Kahveye altlık yapiyosun, sonra kahveyi yerlestiriosun
kahvenin altlığı. kahveden önce, sırf kahvenin tadı daha güzel çıksın diye üç beş bi şey atıştırmak manasında.
Eskiden uyanırdın, hacetini giderip dışarı çıkarsın tarlaya. 2-3 saat çalışırdın, sonra eve yemek yemek için dönerdin. Yemekten 2 lokma alır sigara yakardın. O kahvaltı işte. Sonra yemeğe devam. Akabinde biraz uyku, sonra yardır akşama kadar.
Sigara altı denilen bir şey var, sigara içmeye hazırlık gibi düşün.
Kahve altı da böyle, kahve içmeye hazırlık.
Ben de sigara altı örneğini vermeye gelmiştim.
Bugün bunu eşlikçi diye kullanıyor insanlar. Bizim kahvaltı anlayışımız atıyorum bir İngiliz kahvaltısından farklı zaten. İngiliz kahvaltısı kendi başına bir öğün. Bizim kahvaltılıklarımız meze gibi, ufak kaplarda çeşitli atıştırmalıklardan oluşuyor. Kahveyse ana eleman olarak görülmüş. Bugün olsa çayaltı denirdi. Sabah kahvenin ya da çayın yanında atıştırdığınız şeyler anlamına geliyor. Esas olayınız kahve içmek, yediğiniz şeyler de bu olayı zenginleştiren ve midenizi tutan yan unsurlar.
Bu yüzden 40 çeşit kahvaltılık var, çünkü yediğiniz şeyin ne olduğu çok önemli değil ve bunlar aslında tam takım yer almıyor sofrada. Yöreye göre, zamana göre, mevsime göre değişiyorlar. Şimdi, bu, serpme kahvaltı adıyla her şey bir araya toplanarak daha farklı bir şekil aldı ancak aslında öyle tıka basa yemeye yönelik bir kahvaltı kültürü yok önceleri.