Babamla annem ayrı. Babamla yaşıyorum. Annem de anneannemle yaşıyor. Anneannem evinde hiçbir şekilde kedi görmek istemiyor. Babam kedinin bakımıyla ilgilenmiyor.
Annem, kediyi yaşadığı yere alıp götüremez.
Annem eve gelip kediye bakmayı kabul etti. (Gündüz 1-2 saat gelecek karşılaşmayacaklar bile) Fakat bu sefer babam sorun çıkarıyor. Babam annemin eve girmesini istemiyor çünkü.
Babamın saçma sapan kaprisleri yüzünden eve bir ton paraya bakıcı tutmak zorunda kalacağım ya da kediyi otele götüreceğim ki evinden hiç ayrılsın istemiyorum.
Evet saçma sapan kaprisleri kedimin hayatından, sağlığından daha önemli. Bir hayvana verilen değer bu. Evladı olarak bana verdiği değer bu.
Seyahate çıkmıyor olsaydım da Allah korusun iki hafta komada kalsaydım, kedimi sokağa atacaktı demek ki. Ben ölsem kedim ortada kalacak.
Uzun iç dökmemin ardından çözüm önerileri aramaya geldim. Seyahat için değil. Orasını hallederim Allah'ın izniyle.
Sorum şu: Bana bir şey olursa kedimin ortada kalmaması için ne yapmalıyım?
Evcil hayvan sigortalarını araştırdım ama onlar tedavi, hastalık gibi durumlar için. Bakım için değil.
Yurtdışında miraslarını evcil hayvanlarına bırakan insanları duymuştum Türkiye'de de mümkün mü?
Vasiyetinizi mirasınızı evcil hayvanınızın bakımını üstlenecek kişiye bırakacak şekilde düzenleyebilirsiniz diye biliyorum.
Ben de bunu hep düşünürüm insanlar bu konuda ne planlıyorlar diye?
Benim içim rahat, ölürsem aile bireyleri var bakacak. 3 kedi evladım için içim rahat.
@auroraaurora ama işte benim sorunum gözü kapalı güvenebileceğim aile bireyimin olmaması (annem hariç ama onun da imkânı kısıtlı.)
Vasiyette mirasımı evcil hayvanıma bakana bırakacagım diye yazmanızın hiç bir önemi yok. Türk Hukukunda saklı pay diye bir şey var. Siz ne yaparsanız yapın Yasal mirascılar çöker mirasınıza.
Evcil hayvanınıza ne olacak derseniz tabiki sokaga atılacak.
Umarım uzun ömrünüz olur da böyle bir şey olmaz
Derdinizi çok beğendim, yazmak istedim.
Cevap: o da ölecek.
of hanım filmini izleme kesinlikle ya da ağlamak istiyorsan aç izle sabaha kadar ağla.
bu film gibi bir hikayeye denk geldim kedinin veterineri genç bir kıza sahiplendirdi kediyi, kedide yaşlıydı yavrumm ya. en son çare veterineri aramak gelip alır rica ederseniz.
onun aricinde ben 1 hafta bıraktım sadece 1 kere yarım saatliğine insan gördü onlarda sadece su tazeledi, evde insan varsa tencere tencere su ve en az 3 buyuk leğen kum koyup bırakabilirsin kediyi, tabi mamasınıda mecburen bolca bırakıcaksın, kedi insan görüyorsa evde psikolojisi bozulmaz en fazla çok yemekten kilo alır.
Ben de aynı durumdayim, açıkcasi depresyondayken bile onu düşünüp kendimi toparlıyorum, özetle ölmemeye çalışıyorum diyebilirim.
neden sadece anne-babayla sınırlı? bir tane dostunuz yok mu 'bana bir şey olursa kedim sana emanet' diyebileceğiniz?
Bari evde ölün yavrucak biraz daha yaşasın..:)
(bkz: kedi ve köpeklerin ölen sahibini yemesi)
Neyse şakamızı da yaptık. Hiç bir şey olmuyor. En yakın arkadaşına söylüyorsun alıp kendisi bakıyor, ya da sahibi ölen kediye yuva diye ilan açıyor ve biri sahipleniyor. Ama naifliğinizi sevdim.
Öldügün zaman düsünecek bir kedin zaten olmayacak. Ölmüs olacaksin.
dışarı çıkabilirse ortada kalmaz, başının çaresine bakar.
acıkırsa seni yiyecek.
Bazılarının böyle şeylere kafayı takabilecek kadar dertsiz tasasız ve işsiz olduğunu düşünüyorum. Gören de geride kalacak öksüz ve yetim evladından bahsediyor zanneder. Acıkırsa seni yer zaten, sorun yok.
seyahat ile vefat aynı şey mi allah aşkına?
editi gör: cenazende cenaze evine gelen arkadaşlarından biri alır kediyi merak etme.