çok çabuk düştüğünüz ama sonra hayal kırıklığına uğratan kişiler/flörtlerin
sonra anladım ki bu tamamen benimle alakalı bir durumdu, boşluktaydım ve bir şeye bağlanma isteği vardı, o kişiye denk geldi.
sıra sizde.
Bahsettigin örnekteki gibi ghostlama çok siradan hale geldi internette.
Ortalik, kisiligi gelismemis ve sürekli ilgiye muhtaç parazitlerle dolu. Seni sömürüp, diger konaga atlayan cinsten.
Allah affetsin yürümediğim, süper muhabbet ettiğim bir kadın vardı, çok açık ve net sinyaller verdi. Konduramadım, lan yanlış anlıyorum kesin dedim. Ama 3 tane sinyal alınca "Yürü ya Shepard!" iç sesiyle Instagram'ını istedim. Verdi. Bir sinyal daha alınca "Numeron please, bir şeyler içelim muhabbet edelim" dedim. "Sen beni yanlış anladın .sss" dedi. Ama telefonla görüştük, 2 saat muhabbet ettik, aktı gitti vakit. "Ama ben bu işlere hazır değilim(bence şahsıma yok dedi, genel değil)" dedi. O halde muhabbeti bitirelim dedim, morali bozuldu. Şimdi ne yazarsam "Eee yürüyor Shepard bana" olacak. Yazmazsam hayalet olacağım.
Hayat çok tuhaf, insanlar ne istediğini bilmiyor. Bilen ise dürüst olmuyor. Bu da böyle bir hayalkırıklığımdır.
Flörtöz insanlar var, davranış biçimleri o yönde. bir de üstüne ortalamadan daha güzellerse/dişilerse kadınlar çok hızlı manüpile edebiliyorlar. işin kötü kısmı ise bu yaptıkları şeyi de asla kabul etmiyorlar; onlar için bu "normal"
lan diyorsun bu en basit tabirle kaşarlık; ama anlatamıyorsun. yeni nesil çok fena geliyor. çünkü göt'lerinin farkındalar, asiler ve sex onlar için karanlık değil. sırf seksi sevdiği(hazzı) için sevişiyor ve bu arada da istediği ile birden fazla seferde sevişebiliyor ya; bu yüzden ona birisinin yürümesi için bir ortamda bulunması yeterli geliyor.
dişilik/cazibe o charm başka birşey. alıp savurup atıyor.
ve bu tip insanlar; size duygu bombardımanı yapıp(sizinle ilgilenip) kendilerini çekince; çünkü onlar kiminle ilgilenirse ilgilensin, o kişi de onlarla ilgilendiği için: içinizde bir boşluk hissi - ona karşı bi' ihtiyaç duygusu hasıl oluyor.
hadi bakalım geçmiş olsun.
Allah insanın da merhmetlisiyle karşılaştırsın
Geçen sene sonu Kadıköy'de oyuncu bir beyefendiyle tanıştım. Sohbet muhabbet güzeldi, Instagram'lara ekleşildi, oradan mesajlar atıldı. Ben ne yazsam beni kalplere boğuyor, her cümleme övgü yolluyor, hayatının aşkını bulmuş gibi hareketler hep. Heyecanlı biri herhalde dedim çünkü onun yaşı için biraz garip. Telefonda konuşuyoruz ama yine bana nasıl hayran, nasıl aşktan titriyor. Buluşuyoruz, ara ara geri durup kontrol ediyorum iyi mi diye çünkü aşkımdan deli olmuş gibi davranıyor.
İki hafta sonra yine normal şekilde sohbet ederken bir mesaj attım, cevap yok. Bir daha mesaj attım, yine cevap yok. O günden beri bekliyorum fjskshd Tabii ki hayır. Ama e be kardeşim, madem gideceksin, adamakıllı söylesene daha fazla görüşmek istemediğini? 45 yaşında adamsın, ergen oğlan çocuğu musun da birden yok oluyorsun? Diyemedim elbette. Z kuşağı denmiş yukarıda ama kuşakla alakası yok bunun. Artık çağın zorunlu bir getirisi, bir hayat biçimi olmuş çoğu insan için. Ne yazık.
7-8 sene önce olmustu. tinderdan tanismistik 5-6 ay sürdü sanirim. böyle bir lovebombing olamaz gercekten, gece uyanip kolumdan falan öpüyordu. bütün yakin arkadaslariyla tanismisimdir, bir sürü etkinlik yapiyorduk vs. sonrasi ghosting. ben cok üzüldüm ama cok da sey ögrendim.
en kötü kisim direkt ghostlamamasi,bunun yerine bulusmalara gelmemek icin bahane üretip durmasiydi. yani düzgünce söylese noolur bulusalim diye pesinden kosucam sanki :)
o dönem annemle babam bosanmisti. ben ona bunu anlattigim halde hatirlamiyordu bile. inanilmazdi cidden.
ben onu seviyordum bence. baglanma istegi vs o da vardir belki ama direkt ondan dolayi degildi. ben direkt onunla zaman gecirmeyi cok seviyordum. ama o benden 5 yas falan büyüktü, eski uzun iliskisiyle ilgili travmalari vardi. hic kimseyi sevemez o bu yüzden. hala da yalniz, hic düzgün bir iliskisi olmadi. diziye sürekli yeni karakter girip cikiyor. issiz adam gibi biri.
O kişiler biraz vampir bence, yani o boşluk olayını çok iyi kullanıyorlar, "canım sana öyle gelmiş ben herkese öyle davraniyorum" meselesi...