Aklımda deli sorular.
2010'lara kadar Avrupa'yla inişli çıkışlı da olsa pozitife yakın bir ilişki söz konusuydu. Sonra suriye iç savaşı, libya iç savaşı, arap baharı, ukrayna devrimi vs gibi olayların patlamasıyla Türkiye ve batı arasında daha gergin bir ilişki başladı.
Tam olarak burada yaşanan süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Çok fazla değişken ve birbiriyle ilişkili olay olduğu için süreci anlamakta zorlanıyorum.
Özellikle s400-f35 konuları, son dönemde kıta sınırı konularının yeniden gündeme gelmesi, yunanistan'la yaşanan navtex krizleri, doğu akdeniz forumu falan derken
Türkiye sanki sistemli bir şekilde yalnız bırakılan bir ülkeye evrildi.
Mesela batı ülkeleri eskiden yunanistan'a da türkiye'ye de silah satma yarışına girerlerdi. Bilirdik ki tüm o gerilimler aslında tamamen silah ticaretini canlı tutmak için yükseltilen bir tansiyonun neticesiydi.
Ama şimdi mesela yunanistan çılgınca silahlandırılırken, özellikle hava kuvvetleri, türkiye'nin f-16 modernizasyonu bile krize dönmüş durumda.
Biraz dağınık yazdım ama. Birkaç teori okudum ve gidişatı anlamaya çalışıyorum. Birkaçını paylaşayım yorumlarınızı alayım. Bunları siyaset üstü bir gözle değerlendirmenizi rica edeyim. "İktidar yüzünden" basit açıklama çünkü. Şu anki tablonun sebebini anlamak istiyorum. Belli ki bizim haberlerde görmediğimiz okumadığımız detaylar var.
1. teori: Türkiye devlet aklı, derin devlet, bürokrasi vs ne derseniz deyin. Devletin bilinçaltı organları batıyı hala tehdit olarak gördüğü için iktidarı sistemli bir şekilde rusya'yla yakınlaştırmaya çalıştı. Bu politikaların sonucunda da özellikle ABD Türkiye'yi güvenilmez ortak olarak belirledi. Hatta Türkiye ciddi ciddi eksen değiştiriyor. Şu anda da onun sıkıntılarını yaşıyoruz.
2. Teori: ABD devlet sistemi içinde küreselcilerle anti küreselciler arasında ciddi bir savaş var. Bu savaşta'da bir taraf türkiye'nin batı bloğunda yer alması gerektiğini düşünürken, diğer taraf türkiye'nin o kanatta yer almaması gerektiğini düşünüyor.
3. Teori: Almanya ve Fransa ABD hegemonyasından kurtulmak için bağımsız avrupa ordusu gibi planlara girişiyor. Afrika'da doğu akdeniz'de abd'den bağımsız sömürgecilik girişimlerine kalkışıyor. Ve biraz ABD'nin baskısıyla NATO'ya dahil edilen Türkiye'nin de Avrupa'nın doğu sınırı olmasını istemiyor. O yüzden Türkiye'yi zayıflatma arzusunda.
4. Teori: Dünya kaçınılmaz bölgesel ve hatta belki de dünyayı etkileyecek bir savaşa doğru ilerliyor özellikle bu doğu akdeniz konusu yüzünden. Birçok devlet bunu ön gördüğü için yavaş yavaş taraflar oluşmaya başlıyor. O yüzden üstü örtülü gerilimler daha görünür hale geliyor.
5. Teori: Avrupa ve hatta Rusya Türkiye'yi tıpkı osmanlı'nın son dönemli gibi bölgede bir problem olarak görüyor. Bu yüzden 1. dünya savaşı'nda arzu ettikleri Anadolu'yu boşaltma 4-5 küçük devlete bölme projesini tamamlamak istiyor.
6. Teori: Rusya batı tarafından kuşaltıldığı için bölgede yanına çekebileceği en önemli ülke olarak Türkiye'yi görüyor. Ve Türkiye'yle batının arasını tamir edilemeyecek şekilde koparmak için her yolu deniyor.
Gibi gibi...
Evet batı ve türkiye'nin ortak değerleri paylaşmadığı çok konu var. Demokrasi indeksi vs. konular.
Ama konu sanki bunların çok ötesinde. yani hatta bunlar sadece buzdağının görünen kısmı. Aslında arkada başka olaylar kopuyor gibi hissediyorum.
Diyeceksiniz ki kardeş boş vaktin çok galiba:D Ama özellikle bu israil filistin meselesiyle geri dönülmez bir fitilin ateşi yanmış gibi hissediyorum. Ve anlamaya çalışıyorum. Konuyu sadece günlük siyasete indirgemeyen yorumlar özellikle welcome:)
Benim anladigim ABD ve batinin tartismasiz dunya liderligi bitti. Kabaca G7 ve BRICS olarak ikiye bolundu dunya. Esad'i devirememeler, Afganistan'da cuvallamalar, Kirim'da, Hong Kong'da rezil olmalar, Ukrayna'nin batiya guvenip batakliga girmesi falan ABD'ye guvenmemek icin yeterli sebepler tum dunya ulkeleri icin. Avrupa'nin 2. dunya savasindan gelen borcu, mahcubiyeti var iste, gobegi bagli Amerika'ya yoksa onlar da yari yolda birakmisti Amerika'yi. Turkiye denge politikasi ile iki tarafi da idare etmeye calisiyor ki dogrusu bu. Israil'e posta koymalar, medya onundeki cikislar falan da 2-a sinifindan berkecan'in musamere gosterisi gibi algilaniyor, ic politika icin oldugunu biliyor tum dunya zaten
bence son 3-5 yıldır mhp kaynaklı bi devlet aklı var. İç sistemler işlemiyor ama dış siyasette bi planlama var gibi. (bu plan halkın aleyhine gibi ama devletin lehine mi bilmiyorum)
Hangi teori olursa olsun bizi tampon bölge olarak kullanmak istiyorlar bence. Kullanışlı bir aparat olacağız, halk gerekirse ucuz iş gücü gerekirse ucuz asker gücü olarak kullanılacak, eğitimli kesim de iş bulursa batıya kapağı atacak, ülke pek de bir halt olmadan öyle devam edip gidecek. Nüfus yapısı dolayısıyla ileride karışıklıklar olursa o da ekmeklerine yağ sürer.
Ben sıradaki sıkıntının Kıbrıs'ta çıkabileceğini düşünüyorum ama hayırlısı.
Türkiye otomotiv ve silah sanayisine elini attığı için almanya ve fransa rahatsız. Kemal kılıçtaroğlu'nu destekleyici yayınlar yapıp erdoğan'ı göndermeye çalıştılar. Türkiye sadece rakip olmayacak, aynı zamanda pazar olmaktan da çıkacak. Alman-fransız ortak medyası dış basında türkiye'yi kara propaganda ile karalıyor. Türkiye'de de Almanya'nın fonladığı medya uzun vadede türkiye'ye zarar verecek şeyleri tanıtıp özendirmeye çalışıyor. Henüz mermiler sıkılmamış olsa da iki ülkeyle savaş halindeyiz.