Çocukken pazar günü olduğunu bildiğim bir gün başıma bir şey gelmiş olmasından şüpheleniyorum. Ya annemden dayak yemiş indir ya babam bir şey alicam demiştir almamıştır ya da birine bir şey olmuştur ama kesin var bir şey.
Sizin böyle özellikle taktiğiniz bir gün var mı?
Pazar +1 ya kesinlikle.
Çocuklukla bir bağlantısı var sanırım cidden, çocukluğumdan beri sevmem pazarları, travma bırakmış demek ki zihnimde içten içe.
İş rutinim ile alakalı beni zorlayan günleri sevmem. Mesela pazartesi günleri ders verdiğim öğrenci dersle alakası olmayan mızmız bir çocuktu. Her hafta “şu pazartesiyi atlattım mı benden iyisi yok” falan diyordum kendi kendime. Şimdi çocuk gitti benim de pazartesiyle olan derdim bitti.
çarşamba da bi içten pazarlıklı gibi böyle bir sinsilik mi dersin samimiyetsizlik mi dersin ne bileyim bir kahpelik var gibi de çözemedim.
pazar gerçekten gıcık ama ne olduğu belli en azından.
diğer günler sözünün eri.
Pazar günü haftaiçinde çalışacak olmamız, bir şeyler yapacak olmamızın KAYGISINI yaşıyoruz bence. Pazardan sonra sorumluluk geliyor ve biz “an”‘da yaşamıyoruz, gelecekte yaşıyoruz dolayısıyla kaygı tetikleniyor. Pazar gününün kıymetini zihinsel sebeplerden dolayı bilmiyoruz bence. Hatta çocukluğumuzda da yapılacak ödevlerin kaygısını çekmiş olabiliriz :))) Not: psikoloğum
Çarşambayı sevmem. Hafta sonuna daha var düşüncesi sıkıyor. Bu hayat böyle geçmez deyip zengin olmanın yollarını arıyorum. Kendimi robot gibi hissettiğim bir gün oluyor. Bütün hayat böyle mi geçecek diyorum.
oldum olasi sali gununu sevmem. ulan dun calistik zaten 3 gun daha mi calisacagim gibi bir dusunce olabilir bilincaltinda bilmiyorum.
pazar aksamlari genelde ayik kafayla gezmem. cunku ayik oldugum zaman ertesi gunku isi dusunuyor oluyorum. cok tatsiz oluyor.
Pazar +1
Pazar.
Pazartesi rezil bir gün bence tam bir kaos, tüm haftanın yükünü çekiyor sanki. Sonra pazar derdim
Pazar dersek günün tamamını töhmet altında bırakmış oluruz. Cumartesi gece yatıp sabah uyku sersemi bugün neydi diye düşünürken, haa pazar deyip tekrar yastığa gömülme anını kim yok sayabilir, kalbimiz kurur valla. ya da pazar sabahı kahvaltısını aynı şekilde, taş oluruz taş. ben oyumu pazar akşamından yana kullanıyorum. çocukken ertesi gün okula gidecek olmanın, banyo yapmak zorunda olmanın, ödevleri tam tamına yapmamış olmanın getirdiği huzursuzluklardan kaynaklı travmalarımız var. olmaz olsun öyle akşam.
Pazar zaten klişe şekilde ben de sevmem. Öf yine mi işe gidicez yarın, güzelim haftasonunu yedin hiçbir şey yapmadan hissi oluyor.
Onun dışında perşembeye bi uyuzum ben. Hep "bugün cuma değil daha" hissi geliyor bana. Tamam haftasonuna az kalmış oluyor ama ne olurdu cuma olsaydı :/
önceki iş yerimde her çarşamba bir sorun yaşardık o yüzden bi ara çarşambaya da uyuzdum hafiften ama normalde severim. Bu haftayı da yarıladık be hissini veriyor.
pazartesi tabi ki.
her gün cuma olsun isterim.
biraz daha daraltarak pazar akşamı demek istiyorum ben. sabahını, öğlenini, öğleden sonrasını severim hiç sorun değil ama pazar akşamı kadar bunaltıcı, sıkıcı, insanın enerjisini emen bir zaman dilimi yoktur sanırım.
bu söylediğim iş durumundan bağımsız bu arada. kendi işim, tempom vs. gereği ben zaten şu an pazartesi sendromu yaşayacak birisi değilim, tam aksine pazartesi günlerini genelde seviyorum. sakin, kendime vakit ayırabildiğim günlerin başında geliyor.
buna rağmen pazar akşamları bunalıyorum hep. bir an önce yarın olsa filan diyorum. sabah kahvaltısı, öğleden sonra maçı yarışı şusu busu yine keyifli ama pazar akşamı kadar sıkıcı bi şey yok. bak salı akşamı çay içip bi kitap açıp okusam hiç keyfim kaçmaz. aynı şeyi pazar akşamı yaptığımda sanki böcekmişim gibi hissediyorum. acayip sinir oluyorum. imkanım olsa pazar akşamlarını yaşamamak isterdim. diğerlerini yaşıycam ama.
Salı
Çok sinsi bir günmüş gibi geliyor bana. Pazartesi öyle değil mesela ama salıda böyle bir iticilik var.
En sevmediğim gün(