Az önce Spotify'ın karışık listesini dinlerken dünyaca ünlü müzik grubumuzun Moğollar'ın seslendirdiği, sözleri Can Yücel'in olduğu iddia edilen ama bir yandan da "yok efendim Can Yücel'in değil aslında Elif Şebnem Akal'a ait bu şarkının sözleri bi araştırın kardeşim her şey de Can Yücel'in olamaz ki" şeklinde tartışmalara neden olan "Çaya Kaç Şeker" isimli şarkıya denk geldim, uzun zaman sonra tekrar dinleyince eski bir dostla karşılaşmışım gibi mutlu oldum ne yalan söyleyeyim birkaç defa da dinledim üst üste ama son dinlememde aniden bir farkındalık hasıl oldu bir uyanış o uhrevi dünyadan bir çıkış bi bi şeyler oldu. Nedenini açıklayayım ama önce sizden şarkı sözlerini bir bütün olarak okuyup son dörtlüğe özellikle dikkat etmenizi istirham edeceğim:

Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla

Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla

Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı

Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa, zor değil, hiç zor değil, demli çayı bardakta
Karıştırıp bir başına yudumlamak doyasıya
Ama "Çaya kaç şeker alırsın?" diye bir ses sormalı ya

Yani evet güzel vokal güzel gitar riff'leri sözler beste aslında her şey çok güzel ama bir anda "Ama 'Çaya kaç şeker alırsın?' diye bir ses sormalı ya" kısmına geldiğimde hiç istemesem de bir aydınlanma yaşadım. Yani bir insan onca yılını birlikte geçirdiği birlikte yaşlandığı can yoldaşının kaç şekerli çay içtiğini bilmez mi ya? Yani alelade bir söz olsa hadi olur ya deyip geçeceğim ama şarkı bu cümle üstüne kurulmuş, en vurucu kısmı bu, şarkının ismi olmuş ya daha ne olsun, bana mantıksız geldi bu durum. Yani son ana kadar her şey süper giderken birden böyle söyleyince ben bir anda soğudum şarkıdan dinleyemez oldum ve bu beni biraz incitti. Yani 30 sene boyunca herkes birbirine "çaya kaç şeker alırsın" diye mi sordu yani bir kere sorarsın iki kere sorarsın, hadi üç defa sor yani 10 defa sor ama 30 sene de sorulmaz ki bu soru bence.

Şimdi bunları yazarken "karşı taraf Alzheimer hastası da sürekli unutuyor mu acaba kaç şekerli çay içildiğini" gibi bir teori geliştirdim böyle düşününce mantıklı geldi ama bunun dışında bir anlamı varsa mantıksız gibi şarkının böyle bir cümle üstüne kurulması çünkü çok mantıksız bir söz. Sizce nedir? Teşekkür ederim.

Şarkı: www.youtube.com

 

Bu albümü piyasaya çıktığı günden beri bilirim ve ara sıra dinlerim, her seferinde aynı şeyi düşünüyorum, insan kaç yıllık eşine "kaç şeker" diye sormaz ki, saçma. :)

Bir ihtimal "ara sıra" derken ciddidir, ara sıra bir arkadaş eş dostla çay içip iki sohbet etsem diyordur.

kobuzchu kiz

Böyle düşününce mantıklı ama bir yandan da evde çay içecek kadar samimiyet gelişmişse insan yine bilir gibime geliyor ya böyle şeyleri. Yani ben şimdi kendi içimde bi düşündüm arkadaşlarımın çoğunun çayı kahveyi nasıl içtiğini biliyorum, hatta mesela bi yere davet edilsem ve giderken bira alsam kimin hangi marka birayı içtiklerini de bilirim galiba, az önce bi umutlandım ama şimdi yine karamsarlık çöktü zihnime.

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
1

mobil görünümden çık