iyi akşamlar,

yaşı ilerlemiş uzatmalı öğrenciyim. şu an çoğunlukla günde 3-4 saati aşmayacak şekilde, bilgisayar başından yaptığım ve aylık 20 bin civarı kazandıran bir işim var ama borçlardan dolayı en azından 3-4 ay hatta tutturabilirsem sonrasında da çalışmak istiyorum. yani bi nevi artık "okul bitsin de hele" demeyip günün 8-10 saati aktif olma gayretindeyim, sonuçta bundan sonra hayat böyle olacak, ertelemenin ya da kaçmanın manası yok.

yarın bi mekdanıs şubesiyle görüşcem, müdür hoş bi insana benziyo açıkçası, ilanı garson olarak vermişler ama saatleri işi vs. yüz yüze konuşucaz. genelde bu tür fast food zincirlerinden nefret edildiğini görüyorum, iş ağır ve kötü diyorlar.

benim için avantajı şu: açıkçası kafam atarsa çıkabilecek lükse sahibim ama tabii ki mücadele etmeyi tercih ederim, cebim biraz mangır görsün. ders programım da uygun sayılır. hafta içi bir günüm boş. hafta sonu zaten boş. derslerin erken olduğu bi günü de eklersek haftada dört gün sorunsuz çalışma fırsatım oluyor part-time için 30-32 saat.

siz ne dersiniz, tecrübesi olan varsa paylaşabilir mi? açıkçası zaten gel derlerse "yok gelmem" demeyeceğim, daha ziyade önceden bi fikrim olsun istiyorum.

kariyer için bu yola girmiş olsam üzülebilirdim ama açıkçası mobbingmiş üstlerin ters tavrıymış vs. onlar pek takılacağım şeyler değil. bi iş yapıyorsam elimden gelenin en iyisini veririm ama diğer taraftan spesifik olarak bu işe muhtaç da değilim. o açıdan çocuklar mark abilerine eşek muamelesi yapmış filan çok takılmam.

ne dersiniz güzel bi macera olur mu yoksa walter sobchak'ın dediği gibi YOU ARE ENTERING A WORLD OF PAIN durumu mu yaşarım?

18'imden beri çalışıyorum ama hep yazı yazdım ben, doğrudan insanlarla çalıştığım bi işim olmadı. o açıdan hiçbi şey değilse "insan içinde olmak" açısından bile iyi olur diye düşünüyorum. haksız mıyım?

 

ben çalıştım. türkiye'deki birçok fast food restoranından iyi şartları. saatiniz bittiği dakika çıkarsınız, aşırı hassas değilseniz üstlerle hiçbir sorun yaşamazsınız. ancak part time'da yemek dahil değildi yanlış hatırlamıyorsam. restoran içindeki pozisyonunuz da sabit olmayacak; yeri gelecek kasada olacaksınız, yeri gelecek üretim kısmında, yoğunluk varsa dışarıdaki masaları temizleyeceksiniz -bu iş için elemanları olsa bile yetişemiyor onlar.

özetle asgari ücretli işler skalasında dünyanın en kötü işi değil.

herzan

insan içinde olmak gibi düşündüğün şey ile bu aynı değil, sürekli ayaktasın, sürekli ses, sürekli parlak ışıklar, işin kötüsü bu yorgunluk eve gittiğinde geride kalmıyor, kafanda dinmeyen bir uğultu ile oturuyorsun, herhangi bir ses duymak, bir görsel görmek istemiyorsun. Bütün gün dış uyaranlara maruz kalmak delirtici

grimavi

@grimavi, hocam günün 8-9 saatini verilen hiçbir iş kolay değildir, o konuda bir illüzyon içerisinde değilim açıkçası, muhakkak zorlayacaktır. ama benim gibi asosyal bir sığır yavrusu için o ışıkların içinde bulunup sabahtan akşama o gürültüde olmak muhtemelen uzun vadede zarardan çok fayda sağlar. her ay hesabıma 20-30 bin lira gönderseler ben de çalışmayayım ama öyle bir dünya yok, keşke olsaydı jdfdjk

mark greg sputnik

gir ya, nolcak. sevmezsen çıkar burger'a girersin...

nolmus yani

Üniversitede olsaydın kesinlikle çalışmak isterdim o yüzden ben go on diyorum

respect

Bir kafede, pizzacıda garsonluk, müzik dükkanında satış elemanlığı daha güzel bir sosyal ortam sağlayabilir. Belki önce bunlara bakmalısınız.

cosmicstring
1

mobil görünümden çık