Çok sevdiğim bir yakınımın çocukluktan beri hayali Avrupa'da yaşamak, ne güzel ki ailesi göçmen olduğu için AB vatandaşlığı da var. Kendisi şu an doğuda bir şehirde İngilizce öğretmeni olarak çalışıyor, üstelik aynı bölümden yüksek lisans mezunu.

Halinden hiç memnun değil, sürekli -alanıyla ilgili- işler arıyor fakat başvurduğu ülkeler ekstra olarak kendi dillerini de istiyorlar, haliyle şimdilik "gidemiyorum, iş bulamıyorum" diye yakınıyor.

Babası ve kardeşi Hollanda'ya gitti, geçici olarak vasıfsız işlerde çalışıyorlar. Fakat kendisini bir türlü gönderemedik. Alanıyla alakalı olmasa da bir iş bulsa gidecek. Çevresi, benzer senaryoda giden insanlar hep "madem istiyorsun git, nasıl iş bulamazsın?" diyorlar. Kendisi çok çalışkan ve mükemmeliyetçi biri. Belirsizliği sevmiyor, ve her şey adım adım belli olsun istiyor. Fakat süreç böyle işlemiyor.

Bu arkadaşımın yerinde olsanız ne yaparsınız, çok istediği halde bir türlü gidemiyor. Gitmesi için ne tavsiye edersiniz?

 

Firsatim varken Türkiye'de bekleyerek zaman kaybetmezdim. Yerinde olsam gider, buldugum basit islerde bir süre calisirdim. Bu sirada ne yapabilecegimle, ne istedigimle ilgili düsünmek icin kendime zaman tanirdim. Eger kendi alanimda calismak istiyorsam, ingilizce ögretmenligi yapabilecegim secenekleri arastirir, is basvurulari yapardim.

Alan degistirmek istedigime karar verirsem lisans, master ya da meslek egitimi programina basvurur ve ardindan daha nitelikli islere gecis yapmaya calisirdim.

Vize derdi olmadiktan sonra burada beklemenin pek anlami yok. Sadece zaman kaybi.

chihirovekohaku

1. Kesinlikle kalmam.

2. Ingilizce ogretmeni uzgunum ama meslek sayilmaz, is bulamamasi cok dogal. Hangi gelismis ulke neden Turkiye'den ingilizce ogretmeni ithal etsin. Hollanda'ya gidip tekrar universite okusun. Mis gibi okullar mis gibi sehirler (yapasim geldi). Okul okumak belirsiz degil - hedefi "mezun olmak" olarak koydugunda adimlari cok net bir sey. Okullar zaten bedava, devlet destegi veya dusuk faizli ogrenim kredisi illa ki vardir ogrencilere diye dusunuyorum. Part time da calisir gerekirse.

hot potato

ucunce dunya ulkelerinde, turkiye'den daha kotu durumdaki ulkelerde bile parasi guzelse, expat kontenjanindan fistik gibi yasanir.

avrupa, amerika iyi guzel de o dekordan faydalanmak icin ciddi para lazim, "vasifsiz isler" yaparak da ancak surunursun..

ozetle, teklife bakar..teklif iyiyse gitsin, para yoksa bulasmasin.

cooperr

AB vatandaşlığı var, gitmiyorum.

Arkadaşa tavsiye vermeye gerek yok. Herkesin bakış açısı, tecrübesi, beklentisi farklı. Babası ve kardeşi gitmiş daha siz niye ittiriyorsunuz :) Düşüncenizi paylaştıysanız bu yeterli olmalı. Bu kadar major bir karar konusunda kimse kimseyi zorlamamlı. Çok istiyorsa gider merak etmeyin. Vallahi gider.

wct3 org

istese çabalardı

mess

ücretsiz izin veya istifa edip (geri dönme şartıyla tabi) denesin. bi süre yaşasın. olmazsa geri dönüp devam eder

paintov

Yurtdışı dreamlife değil öncelikle. O açıdan konuma ve duruma göre değişir. Şuan öyle bir yerdeyim ki her an yağmur yağıyor. Acayip basık hava var.

Olayın bittiği nokta şu; Sen iyi isen her yer iyi. Sen kötü isen her yer kötü. Açık konuşayım Türkiye'de 35k üstü maaşın varsa kasmaya gerek yok.

owen

@owen: 35k para mı yahu :)

soruya cevap:
bu çok büyük bir karar. sizin zorlamamanız gerekiyor. artısını eksisini önüne sunup kararı kendisine bırakın. aksi takdirde oluşacak bir hayal kırıklığında sürekli size bilenir arkadaşınız.

teritori

Başlığa cevaben yazayım. bir arkadaşım var, belçika vatandaşıydı babası sebepli.

hollanda ve belçika'da yaşadı iş buldu ama döndü türkiye'ye.
Maddi olarak türkiye'de kazancının ve yaşam standartlarının daha iyi olduğunu söyledi. Zaten pasaportu cebinde istediği an istediği ülkeye gezmeye gidebiliyor.

Demem o ki herkesin beklentisi aynı değil. Ondan dinlediğim kadarıyla belçika'da çok fazla ayrımcılğıa maruz kalmış, rahatsız olmuş. Ki aslında ilk bakışta görünüşü tam bir belçikalı gibi. Yaşam tarzı da epey liberaldir. Ama konu fiziksel değil, yaşam tarzı da değil. Orada büyümediysen, orada bir topluluğa dahil olman kolay olmuyor. Sadece expatlarla takılabiliyorsun. hollanda'da maddi olarak rahat edebildiği bir iş bulamadı kendi alanında.

Özetle herkesin durumu farklı oluyor.

Arkadaşınızın durumu daha farlı. Bence o mükemmeliyetçilikten adım atamıyor.
Bu arada bir ingilizce öğretmeninin orada iş bulması ana dili bilmeden kolay değil.

Ya bir meslek edinmesi lazım, ya da dili öğrenmesi lazım.

Ama kendi kafasında belirlediği şartların mükemmelleşmesini beklerse çok bekler.

anten

Arkadaşınız Türkiye'de de kalsa Avrupa'ya da gitse bu meslekle çok büyük ihtimal vasıfsız islerde çalışır. Benim ailemde de var, memur olmaya çalışıyor Fransa'da ama olamadi. Şimdi vasifsiz is bakacak.

Tabi Avrupa'daki vasıfsız isin yasattigi hayat Türkiye'den iyi. Bunu tartismam bile. Ama bana göre yurtdışına giden biri, özellikle avrupa ise, para için gitmez. Ben gitmedim, su an İzmir'de 100 bin kazanan yazilimci arkadaşım var o da gidecek ama para için degil; ülkenin dandik olması sebebiyle. Eğer kişiye sokakta herkesin mafya olmasi, sürekli kaziklanmak, araba/elektronik almak için Avrupa'nın 2-3 kati para ödemek, ülkedeki egitimsizlik vs bunlarin hiçbiri koymuyorsa, o kişi gitmez. Bunlarin koymadığı adam da zaten Avrupa'da yapamaz.

logisticsmanager

Sadece Avrupa olarak düşünmeyin. Asya ülkelerinde yabancı İngilizce öğretmenlerine talep baya büyük. Bir handikapı genellikle anadili İngilizce olanları aramaları, lakin olmadan da öyle iş bulan var. Bir de tabii AB ülkelerinden gelenlerin bu tür izinleri almaları daha kolay. Bizden daha itibarlılar maalesef.

Aslında bir araştırdım da eğer bu duyuruyu Mart ayından önce açmış olsaydınız Japonya'nın JET programını önerebilirdim. Bu sene Hollanda vatandaşlarına ALT (Assistant Language Teacher- Yardımcı Yabancı Dil Öğretmeni) posizyonunu açmışlar, lakin başvuru Mart öncesiymiş. Seneye açarlar mı bilmiyorum ama açarlarsa başvurabilir. Bu JET programı, dünyadaki birçok ülke ile yapılan bir iş-değişim programı. İngilizce öğretmenliği, antrenörlük veya "Uluslararası İlişkiler Koordinatörlüğü" (Coordinator of International Relations, CIR) türü pozisyonları var. Önce 1 seneliğine başlayan bir pozisyon ama uzatabilmek mümkün. Japonca bilmek avantaj olsa da şart değil. Seneye açılır mı bilmiyorum. Türkiye için 1998, 2005, 2011, 2015 ve 2018 yılları açılmış.

www.nl.emb-japan.go.jp Hollanda elçiliği sitesindeki duyuru, seneye açılma durumunu buradan takip edebilir.
www.tr.emb-japan.go.jp bu da Türkiye için. Ola ki Hollanda için değil Türkiye için açarlarsa buradan takip edebilir.

d max

yaşa bağlı.

30 yaşından sonra bir insan tüm sosyal hayatını, sosyal statüsünü bırakıp yalnızca "daha iyi maddi koşullar için" daha vasıfsız işlerde, tek bir arkadaşı olmadan yaşamayı tercih etmez genelde.

tchuck

yurtdışına göçmek belirsizliği sevmeyen birinin yapabileceği bir şey değil. Birçok şeyi garanti altına alsan bile başka binbir türlü belirsizlik olacak.

"Halinden hiç memnun değil" ve "çok istediği halde bir türlü gidemiyor."
bunlar inandırıcı gelmedi. Halinden memnun olmasa gider. Gidip iş aramasına engel olan tek şey paradır sanırım(çoğu insan vize sebebiyle gidemiyor) Bence onu Türkiye'de tutacak belli bağları var ki gitmiyor. Çoğu kişi ailesi ve arkadaşları için kalır, onun ailesi de dışarıda. Demek ki bilmediğimiz şeyler var veya psikolojisiyle ilgili (risk alamamak vs.) belli şeyler var.

nhk ni youkosu

avrupada 3bin yuro alıp buraya olan öfkesini yalan yanlış sağa sola kusmasın da gönlünün dilediği olsun

mimo
1

mobil görünümden çık