Çok fazla detay vermeden, kısaca anlatmak istiyorum.

Diyelim ki bir hastalığınız var. 12-15 ay içinde bir ameliyat olacaksınız ve iyileşme ihtimaliniz çok yüksek.

Sandalyede otururken bile kronik nefes darlığı sorununuz var.

Sık sık nefes nefese kalıyorsunuz, spor yapamıyorsunuz.
Sadece kısıtlı olarak yürüyüş yapabiliyorsunuz.
Gün içinde sürekli yorgunsunuz, uyanık olduğunuz anlarda da bilişsel performansınız görece düşük.
Evden çalışıyorsunuz, kendi işiniz olduğu için çalışma saatleri esneyebiliyor.

Ameliyat gününüze belki 10, belki de 16 ay var, kesin bir zaman aralığı ne yazık ki verilemiyor. Şu anda aldığınız tedaviye bağlı olarak süre uzayıp kısalabilir diyelim.

Ama ondan sonra iyileşme ihtimaliniz çok yüksek.

Nasıl hazırlanırdınız, bununla nasıl başa çıkmaya çalışırdınız? Bu sorunu 6-7 yıldır yaşadığınızı, son bir yılda kötüye gittiğini düşünebilirsiniz.

Halihazırda terapiye gidiyorum.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

 

Terapi çok güzel. Çok önemliydi, giden kişi çok iyi etmiş.

Gece uykusunu mutlaka doğru zamanda ve doğru kalitede, verimli ve yeterli şekilde uyumak lazım, eğer böyle bir düzen yoksa muhakkak bunu oturtmak lazım. Çünkü bu konu vücudun kendini temizleyip tamir etmesi, şifalandırması ve dinlendirip yeterli taze enerjiyi üretmesi için çok çok önemli. Gece uykusunu kullanıyor beyin ve vücut. Gece uykusunda kullanılan melatonin, eğer düzenli sağlıklı ve yeterli uyku uyunuyorsa bolca serotonin salgılatabiliyor. Serotonin mutluluk hormonu biliyoruz ki.

Hareket çok önemli. Kısıtlı da olsa yürüyüş yapılması harika bir şey. Bence ameliyata kadar bu yürüyüşe, günün mevsime göre uygun zamanlarında ve temiz ve açık havada, mümkünse güneş görecek şekilde devam etmek lazım. D vitamini şifadır, güneşten gelmesi daha da şifadır.

Kan değerlerinin takibi çok kıymetli, D vitamini, demir, folik asit, ferritin gibi demir değerleri, c vitamini, çinko vs çok önemli. Yeterli olmalı. B vitamini muhakkak yeterli seviyede olmalı, bunların takibini sıkı tutmak lazım. Olabildiğince sağlıklı ve doğal yoldan elde etmek lazım.

Yeme düzeni ve yenen şeyler çok önemli. Rafine şeker, özellikle hazır unlu nişastalı şekerli gıdalar kesinlikle yasak olmalı, evde yapılmış olabildiğince doğal tatlandırılmış tatlılardan, olabildiğince genetiği bozulmamış tohumların (ata tohumlarının) unlarıyla yapılmış ekmek ve benzeri gıdalardan sadece yeteri kadar yemek lazım. Meyveyi de olabildiğince az, haftada bir mesela, belki ayda bir yemek, imkan varsa hiç yememek daha doğru. Bağırsak florasını destekleyebilmek ve sağlıklı tutabilmek için bu yeme tarzı önemli. Akdeniz diyeti, belli saatlerde ve yeterli miktarda. Günde 2 öğün yeterli bence. Akşam saat 6'dan itibaren bir şey yememek, sabah uyanınca güneşin doğuşunu izlemek çok kıymetli.

Arkadaşım bu süreçte ülke gündemiyle ilgilenmek çok yanlış olur. Olabildiğince olumlu ve güzel şeylerle muhatap olmak gerekir. Moral bozucu şeyler elbette olur, elbette haber alınır ama psikolojik güç kendini göstermeli, sıfır bağışıklık doğru değil. Ama ülke gündemi gibi sürekli üzüntü, güvensizlik ve tehlike pompalayan atmosferlerden uzak durmak en doğrusu.

Kitap okumak, bir enstrüman çalmayı öğrenmek, bir dil çalışmak, resim veya heykel denemeleri yapmak çok faydalı olacak.

Bu süreci bu şekilde geçirmek moralini çok yükseltecektir. İnancını da çok artıracaktır ve vücudunun tamiratı ve şifası da çok artacağı için bence ameliyat da şahane geçecektir.

Çok geçmiş olsun.

muhayyer divan
1

mobil görünümden çık