27 yaş nedir ki? Daha önünde uzun bir hayat var. Umutsuzluğa kapılmak için her zaman erkendir. Herkesin hayat yolculuğu farklıdır. Bir gün bir bakmışsın zirvedesin.
@rock n roll teşekkür ederim depresyondayım sanırım algılarım kapandı
Depresyon, insanın görme yeteneğini yok eder anlamında bir yazı okumuştum. Hep en olumsuzu görürsünüz diyordu kitapta. Hiç başarınız yok gibi gelir size, depresyon gerçekleri çarpıtır diyordu. Kendine inan, başarılı olacaksın.
Dert etme.
Asıl sorun kendini başkaları kıyaslamanda.
O nedenle başkaları yerine , kendini geçmişteki durumunla kıyasla ve daha iyisini yapmaya çalış.
Kendini başkaları ile kıyaslaman hased etmene de neden olur.
Yurt dışına gitmek vs. bize yıllardır yedirilen ve bencillik kokan şeyleri düşünmek yerine kendi hayatının içinde mutlu olmaya çalışmak daha önemli.
Yurtdışına gitmek zoru başarmak değil. Asıl zoru başarmak, gitmek için bir çok imkan olmasına Türkiye'de kalabilmekte.
Fırsatın olduğunda dışarıdan Türkiye'ye geri dönenlerle görüş konuş onları dinle.
Bir düşün ..
Bu hayata başkalarının maddi dünyasını takip etmeye mi geldik?
Hayır.
50'li yaşlarına yakın da bir kitap yazma hayalin olsun.
@diyecevaplandı aslında hiçbir zaman yurtdışı hayalim olmadı ama bunca insan giderken acaba vizyonsuz muyum diyorum mesleğimi seviyordum ondan da şüphe etmeye başladım artık... hiç böyle bi süreç yaşamamıştım bi anda büyüdüm ve yalnız ben böyleymişim gibi. teşekkür ederim..
Benzer hissi LinkedIn'de dolanırken yaşıyorum. Benim ilk üniversitem İTÜ, bitirmeden bıraktım orayı. İTÜ'deki 35+ arkadaşlarımın nerelerde olduğunu tahmin edersin:p Aynı bölümde okuduğum üç dönem üstüm şu an İstanbul'da yeni açılacak metroların birinin baş mühendisi. Adam metro yapıyor jhkij ben de akşama kadar burada millete laf yetiştiriyorum yani, napayım. Benim de çapım bu kadarmış diyorum, Allah'a şükür. Allah bugünlerimizi aratmasın.
@sekizdokuzon of kendimi suçlamaktan bunaldım..
Sen kendine odaklan boşver. Olduğu kadar. Herkes kariyer yapacak diye bir şey yok. Seni mutlu eden şey başka bir yerdedir belki. İş güç kariyer değildir. Ben tutkusuzum yani o konuda. Senin yaşlarında benim de kafama çok takılıyorduz kendimi değersiz hissediyordum. Ama yok yani, içimde yok. Önce kendimi iyileştireyim, iş güç her zaman bulunur. Akıl sağlığına mal olan hiçbir şey değerli değildir. O adam da metro yapsın yani napayım. Allah daha çok versin.
Ayni durumdayım. Çok iyi bir okuldan mezunum. Daha farklı şeyler hayal etmiştim ama hiç biri olmadı. Arkadaşların çoğu iyi yerlerde, iyi pozisyonlarda, ülke degistirende çok.
Piyasaya göre maaşım düsük.İş yerinde kafam rahat sayılır,onla avunmaya çalışıyorum.
Yalnız değilsin, bunu bil. Anda mutlu olmayı öğrenmeye çalışıyorum,eldekilerle yetinmeye.
Üniversitede hayal edilenlerden çok farklı hayatlar olduğunu da gözlemledim. Ablamın bir arkadaşı mesela ODTÜ mimarlık mezunu, işini hiç yapmadı. Zar zorda mezun oldu. Birini buldu ,evlendi. Evliliğinde de çok mutlu değil. Lisedeyken çok farklı planlar vardı olmadı.
Bazı insanlar mental olarak bazı şeyleri kaldıramıyorlar. Benim mesela stres yönetimim zayıf, cok daha yüksek miktar kazanacağım islere giremiyorum bu yüzden.
İkili ilişkilerde de hep bir yerde kopukluk oldu.
Bu süreçleri kabullendim artık. Mutluluğu hep erteledim. Şimdi öyle yapmiyorum günlük bazda bakıyorum mutluluğa.
Dur aklıma geldi. Bence bu biraz da (aslında çoğunlukla) kişiliğine hitap eden, derdine derman olacak işlerde çalışmakla alakalı. Ben mesela ne alaka inşaat mühendisliğiyle? Matematiğe bile en az sayısal olan alan olduğu için kaydım, çok da severim ama tutkum değil. Ben şu an mecburen matematik öğretmenliği yapıyorum ama açıkçası işime de bayılmıyorum. Her gün uyandığımda "Bugün de kimlerin dimagini acicaz bakalım!" heyecanını hiç hissetmedim. Bak bu aslında çok büyük bir eksik. Ben bu eksikliği sürekli başka şeylerle kapatmaya çalışıyorum. Ama mesela bana hitap eden bir işte çalışıyor olsaydım her şey çok başka olurdu, yaptığım işe ruh katardim, başarı da arkasından gelirdi otomatik olarak. İşin bir de bu boyutu var.
Bir bırakmadılar yani sinema okuyayım. İmkanım olsa lise 1'deki hakimin yanina gider, "Bana bak kızım, sakın o Matematik sınavını fulleme. Hayatını kaydıracaklar." derdim. Full edebiyat, felsefe, biz bilmezik integral falan. Seni unutup kendi derdime daldım, insan işte. Söylediklerim biraz olsun iyi gelmiştir yine de umarım.
(yanıtları okumadım)
yurtdışına taşınmak neden bir başarı? son 10 yıldır böyle bir algı var, yurtdışına taşındın, orada yaşıyorsun. bitti: başarılısın. neden?
hayatlarının nasıl olduğunu bilmiyorsunuz.
ilk çalıştığım yerde devam etseydim çok iyi yerlerde olabilirdim
ben hatayı puana göre bölüm seçerek yaptım
bu hisle nasıl başa çıkılır
başa çıkılması gerekmiyor
çalışmayı seviyorsan doğru yerleri, fırsatları, işleri deniycen
yaşın ve mevcut tecrüben en büyük avantajın
Herkes kendi kulvarında koşuyor. Uzun vadede hepsini geçmek senin elinde. Bu duygu istersen seni motive edebilir.
Ben de boyle hissediyordum bu yaslarda, simdi 36 oldum daha da kotu hissediyorum. Bir yerlerden baslamak lazim, klise oldu biraz, en alakasiz gordugum mesguliyetlerin bile ilerde bir cok insana fayda sagladigini gordum. Kariyer birikimi sagladiktan sonrasi biraz kendi kendine geliyor sanirim. Cal Newport'u bi dinlemeni tavsiye ederim.
bu eşikten ben de geçtim bakıyorum şöyle, kimler kimler nerelerde.
şöyle bir şey var, bir şey nasibinse olur seni bulur, değilse dünyaları versen yine de senin olmaz. o yüzden başkasının elindekilere asla özenmem.
bir de herkesin kendine ait farklı farklı dertleri var bilemezsin. yurt dışında yaşamak neden başarı olarak görülüyor onu da anlayabilmiş değilim.
rabbim huzur mutluluk ve sağlık versin gerisi boş
Sorunun temeli insanların kendini diğer insanlarla sürekli kıyaslamasından kaynaklı. Bu şekilde mutlu olma şansın yok çünkü senden daha iyi şartlarda yaşayanlar mutlaka olacak.
Kendin ol, kendini kimse ile kıyaslama. Özgün işler yap, bugününü 1 sene önceki kendin ile kıyasla. Üstüne koyduysan ne mutlu. Yok eksideysen neleri yanlış yaptığını tekrar gözden geçir.
27 çok genç bir yaş, ayrıca geçmiş seçimlerinden ötürü tecrübe sahibisin. Doğru seçimlere odaklanıp çok çalış.
Bir de mutlu olmaya çalış, herşey y.dışına taşınmak veya meslek sahibi olmak değil. Meslek sahibi olup maaşlı çalışanlar da kendi işinin patronu olanlara benzer gözle bakarlar. Bunun sonu yok. "Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür" veya "the grass is always greener on the other side".
Zayıf ve başarılı olamadığın konularda kendini çok zorlama. Güçlü noktalarına odaklan, oralardan başarıyı yakalamaya çalış. İnsan kendini zamanla daha iyi tanıyor. Hadi kolay gelsin.
sorun şu ; yeterince iyi değilsin.