(Özellikle Türkiye'de) İnsanlar Bilimdışı/Akıldışı İnançlara Nasıl Kayıyor?
Çevremdeki neredeyse herkes şifa, kuantum, enerji, evrene mesaj, astroloji, reiki, aile dizimi, homeopati gibi abidik gubidik her şeye inanıyor. Biz aynı eğitimlerden geçmedik mi? Ben, ve az bir avuç ben gibi insan, neden böyle değiliz? Neden akılcı düşünceye, şüpheciliğe, bilimsel yaklaşıma sahibiz? Kime ne oldu da böyle ayrıştık?
Bu insanlar nasıl böyle bir dönüşüm geçirdiler?
EK1:
Mesela, eskiden din vardı bunun yerine, ama insanlar (bazı nedenlerle) dinden soğudukları için oluşan boşluğu bunlarla mı gidermeye çalışıyorlar?
EK2: "Eskiden din vardı, ne güzeldi" demek istemiyorum. Tanrı ve özellikle din akılcı bir insanın inanmayacağı kurgular.
EK3: @abelardo'ya cevap olarak: ben sıradan bir eğitim aldım. Düz ilkokul, düz ortaokul, düz lise, düz üniversite (mühendislik). Özel bir eğitimim kesinlikle yok.
Ek4: Gelen cevaplar yalnızlığımın kanıtı gibi oldu maalesef.
hocam sanki eskiden herkes bilimin ışığnda yol alıyormuş gibi sormuşsun, dönüşüm geçirdiler diyerek.
nazar kurşun döktürme, fala inanan insanların devamı işte. e bir de refah olmayınca, insanlar sığınacak yer arıyor.
Saydıklarınızın çoğuna inanmasam da bilim dışı/akıl dışı olarak değerlendirilen bazı şeylere inanıyorum sanırım. Nasıl böyle şeyler düşünmeye başladım diye kafa yordum biraz çok net olmasa da sanırım biraz çevre ile ilgili. Bir de ben çok muhafazakar olmasam da müslümanım ve türkiyede bu durum sanki iki kampa ayrılmış gibi geliyor, nasıl anlatsam bilemiyorum ama "bilime inanan" insanlar sanki bilime bir dinmiş gibi yaklaşıyorlar gibi geliyor. Sözlükte okuduklarımdan hep böyle anlıyorum ve ben olayın diğer tarafında kaldığımdan komplo teorilerine inanma eğiliminde oluyorum. Bana göre abartılı olmayanlara tabii.
Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu. Tabii belki herkes mutabık değildir bilemiyorum. Zaten bilimin doğası gereği bugün kötü olan şey yarın iyi görülebilir.
Kısaca 90'lara dönelim. Hayvansal doymuş yağlar kesinlikle kötüydü, çiftlikten alınıp evde pişirilen süt kötüydü. Oruç tutmak (islami veya değil farketmez, 2 kez yemek yemek de diyebiliriz) kötüydü. Bunlar hep bilimsel görüşlere dayandırılıyordu. Algılarımıza bir örnek vereyim. 2007 yılında üniversitede bölüm başkanı ders esnasında "bence çiftlikten alınıp evde yoğurt yapmak daha iyi" dedi, ben devletin okulunda bir öğretmenin bunu demesine şok oldum. Bugün büyük çoğunluk bunu normal görüyor. Oruçla ilgili ramazan öncesi tüyolar verilirdi, orada hep "çok sağlıksız ama hadi bunu mümkün olduğunca sağlıklı yapmaya çalışalım" tadında anlatılırdı. Bugün aynı durum aşılar için de geçerli, sanıyorum bilimsel olarak doğru olanın aşı olmak olduğunu düşünüyorsunuzdur. Bende buna doğal olarak e abi zamanında tereyağı kötüydü, şimdi iyi oldu, yarın da aşı kötü olabilir diyorum. Tabii bunlar bilimsel açıdan hep normal şeyler, zararlı olduğu kanıtlanırsa bilimsel olarak zararlıdır.
Kusura bakmayın çok dağınık oldu, hafiften konudan da saptım. Özetle bilimsel yaklaşıma bir garezim olmasa da, bazen çok güvenemiyorum.
@mbond selam,
"Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu."
Her gün dünyayı daha iyi/doğru anlıyoruz. Bu da bilimsel yaklaşımla elde edilen sonuçları değiştirebiliyor. Kusurları da olsa bilim özeleştiri yapıyor ve ilerliyor. Bilim dışında ne var bu özellikler taşıyan? Hiçbir şey. Bilim kadar isabetli ne var elimizde? Yani en iyi çalışan aracımız bilim.
Oruç hala kötü bir şey. Onca zaman susuz kalmak zararlı. Aralıklı oruç (intermitent fastin) başka bir şey. Onda enerji kısıtlaması var. Enerjisi olmayan her sıvı içilebiliyor.
Şimdi zararlı bulunan bir şeyin bir zamanlar yararlı bulunması (veya tersi) bilimin çalışmadığını mı gösterir, yoksa bilimsel çalışmaların yetersiz yapıldığını mı, yoksa politikacıların ahlaksızlığını/vurdumduymazlığını mı, teknolojinin yetersizliğini mi? Bunların hepsi mümkün. Bilimden ne bekleniyor, anlamış değilim. İnsan ürünü olan bir şey bu. Bilimle bir anda evrenin sırrının çözülmesi mi? Kusurları olabilir, zamanla gelişir vs. Bu arada buna "ya hep ya hiç safsatası" deniyor literatürde.
mbond
sizin verdiğiniz örnekler ile pantepemberin verdiği örnekler aynı kulvarda değil bence.
astroloji vs tamamen zırva.
sıcakta o kadar susuz kalmak zaten zararlı
dinle enerji reiki astrolojinin ilgisi yok hocam zaten
İnsanların inanç ihtiyacından ileri geldiğini düşünüyorum. Bence de geleneksel dinlere olan ilgi azaldı, azaltmaya devam ediyor. Bilim bir insana nasıl yaşaması gerektiğini söylemez ya da insan hayatında çok önemli yeri olan iyilik, kötülük, aile, aşk, evlilik, hak gibi kavramları açıklamaz. Bunları anlamdirmak için din vardı bin yıllardır, şimdi o da çekiliyor sahneden. İnsanlar canhıraş new age akımlara,.uzak doğu dinlerine, spiritüalizme yöneliyorlar. Ama ben bunun böyle kalacağını da düşünmüyorum, bir geçiş dönemi bu. Bugünün insanını çok da avutmaz gibi geliyor bütün bu öğretiler. Buradan felsefe, sosyoloji, tarih, psikoloji okumaya geçeceğiz diye düşünüyorum.
@jülsezar evet, "dönüşüm" kelimesi uygun olmamış gibi. Şunu kastettim: Böyle adetlerimiz yoktu. Onun yerine islami versiyonları vardı, senin de dediğin gibi kurşun vb. Ne oldu da bu (sanırım) uzakdoğu hurafeleri bu topluma nüfuz etti?
Daha geniş sorarsam: Neden bazıları akılcılığı seçerken diğerleri (ezici çoğunluk) akıldışılığı seçiyor/buyur ediyor?
hocam etkileşim arttı, herkesin her şeyden haberi var. sosyal medyanın ilgisi var. biraz da hobi gibi. dinle ilgisi olmadığı için seküler tayfanın da hoşuna gidiyor bu tarz şeyler. ben reiki 1. seviye şeysine katıldım. lan harbi çalışıyor mu diye, çalışmadı.
aslında bu tayfa bunları hobi olarak yapıyoruz, biz de bunla eğleniyoz dese sorun yok benim gözümde ama, astrolojinin reikinin gerçekten doğru olduğuna falan inanıyorlar.
bir çok farklı alanda bir çok farklı şey nüfuz ediyor aslında topluma.
Kuantumun bilimden uzak olduğunu iddia etmek se bie tuhaf oldu şimdi. Bilim sadece bilinebilen şeyleri çalışmaz, bilinemeyeni de deşer sürekli ve sürekli yeni bilgiye ulaşır, doğru veya yanlış olduğunu ispat ettikçe yol alır. Yeni bilgilere "bilinmez"den hareketle ulaşmanın nesi acaip? Bir soru soruyor veya bir hayal kuruyor ve peşine düşüyor. Bunun kendisi üzerine çalışma süreci işte, insanların bu "üzerinde çalışma süreci"ni yaşamadıklarını ne biliyoruz?
Bir de astroloji bir istatistik arşividir, aynı zamanda istatistikî verileri yorumlama anlayışıdır. Bilimle karşılaştırmanın anlamı yok yani.
selam @pantepember,
Bilim ile alakalı söylediklerinizde esasında mutabıkız. Ben de onu da vurgulamaya çalıştım, bilim bu, bugün bir pratik insan sağlığı için kötüyken, yarın iyi olabilir. Bunu da deneye ve gözleme dayandırır, kulağa hoş geliyor sıkıntı yok. Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından. Bilimle ilgili bir kişi böyle aforoz edilince ben de ister istemez herhalde bilimde de belli trendler var ve karşıt sesler susturuluyor diye düşünüyorum. Şahsen gözlem yapıp bilme şansım yok.
Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor.
Oruç konusunu, bilemiyorum azizim :) dini amaç olmaksızın susuz yapanlar da var, kendilerine göre sağlık için. Mesela bu örnekte bilim bunun iyi olmadığını söylüyorsa gerçekten, ben bunu dikkate alamayacağım.
jülsezar'ın dediği gibi örnekler de tam benzemiyor aslında biraz konunun dışına çıktık.
Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde. Sanki baştaki tanım ile uyuşmuyor gibi.
Cevabı pr'ın bu yönde yapılıyor olması.
Kuantum ve enerjinin bilimsel olmadigini iddia etmek enteresan, soylediginiz konular gayet uzerinde calisilan ve farkli cok sey kesfedilen alanlar. Bilmedigimiz cok sey var, bana aksine minnak beynimizle, bilim bile bir cok seye her sene bambaska bakarken o bilimsel bu bilimsel degil demek garip geliyor. Sadece son 4 yilda covid ile ilgili yasananlar bile kafanizda soru isareti olusturmuyorsa ben buna garip bakarim. Fanatikce bilime anladiginiz anlamda baglilik bana garip geliyor. Mbond'a katiliyorum bu anlamda. Son olarak bana insanlarin neye inanip, neyde huzur bulduklarini sorgulamak ve ayiplamak yargilamak da enteresan geliyor, siyasal islamcilar gibi yasam tarzini size empoze etmiyorsa nasil bir etkisi var size?
bilimsel açıklamaların anlaşılması zor ve insanlara tatlı gelmiyor, ilgi çekmiyor. o yüzden inanmak istedikleri şeylere inanıyorlar.
bir avuc insan misiniz? eskiden din mi vardi? kusura bakmayin ama bu cumleleri kurmak bence bir kopukluk gostergesi. oncelikle bir avuc insan degilsiniz, hatta bilim insani degilseniz buyuk oranda bilimi populer kulturden genis kitlelerle birlikte takip ediyorsunuz. fizikci, sinirbilimci olmayip bunlari makalelerden takip eden birini hic gormedim. belki istisnasinizdir. din dediginiz sey hala var. bu saydiklarinizla ilgilenenler, eskiden dindar olanlar degil genelde ateistler, deistler, agnostikler.
@muhayyer divan @kassiopeia,
"Kuantum bilim değildir" demek istemedim. Nasıl bunu anladınız? =) "Enerji yoktur" der mi bir insan? =)
"Kuantum beslenme", "kuantum şifa" vb her neyse, bunlar bilimdışıdır demek istedim.
@mbond selam,
"Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor."
Eğer bilimin ilkelerine ters bir şey yapıyorsa "aforoz" edilmesi normal.
"Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından."
Bence burada sorun şu: Aslında bilimsel temelle bu iddialar incelense birçoğu (belki tamamı) çürütülecek. Elde yeterli veri ve düzgün bir metodoloji olmadan ortaya atılan iddialar olduklarını düşünüyorum. Yani burada sorun bilimin değil, bilimsel metodolojiyi uygulayan (veya doğru uygulayamayan) bilim insanlarının.
"Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde."
Ah keşke bilime (yani akılcılığa) fanatikçe bağlı olsak. =)
Soru: Bilim kadar isabetli başka ne var insanlığın elinde?
Türkiyede evrim konusu nedeni ile bilim hep sorgulanan ve bir grup insan tarafından “inanılan” bir şey oldu.
Aslında bilim inanılacak ya da inanılmayacak bir şey değil. Ama işte türkiyede sanki bir inanç sistemiymiş gibi bakılıyor. Böyle olunca bazı insanlar daha eğlenceli konulara kayıyor. Hayatlarına alacakları her oldunun şuana kadar edindikleri bilimsel tabana uyması gibi bir dertleri yok. Bilim de o oldulardan biri onların gözünde.
Maalesef bunun nedenini de evrime bağlıyorum ben. Sürekli bir tartışma, yalanlama. Halk ne yapsın.
Sonradan yanlışlanan konular konusunda da;
Bir konuda yapılan araştırmaların ilkleri kapitalist düzeni destekleyecek yönde ticari şirketler tarafından finanse edilebiliyor.
Mesela sigaranın boğazı yumuşatması için içilebilir denilen kısa bir dönem oldu. Ama ilk araştırmalar böyle hatalı sonuçlar çıkartabilirken sonra bağımsız araştırmalar yapılıyor konu hakkında ve doğruya ulaşılıyor. Bizim şu saatten sonra tekrar sigara aslında yararlıymış dememiz mümkün değil bilim camiasında.
Bir konu hakkında 20 tane yarar ve zarar keşfedilecekse ilk yapılan araştırmalar bir kaç yararını keşfeder nitelikte olabiliyor. Sonra zamanla çok daha doğru, nitelikli, tarafsız araştırmalar yapılıyor. Ve daha etraflı bir sonuca ulaşılıyor.
Bu durumu “bilim de fikir değiştiriyor” olarak değerlendirmek biraz kendini kandırmak biraz da medyatik aldatmalara kanmak gibi.
Zaten bilimsel verileri medyadan takip etmek bir dünya bilimsel olmayan ama “bilimsel” gibi verilen bilgiyi de bilgi dağarcığına katman demek. Sonra noluyor, bilim de aslında arada saçmalayan, inanılabilen ya da inanılmayan bir olgu haline geliyor
Şu evrim konusu islami camiada kendine oturacak bir düzlem bulsa aslında bence bu sahte bilim olarak nitelendirdiğimiz konular azalır. Çünkü bilim böyle inanılmayacak bir oldu olmaktan çıkar.
@Sour
Doğru bilgiye ulaşmak için bilimsel okur yazarlığı olan, bilimle sıradan insanları (örn. ben) buluşturan güvenilir insanları, yani bilim anlatıcılarını, örneğin Evrim Ağacı'nı, takip ediyorum. Bunu yeterli olduğunu düşünüyorum. Gazetelerdeki "falanca şeyin şu faydaları varmış!" başlıklı haberlerden değil.
Hatta güvenilir bulduğum bir kaynağın verdiği bilgiyi internette başka güvenilir bulduğum kaynaklardan doğruluyorum zaman zaman.
Konuşma "bilim güvenilir midir?"e döndü. Sorum şuydu:
Ne oluyor/oldu da bu toplumun "eğitimli" kesimi bu kadar çok hurafaye (reiki, şamanizm, şifa vb) inanır oldu?
Gülmeyin ama kimle flört etsem bu tür inançları olduğu ortaya çıkıyor ve (haydi kendime yakıştıramamayı, onu saçma sözler ederken gördüğümde saygımın azaldığını fark etmeyi geçtim) bu beni tedirgin ediyor çünki bir an gelecek, bu inançlarının "saçmalık" olduğunu söyleyeceğim ve büyük kavgalar yaşayacağız ve ilişki bitecek.
Veya hangi arkadaş ortamına girsem aptalca konuşmalara şahit oluyorum (yukarıda saydığım doğa üstü inanışlar olmak zorunda değil, mantıksız herhangi bir şey iddia/yaklaşım da olabilir.)
Hatta örnek vereyim: "Abi, dedem her gün 2 paket sigara içerdi, 95 yaşına kadar yaşadı." Genellikle de sonuç/çıkarım açıkça söylenmez bu tür ifadelerde. Üstü örtülüdür. Demiş olur ki, "bak, sigara o kadar da zararlı bir şey değil." Başka bir örnek de, mikrodalga fırının zararlı olduğunun iddia edilmesi. Burada bahsettiğim şey kritik/eleştirel düşünce eksikliği.
Ve bir noktada da, burada da olduğu gibi, bilim kötüleniyor, ona güvenilmez olduğu söyleniyor. Yukarıda da dediğim gibi, bilimden her şeyi bir anda tam doğru olarak yapmasını beklemek "ya hep ya hiç" safsatasına düşmektir.
neden kaymasın ki diyerek cevap vermek istiyorum
sen bunlara inanmıyorsun çünkü iyi bir eğitim almışsın.
ülkemizdeki insanların çoğun çok kötü bir eğitim aldılar. o yüzden inanıyorlar.
"biz aynı eğitimlerden geçmedik mi?" demişsin. geçmedik kardeşim.
Bu arada bilimin sınırları konusundaki görüşlerim şu videoyla birlikte değişmeye başladı dün gece itibarıyle :)
youtu.be
Ama şöyle de bir şey var; ben bu bilim adamının söylediklerini yogadaki birlik, tasavvuftaki vahdeti vücut kavramları üzerinden algılayabiliyorum. Yani buradan önce sezgi, sonra bilim oluşur gibi noktaya varıyoruz. Spiritüalizmi çok da boklamamak lazım.
Sana mantıksız gelen her şey aslında mantıksız olmayabilir. Yakın zamana kadar halk olarak kuantum bilmezdik internet bilmezdik vs, birileri düşündü akletti çalıştı yaptı, yaygınlaşınca bilmenin ötesinde yaşıyoruz. Sen anlamıyorsun ya da inanmıyorsun diye bu saydığın şeyler veya diğerleri yoktur ya da safsatadır anlamına gelmeyebilir. Biraz da insanların algı çeşitliliğine, anlama kodlarına saygı duymak lazım.
Alem boşluk kaldırmaz. Siz insanlardan dini inançlarını alırsanız, o insanlar inanacak başka şeyler arar ve bulurlar. Mekke müşrikleri döneminde putlara inanırlar, 21. Yyda bilime, reikiye carta curta inanırlar