[q]
(9) 

sizce esad

sonsuz #1597289
bir canavara dönüstügünün farkindaydi ve güc icin öyle devam etti mi yoksa son ana kadar gercekten iyi oldugunu mu düsünüyor?




 

babadan oğula nesil bunlar. aliyevler gibi babasından gördüğü diktatörlüğe devam etti gitti. iyi veya kötü olmanın umurunda olduğunu sanmıyorum.

titanyum22

İyi olmadığının fazlasıyla farkındaydı ve 61 yılın getirdiği iktidar ve güç sarhoşluğundan bunu zerre kadar umursamıyordu.

Ve bunun bedelini ödedi.

Yazıyı tavsiye ederim:

www.karar.com

levent bilgen

saltanat misali uzun yillar yoneten liderlerin cogunda bu durum var. saddam, kaddafi, tayyip, putin hepsi gercekten iyi kalpli, vatani ve halki icin iyi bir lider olduklarina inaniyorlar. bunun sebepleri arasinda, guc zehirlenmesi, cevresindekilerinin yaklasimi, halktan kopukluk falan diyebiliriz. fanus icinde sokaktan ve halktan kopuk yasadiklari icin gerceklik algilari sadece cevrelerinde kurduklari suni alanla kisitlaniyor. eyyorlamam bu kadar

buenosdias

Esat bir geleneği devam ettirdi. Özellikle siyasi yetenekleri var denemez çünkü iktidar kendisine babasından geçti. Babası zamanında düzen işliyordu şimdi niye işlemesindi ki.

Bence iyi veya kötü olduğunu düşünmüyordu, düzeni korumaya çalışıyordu. Özellikle savaşın içine Türkiye, Amerika, Rusya, İran gibi yabancı güçler girip bu ülkeler herkes kendine yakın gördüğü muhalifleri destekleyince, bence olay bir milli bağımsızlık olayına dönüştü. Dış güçlerin olaya dahil olunca, petrolün olduğu yerler kontrol altına alınınca, sınır komşuları istemedikleri toplulukları sınırdan uzaklaştırmaya çalışınca bu sadece milli bir meseleden çıkıp aldı yürüdü.

Ben bir halkın rejimine karşı savaşını tek başına vermesinden yanayım. Eğer güçleri yoksa ya sevecekler ya terk edecekler. Mesela Saddam rejimini sevmeyen çoktu ama bu milletten konuştuğum kişiler oldu, özetle "Saddam dönemi kötüydü ama sonrası çok daha kötü oldu" dediler.

Mesela şuanda bize uzak olmayan bir ülkede yönetimi onaylamayan ciddi bir kesim var. Güçleri yok, yaptırımları yok, bir halt edemiyorlar, vasatlık içinde sürünüp duruyorlar. Ama yabancı güç dahili olsa yıkımı tahmin bile edemiyorum.

tiredofwaiting

o sırada 85 milyon türkün canavar olarak görmediği tipler: www.instagram.com


allah için söyleyin hangi canavarlığı? adamı akit a haber cnn ortaklığıyla kahbe bizans'taki mehmet ali erbil yaptılar.

şu kadar yılda şu kadar müslümanı öldürdü diyor a haber. öldürüldü dediği müslümanlar ışid'çi, el kaide'ci, htş'li terörirstler.

ülkesine doldurulan özbek, uygur, çeçen, mağribli teröristleri öldürdüğü için özür dilemeliydi aynen.

iç savaş çıktığında ordunun başındaki adam sünni ve türkmendi. bizzat bu teröristlerin mit-mossad bağlantıları sayesinde suikastla öldürdüler.
tr.wikipedia.org

bugün gelmiş sünnilere şöyle böyle yapıldı deniyor.

ülkenin yarısını el kaide ele geçirse ay savaşmayalım çiçek atalım mı dersiniz? hayır.

kimse esad'a süper demokrat demiyor ama şeriat devleti kurmak isteyenler tarafından öcü haline getirildi.
demokrası çoğulculuksa değil türkiyeden avrupanın bile çoğu ülkesinden daha demokrat o ayrı.

sednaya hapishanesi hikayesine inananlar gerçekten masum değil, cahil değil, net kötü insanlardır.

patronaj1

@patronaj: hic suriye'ye gittin mi? orda yasadin mi?

buenosdias

hiç bir diktatörü sevmedim esadıda sevmedim. ırak saddamlı saddamsız, libya kaddafi ve kaddafisiz olarak nasılsa suriyede esad ve esadsız olarak değerlendirilmeli. sevmedim sevmemde ama bu toplumlarda demokrasi falan bilen toplumlar değil.

mikahakkinen

Siz esat özelinde sormuşsunuz ancak soru üst katmanda iyi-kötü ayrımıyla ilgili neredeyse bütün insanlık tarihini kapsayan bir soru. Ben de esat dışında, bu temaya yönelik cevap vereceğim.

Dünyada hiçbir kimse kendini "kötü" grubu içine konumlandırmaz. Böyle bir şey hiç görülmedi. İyilik, adalet gibi kavramlar hedeflenen davranışlarla, isteklerle, ön görülen modellerle somutlaştırılmadığı müddetçe içi boş şeyler. Siz iyilikten ve adaletten ne anladığınızı iyiliği ve adaleti ne yaparak var edeceğinizi sistemleştirirseniz sizin bu görüşleriniz diğer insanlarca ele alınır ve kimileri dediklerinizin yanında, kimileri karşısında yer alır. Kimileriysa oralı olmaz. İnsanların ne kadar yanınızda ve karşınızda yer alacağı ise söylediğiniz şeylerin toplumun mevcut gerçekleriyle ne kadar örtüştüğüne bağlı. Planlarınız toplumun bir kesimine ciddi anlamda avantaj sağlıyor, diğerine ciddi anlamda dezavantaj sağlıyorsa bu da sizi kahraman ve canavar olarak konumlandıran insan sayısını belirler. Neticede belli bir "aykırılık" sınırını aştığınızda kargaşa çıkması kaçınılmaz. Olan olup bittikten sonra da sonuca göre ya tamamen kahramana dönüşürsünüz ya komple canavara.

Tarihi kazananlar yazar sözüyle anlatılmak istenen bu.

Birinin canavar ya da kahraman olması o kişinin "hayatta kalanların" görüşleriyle ne kadar örtüştüğüyle ilgili.

Yine bu sebepten dolayı yakın geçmişin tarihini yazmak zor. Kimse M.Ö. 100 bin yıl önceki insanların sosyal ve politik özellikleri hakkında yapılan yorumlarla ilgilenmez, bunlar hakkında konuşurken ortada canavarlar ve kahramanlar olmaz. Ancak 2. Dünya Savaşı sonrası siyasi olaylar hakkında konuşurken herkesin ateşli ateşli savunacağı bir fikri vardır. Yeri gelir küfürler, kavgalar gırla gider.

akhenaten

Herkesin bir bahanesi oluyor.

Naziler savaşın sonlarına doğru toplu katliama girişmişlerdi.

"Güçlü ancak güçsüzü bertaraf ettiğinde hayatta kalır" "doğada yaşam zayıfları bertaraf etmekle mümkündür" diyerek sözde bilimsel düşüncelere dayanıyorlardı.

Ben medyaya güvenmiyorum.

ABD'deki siyonist yahudi kuruluşların doğu Türkistan için çalışıp muntazam raporlar servis etmesi, iran'daki azılı suçluların masummuş gibi medyada boy boy fotolarının dolaştırılması ,yahudi israil hapishanelerinden TV lerde hiç ama hiç bahsedilmemesi , Gazze'deki görüntülerin tv'lerde hiç gösterilmemesi ama Suriye'den gece gündüz yayınlar yapılması bana güvenilir gelmiyor.

hebanon
1

mobil görünümden çık