünden beri ailece tansiyonumuz bir inip bir çıkıyor. Bizden çarpaya çalışılan dükkanın değeri 1.000.000'a yakın.40 yıllık emeği resmen dolandırıcılıkla bizden almaya çalışıyorlar.

Şimdi çakal olana neler yapılabilir, başına neler gelebilir, cezası , yaptırımı ne olabilir itoğluitin? Bir de amcam olacak şerefsiz. Belki mahkeme geçersiz sayacak dükkan devrini ama bu şerefsizin yaptığı,girişimi yanına kar kalmamalı, dolandırıcı herif. Bugün Bursa'dan gelecek en ta.aklı avukatlarla görüşülecek tabii ama burdaki hukukcuların da fikrini alalım dedik.

Fikri olanlar lütfen bilgisini ve tecrübesini bizimle paylaşabilir mi?

Şimdiden Teşekkürler!!

Edit : Durum güncellemesi ve detaylar ekledim.

 

limited şirket hukuku okumadım ama genel şirketler hukuku bilgim ile birkaç şey söylemeye çalışayım ki şirket tasfiye sürecine girince şirket organlarının ehliyeti tasfiye amacı ile sınırlanır. yani yeni işlem vs. yapıp şirketi borç altına sokamazlar. bu durumda şirket tasfiye sürecine girdikten sonra şirket ortağının yönetim yetkisine dayanarak şirketin içinde olduğu dükkanı oğlunun üstüne kurulmuş şirkete devretmesi hukuken geçersizdir. burada gayrimenkulün devrinde sebebe bağlılık esas olduğundan, burada da sebep geçersiz olduğundan tapudaki kayıt yolsuzdur, yani hukuksuzdur. bir tapu sicilinin düzeltilmesi davası ile bu kayıt düzeltilebilir teoride.

ayrıca şirket ortağının bu mal kaçırma gayesi, emniyeti suistimal suçunun icrası haline gelir ki savcılığa şikayet ile hakkında kamu davası açılacaktır ki bunu da tasfiye memuru yapsa daha iyi olur.

ayrıca bu lavuk ortağın doğurduğu zarar da ondan tazmin edilecektir.

genel olarak ben bunları bilir, bunları söylerim; ilk anda aklıma gelenler bunlar. geçmiş olsun.

pomolilik

ha bu arada diyelim ki şirket ortağı tasfiye memuruymuş gibi tasfiye amacıyla dükkanı devretti, bu halde bu bedeli tasfiye hesabına katması yani bu parayı ortaya koyması lazım, burada da bir ihmali yani aza satması söz konusuysa aradaki fark ondan alınacaktır.

ayrıca bir şey daha var, o da türk ticaret kanununa göre şirket yöneticisi şirketle ilgili bir işlemin kendisi veya bir yakınıyla yapılması halinde yetkisini kullanamayacaktır, ortada bir karar veya esas sözleşme hükmü yoksa. bu halde de söz konusu işlem ttk'a aykırılık nedeniyle iptal edilebilecektir, bu iptal ile de tapudaki devir yolsuz olacak, tapu kaydının düzeltilmesi davası ile tekrar şirkete geçirilecektir.

ancak bir an önce ihtiyati tedbir kararı alınmalı, aksi halde bu elemanın oğlu dükkanı başkasına devrederse, dükkanı elde etmek zor olacaktır. gerçi tazminat hakkı saklı yine de dükkanı istiyorsanız tedbir şart.

pomolilik

bu tasarrufu rahatlıkla iptal ettirebilirsiniz ama bu kendi başınıza uygulayabileceğiniz bir prosedür değil. bence ilk yapmanız gereken güvenilir bir avukat bulup sakin olmak. henüz bir şey kaybetmiş değilsiniz.

zeyes
1

mobil görünümden çık