hani yıllar sonra bile aranıp sorulan, sevilen ama saygı da duyulan tipte hocalar.

aklimda kalanlar (bkz: orhan güvenen) (bkz: fazlı can)
Basliklarinda uzun uzun yazilmis zaten ozellikleri ama ozetle kendi alanlarinda dunya capinda basarili olmalari yaninda cok yonlu, alcakgonullu ve ogrencileriyle sahiden ilgili olmalari.


Bir hocamız vardi, o zamanlar bilim sanat okulu diye bir şey baslamisti, sinavla girilen.
Oradaki hocamiza sikayet geliyordu iste x okulda su konulara geçmişler falan diye, bu hoca da o her zaman ogrenilir ama ben onlara birey olmayi öğretiyorum demisti. Harbiden adam bize misal günlük tutma ödevi verirdi, hep beraber dağa çıkar taslari, kertenkeleleri falan incelerdik. Yani çok iyi adamdi. Yani düşünüyorum da resmen devlet okulunda bugün özel okulu gibi okumusuz, ogretmenlerin evinde toplanilip kurabiye yapımı falan öğreniliyordu misal. Sansliymisiz.


Yazmayı borç bilirim: İlkokul öğretmenim Tülay Fergar. Bizi zorla götürüp Halk Çocuk Kütüphanesine kaydettiren ve aldığımız kitapları bizzat takip eden, şehre bir çocuk tiyatrosu/oyunu geldiğinde velilerimizle de görüşüp izlemeye teşvik eden; gidemeyeni kendi imkanları ile götüren, seviyemize uygun panel, söyleşi vb olduğunda aynı şekilde elimizden tutup götüren, şehir genelinde düzenlenen yarışmalara vb etkinliklere katılmamız için elinden geleni yapan şefkat timsali bir öğretmendi.


lise ve üniversiteden birer tane hocamı unutamıyorum. ikisi de fizikçiydi :) lisedeki fizik öğretmenim özcan hoca bize fizik dersini hikayeleştirerek anlatıyordu. üniversiteden ise nükleer fizik dersimize giren ismail boztosun’u iyi hatırlarım. ufkumu açmıştır o zamanlarda. erdal inönü’nün öğrencilerinden biri, bizim derse girerken muhalif takılıyordu. galiba şimdilerde o da malum partiye yanlamış gibi görüyorum ama yine de severim kendisini.


Ortaokul ve lisede öğrencileri birey olarak gören öğretmen sayısı birkaç taneydi ve hemen belli oluyordu.
Kimisi daha sert kimisi daha yumuşak mizaçlı olsa da bu özellikleri belli oluyordu.
Ders öğretme başarıları bence işin önemsiz kısmı, bir şekilde öğreniyorduk ama bu hocaların derslerini dinlemek de daha keyifli oluyordu.
Her gün sınıfa girerken neşeli bir şarkı söyleyen öğretmenimiz vardı mesela, tarih dersinde görsel hafızaya hitap eden bir öğretmen vardı.
Öğrencilerini birey yerine koyan hocalar onlara daha iyi öğretebilmek için de yollar arıyorlardı.
Bu arada benim öğrenciliğim çok eski, 2000 öncesi dönem. O zamanlar öğretmenin öğrenciyi dövmesi çok olağan bir olaydı. İstanbul’un en iyi 5-10 devlet okulundan biriydi. Şu anda durumlar bambaşkadır.
Sizin aklınızda kalanların ortak özellikleri var mı @ya lan ben neyse?


@michael: yalnızca milli güvenlik hocam aklımda. generalliğine 1 adım kalmış, her ders cinsel içerikli fıkra anlatan bir dayıydı. severdik ama.
ilkokul hocam da bizi çok sık gezmeye götürürdü. bizi bırakınca günlerce ağlamıştık.


Oldu, bir kısmı rahmetli oldu, nur içinde yatsınlar. Çocuktuk o zaman, bize yetişkinlere davrandıkları gibi davranırlardı. Hala daha konuşup görüştüğüm hocalarımın ortak noktaları bizlerle o zamanlarda yetişkinmişiz gibi iletişim kurmaları, desteklemeleri ve konularına hakim olmaları.
