Kullandığı araç ile kaza yapan, yanında oturan oğlu ölmüş, kendisi de ölmek üzere olan adam, 'oğlum iyi mi' diye sorduğunda 'Yok Dayı, öldü o. Kafası kopmuş.' demek pek iyi bir şey değildir mesela.
çok güzel bir soru.
ben de düşünürüm bunu sıklıkla.
bir hesap var instagramda. kadın bu iyi yalanlara dair reels yayınlıyor.
bir bara gittin tek başına. adamın biri yanına geldi ve rahat hissetmedin. "arkadaşlarımla geldim" kabul edilir bir yalandır diyor.
yine adamın biri nerede oturduğunu sorduğunda, yalan söyleyip o gece arkadaşında kalacağını söyleyebiliyorsun veya iş için orada olduğunu vs.
bugün bana oto yıkamacı buralı değilsiniz değil mi dedi. kaşlarımı kaldırdım hayır anlamında. meslek sordu vs. neden taşındınız peki dedi.
"taşınabileceğim için" dedim.
"insanlardan bıktım, bunaldım. yalnız ıssız yaşamak istiyorum. bana sıkıldığım şeyleri soruyorsun" demedim.
üniversitedeyken sıklıkla aileme sürpriz yapıp eve giderdim. otobüse binmeden annemi arar napim işte oturuyorum falan derdim. yalansa bu da yalan. herkes yalan söyler. yalan söylemiyorum diyen yalan söylüyordur. bence her yalan kötü değildir. iyiliği için olup olmadığını kişi kendi karar verir, iyi ya da kötü diyemeyiz.
İslama göre mesela, yalan söylemek üç yerde mübahdır hatta sevaptır.
1- Ölümle tehdit ediliyorsa bir kimse,
2- karı-koca veya akraba barıştırma maksadıyla olmayan şeyleri olmuş gibi söylemek,
3- savaşlarda düşmanı yanıltmak, bozguna uğratmak için.
Olabilir. Dinen izin verilen bazı yerler var.
@sanemkk
eşlerin arasını düzeltmenin ardında her zaman diğer eşe "bu aldatılmayı hazmet" telkini bulunmaz.
Başka sebepler de olabilir.
Konuyla ilgili ayrıntılara, bu hususta izlenecek usüle ayrıca bakmak lazım.
Yine dinen "hayati tehlike" söz konusu olduğunda o an su bulunmuyor sadece içki bulunuyorsa onu da içmeye de izin var. Ama hayatı tehlikede olan hayatını kurtaracak kadar içebilir. Fırsat bu fırsat diyerek mideyi içkiyle dolduramaz.
İslamiyette var bu ama çok çok nadir. Nadirden de nadir olması gerekir.
Ölüm kalım meselesi varsa yani can derdine düşüldüyse
Aile birliğinin (karı koca arasındaki bağın) saçma sapan bir şekilde yok olma ihtimali varsa
Savaşta.
Bunların haricinde kesinlikle iyi yalan, beyaz yalan vs yok. İslamiyette kabul edilmez.
soru islamiyete göre degil heralde.
herkes dine baglamis. dindeki yerini merak etsem buraya sormam heralde
dine bağlandı çünkü bize din kültürü ve ahlak dersinde öğretilmişti. ben de korkarım yalan söylemekten.
gençken anneme söylerdim ve mutlaka başıma bir olay gelirdi.
çeşme'ye gittik bir gece mesela. o gece çeşme'de bir kaza oldu ve arkadaşlardan biri zarar gördü.
efes'e gittik izmir devlet senfoni'nin bizim arabanın lastiği patladı, kamyona otostop çektik iki erkek iki kız, bir erkek arabada kaldı. rezaletler diz boyu.
sonra anladım ki bunu yapmamam lazım. çoğunlukla her şeyimi anlatmaya başladım anama. özel anlar, bilgiler hariç tabi.
elimden geldiğince yalan söylememeye gayret ederim bu yüzden.
iyi bile olsa ama sırlarım vardır tabi. herkese de her şeyi anlatmam. "özel hayatımı konuşmuyorum" derim çat çat.
yalan ahlakla ve ahlak da dinle bütünleşik bizim kültürde.
ben sadece yukarıda bahsettiğim yalana tamam derim ki kendi örneğimde olduğu gibi bilgi vermeme taraftarıyım.
İnsanlar gerçekle baş edebilecek kadar güçlü olsalardı yalan kötü diyebilirdim ama şu durumda yalan iyiden öte gereklidir.
Hayatta siyah ve beyazın kapladığı alan kadar gri de var, yalanlar iki taraf arasındaki geçişleri sağlayan, grinin bir aracıdır.
Valla herkesi dinden bağımsız değerlendirebilecek veri varsa elinde sen değerlendir. Halkın çok ciddi bir kısmı bu konuyu dine göre ele alır, erdemlere göre değil, tam da bu sebeple dindarlığı yanlış anlayan ve beceremeyenlerle dolu bu halk. Bir doğruyu, öyle olması gerektiği için, tam da öyle doğru olduğu için benimser ve yaşatırsın, bir din gerekliliği, bir ders, yazılıda çıkacak bir soru olduğu için değil. Ama herkes dini tapınmaya içgüdüsel bir ihtiyaç duydukları o gücün buyruğu olarak algıladığı için yalan dendiğinde aklına önce din gelecektir, insan ve toplum psikolojisi değil.
Buyur buradan devam et.
@muhayyer, konu etik felsefesi burada. onu dinle baglastiran sey senin yorumun. herkesin yaptigi dogru mu oluyor ayrica.
bi de veri demissin. ne verisi. dinde ve felsefede veri olmaz zaten.
İyi işte niye soruyorsun ki, herkesin kendi görüşünü almaya çalışıyorsun, insanlar kendini dinle ifade edince suç oluyor. Niyetini anlamak çok zor kusura bakma.
tabii ki olabilir. evinde bir yahudi birey sakliyorsun, iki nazi subayi evine geldi ve sana evde yahudi var mi diye sordu. ne yapacaksin? yalan kötü diye elinle teslim mi edeceksin?
yalanin iyisi de gayet mümkün.
@sonsuz
etik felsefesi diyorsun ama şöyle bir düşündüğünde din de insanın ne yapacağına ve ne yapmayacağını belirler ve müslümanın filleri de ona göre şekillenir.
Yemek hangi elle yenir,tuvalete hangi ayakla girilir vs. hepsi dini kaynaklarda mevcut.
Verdiğim bu örneklerde bir insanla karşılıklı tavır/ilişki bile söz konusu değil.
"Etik" dendiğinde kişinin dinden ayrı olarak bir hususta kendi kanaati veya çevresel etkenler, adetler söz konusu.
Dini değil, aksine daha seküler yaşama bağlı bir kavram. Filozoflar bile bu kavramı ele almışlar kendilerince.
Ahlak (ve bu kavrama bağlı olarak din) dediğinde ise yaratıcının emir istekleri söz konusu oluyor. Kişi buna uygun hareket ettiğinde ayrıca yaratıcının rızasını kazanma arzusu söz konusu.
Karsi tarafin iyiligin icinse soylemek zorunda kalinabilir
Mesela adam cok hastadir 1 ay omru vardir gidip direk oleceksin dersen adam mahfolur olmekten beter olur onun yerine pozitif bir yalan soylemelisin
yalan zaten kötü bir şey değil ki
Olabilir
ahlak rolatiftir zaten bence mutlak bir ahlak kurmak mumkun degil.
dusunelim kotu bir adam var millete izdirap cektiriyor. sonra bir yalan soyleyerek bu insanlari adamin elinden kurtarabiliyoruz. bu durumda yalan soylemek iyi olur bence.