Bir sebep de ben soyleyeyim: ozellikle metal iş kolunda sendika var, toplu iş sozlesmesi var, grev var. Beyaz yakalilar ise sinif bilincinden bihaber bir sekilde beyaz yaka olmanin boş ego tatmini ile yetiniyor, örgütsüz oldukları icin de patrona "aman ağam, tamam paşam" diyor. Düşük maaslara kimse ses cikarmayinca da patron "ne ala" diyor haliyle. Ama tabi honda haklı. Metal işçisi en kalifiye işçi grubu. Yine de örgütlü birçok is yerinde ucretler is kolundan bagimsiz olarak yuksektir.
@prole Yine de ben, sendika olsun olmasın, mavi yakalıların beyaz yakayı neredeyse ikiye katlamasını garip buluyorum. Ne kadar sebep yazılırsa yazılsın kabul etmek istemiyorum sanırım. Bir mühendis kolay yetişiyor demek ki.
Takıldığım bir konu da şu: işyerine yeni giren mavi yakalılar işyerinde daha uzun süredir çalışan diğer mavi yakalardan fazla ücret alıyorlarmış. Yazılımdaki ne kadar iş değiştirirsen maaşı o kadar arttırırsın taktiği bunlarda da varmış. Kimse kıdem falan beklemiyormuş. Bunu da 2 yılda 3 işyeri değiştiren kalıpçıdan duydum. Eskiden çok iş değiştireni almak istemezdiler.
yeri geliyor mavi yaka öyle işle yapıyor ki. teknik olarak ve zorluk olarak beyaz yakanın çok üstünde faydası oluyor. mühendis derseniz bir sürü var. fakat işi bilen usta mavi yaka bulmak çok daha zor. o sebeple de kaçmasınlar diye daha çok para veriyorlar. mesela bir ürünün tasarımını beyaz yaka yapıyor fakat onu fiziksel olarak işleyecek o makinenin a'sından z'sine kadar her şeyini bile cnc Operatörü bulmak çok zor. veya argon kaynağı ustası bulmak çok zor. bir de bu insanlar bu işi yaparken hayatlarını tehlikeye atıyorlar. beyaz yakada bu durumlar yok. o sebeple kalifiye mavi yaka beyaz yakadan çok daha fazla kazanması çok normal
Arz - talep dengesi. Herkesin yaptığı iş çok değerli ve kendine göre zorlukları var. Piyasada işveren bakıyor, x işi için 1000 kişi bulabilirken y işini halletmek için 10 kişi buluyor. Bu durumda maaş dağılımı da arz - talep dengesine göre belirleniyor.
Ben soyleyeyim; Türkiye'de beyaz yaka denilen meslekler aslında değil.
Fransa'da satin almaci, planlamaci ne bileyim bankada çalışanlar falan bunlar beyaz yaka değil. Normal çalışan.
Beyaz yaka müdürler ya da iş olarak sendikanin kurallarinda yüksek tekniğe sahip olan mühendis vs gibi işler için kullaniliyor.
Türkiye'de kandirilmisiz hepimiz. Satin almacinin beyaz yaka olması diye bir şey yok, işçi yani. Ama işte satilmis bu insanlara.
Kısacası fabrikadaki düz mühendis adamlarin aslında mühendis olmaması lazımdı ama ülkede elini sallasan mühendis, avukat, öğretmen. E böyle olunca hele bir de metal sendikasi altında olunca insanlar daha kazanir daha değerli oldu.
Mavi yakanin yaptigi isi herkes yapamiyor, beyaz yakanin yaptigi herhangi bir isi 6 ay icinde herkese ogretirsin. Bence zaten hep mavi yaka daha cok maas almaliydi. Dengeler yerine oturuyor diye dusunuyorum. Beyaz yaka hakkini soramayan masa basinda curumeyi kendine zulum gormeyen hicbir seye gikini cikarmayan bi topluluk aldiklari maas cok bile.
mavi yaka her yerde değerli. herkes soruyor başka ülkeye nasıl giderim diye. mavi yaka ol git. senin sütçü beybi üniversitesi diplomanı millet ne yapsın
turkiye'de ve almanya'da muhendislik yapmis biri olarak konusayim. turkiye'de muhendislik falan pek yapilmiyor. muhendisin yaptigi isleri cogunlukla teknikerler falan da yapabiliyor cunku muhendisi kullanmayi bilmiyorlar. muhendisler biraz daha akli basinda ve sorumluluk bilinci olan insanlar oldugu icin tercih ediliyor olabilirler. kismen de yasal olarak sirkette olmalari gerektigi icin olabilir. onlardan faydalanamadiklari icin degerlerini de pek bilemiyorlar. vasifsiz biri gibi davraniyorlar.
muhendisin de yapacagi pek bir sey yok. yap denileni yapiyor iste.
mavi yaka da kucumsenecek bir sinif tabii ki degil ama dunyanin hicbir yerinde bunlarin maaslari esit falan degildir. turkiye'de olay cok sacma boyutlara geldi.
yaw yurtdisinda da boyle bununla turkiye yeni yeni tanismaya basladi, cunku dunyada bir beyaz yaka enflasyonu var, sayisi artan seyin de degeri duser.
Mevzu su, normalde mavi yaka olarak kalmasi gereken bir guruh, boomer ailelerin gaziyla, oglum/kizim bak biz okumadik surunduk, sen oku kendini kurtar mottosu ile sikimsonik tabela universitelerinden diplomalar aldiklar. Parali ailelerin cocuklari da zaten ozel universiteye parayi bastirdi diplomalari topladi. Dunyada usta sayisinda ciddi dusus var, o yuzden el emeginin degeri ciddi artmis durumda.
Yurtdisindayim, muhendislik yapiyorum. Burda dil bilmeyi birak turkce yazamayan adamlar insaatta fayans doseyerek, siva yaparak benden iyi kazaniyor. Iyi kazanma derken, bende 3-5 lira fazla degil, benim senelik maasimin 3-5 katini 3-4 ayda kazaniyorlar. Bu arkadaslar 6 ay calisiyor, sonra 6 ay tatil yapiyor.
bohr atom modeli + 1.
Ülkemizde mühendis teknisyenlik, teknisyen işçilik, işçiler amelelik yapar (ameli, yani beden işi anlamındadır).
Ekonomi sıkışınca ... mühendisler teknisyenlik bile yapmadığı için bir anda değersizleşti. Teknisyenler ise, teknisyenlik yapmaya başladıkları için mühendis yerine kullanılmaya başlandı. Tabii ki işveren de mühendis yerine teknisyen kullanmaya başladı. Teknisyenlik de saha tecrübesi ister, tecrübeli teknisyeni kolay bulamazsınız. vs.
Mühendisim. Meslek kötülemek değildir, malesef durum değerlendirmesi böyle.
tekrar gibi olacak ama ben de beyaz yaka tabirinin yanlış kullanıldığını düşünüyorum. bazı meslekler beyaz yaka olmadıkları fikrini kabul etmiyorlar. sanayide durum aslında her zaman böyleydi. matbaacılık sektöründen örnek vereyim. işletmeler iyi bir grafikeri rahat buluyorlar ama ofset ustasını, baskı operatörünü zor elinde tutarlar. maaşı az verdin mi başka yere geçiyorlar.
1. İhtiyaç olandan çok daha fazla üniversite mezunu, mühendis var, bu kadar insanı istihdam edebilecek kadar yeni yatırım yok. Türkiyede sanayi&üretim hala emek yoğun olarak devam etmektedir.
2. Herkes üniversite okuyunca çıraklık-kalfalık-ustalık şeklinde ilerleyen zanaat işlerinde artık yeni personel yetişmiyor. Meslek liseleri işlevini yitireli çok oldu.
3. 1950'lerden sonra kırsaldan gelip şehre yerleşen ilk nesiller eğitim & meslek olmadığından çok zor şartlarda, az paralara çalıştı, çok ezildiler.
Çocuklarının bu şekilde yaşamasını istemediklerinden üniversite eğitimini olmazsa olmaz gördüler.
2000'lere kadar bence bu düşünce yanlış da değildi, sonrasında şehirlerde ki nüfus artışları ve yeni göçlerle durum tersine dönmeye başladı.
4. Sanayi ortamınında mavi yaka için iş ortamı vardiya, fazla mesai, gün içerisinde birkaç kısa çay molası, haftada 1 tatil, resmi tatillerde çalışma, dini bayram ve tatillerde en kısasından tatil demek.
Şuan ki genel talep masa başı iş, cumartesi pazar tatil, 8-5 mesai saati, bedensel çalışma gerektirmeyen, merkezi yerlerde olan işlerde,
5. Bir de özellikle personel açığı bulunan işlerin çalışma şartları ağır oluyor, kalıp-demir ustasının günlüğü 2000-2500 ancak it bağlasan durmayacak inşaatlarda kışın soğukta, yazın sıcakta iş kazası riskinin yüksek olduğu yerlerde çalışıyorlar.
Fabrika ortamında operatörsen, üretim bandında çalışıyorsan sürekli ayaktasın,
Sanayi siteleri, merdiven altı üretim yapan yerlerde ki insanlık dışı çalışma şartları saymıyoum bile.
6. Bu işler yurtdışında da çok değerli özellikle bu ekonomik sorunların iyice artmasıyla birlikte fırsatını bulan yurtdışına çıktı.
Turizm sektörü de buna dahil yetişmiş birçok personel maaşların azlığından ve çalışma şartlarının ağır olmasından kaynaklı körfez ve asya ülkelerine kaçtı.
7. Birde mavi yaka personeller çok daha kolay iş değiştiriyor, molarlarda, serviste(ortak servis olan yerlerde patronlar bundan çok dert yanar) sürekli iş para konuşulur, kim daha iyi para veriyorsa oraya geçiyorlar.
8 yıl mavi yaka işlerde saha da çalışmış, şu an kocaeli bölgesinde bir organize sanayi bölgesinin yönetiminde 11 yıldır çalışan biri olarak yazdım bunları.
Yaşadığım şehirde 22 yaşında birisiyle tanıştım. Ben 29 yaşındayım ama kendisi yaşından olgun ve ağır başlı duruyordu.
Ailevi sıkıntılardan ötürü üniversiteye gidememiş aşçılık falan yapmış.
Sonra sanayi için 3d modelleme öğrenip cnc işine girmiş 3-4 sene önce.
Şuan çocuğa 2500 dolar maaş veriyorlar. Hem cihazı kullanabiliyor hem de modeli pc den ayarlayabiliyor diye.
Ben de 4 yıllık bilgisayar mühendisiyim, 2000 dolar bile almıyoruz. Ama düşününce meslek fazlalığının, eğitimin kalitesizliğinden falan.. bir kaç mühendis dışında kimse öyle şirkete veya teknolojiye yön verecek işler yapmıyor, işlerde çalışmıyor.
Memur gibiyim bir ekran isteği geliyor, mobilde kodluyorum. Ekran geliyor, webde kodluyorum. 3-4 yıldır istekler de çok değişmiyor, yani yeni bir şey öğrenmemi gerektirecek bir durum da yok şirket içinde, aynı ekranların farklı işlevde olanlarını kodlayıp duruyorum.
Böyle düşününce evimde yattığım yerden, çalışma zamanımı kendim ayarladığım bir sistemde ben 3-4 yıllık tecrübeyle 50 alayım, sanayide ter dökenler 70 alsın okeyim yani. Onların boş vakti bile olmuyor. Ben kendime zaman ayırabiliyorum, hobilerimle uğraşabiliyorum, gezebiliyorum.
Ben de rahatlıktan vazgeçip dilimi ilerletip hard skillerimi geliştirsem bana da 3-5 bin dolar verirler ama işte memur gibi takılınca böyle oluyor, mavi yaka geçer tabi biz koltukta toto büyütüyoruz.
Ha öte yandan ekibimizin başındaki yazılımcı çok daha zeki olmasına, çok daha kafa patlatmasına rağmen 70bin alıyordur diyelim, yine bizim sanayideki arkadaş ondan çok kazanmış oluyor. Belki bu kısımda bir adaletsizlik olabilir evet.
Burada da belki o mühendisin şirkete kattığı kar ile, sanayideki arkadaşın şirkete kazandırdığı kar ya aynıdır ya da sanayi daha fazla para getirtiyordur, onunla ilgili de olabilir.
Olay donup dolasiyor su soruya geliyor: patron islerinin devamliligi/kalitesi acisindan kimin gitmesini istemez ve bu gitmesini istemedigi adamlari tutmak icin minimum ne kadar maas verebilir?
Beyaz yaka denen cogu kisi kendini kaf daginda gorse de varliklari yokluklari bir.Istifa etseler baska birini koy yerine kisa surede adapte olur ayni sekilde isler devam eder. Buna karsi tecrubeli bir elektrik teknisyenini dusun.Yeri gelir bu teknisyen ince bir dokunusla yurt disindan servis gelmesini engeller on binlerce euroluk zarari engeller.Patronlar aptal degil.Zaten bu sekilde sonuclara pozitif etki eden beyaz yaka oldugunda onlari da kaybetmemek icin kesenin agzini aciyorlar