lisede tek bir sevgilim oldu. ilişkimiz 2 küsur yıl lise ve üzerine de 2 sene, yaklaşık 4 yıl devam etti. yatılı okulda okuduk, bilenler bilir yatılı okullarda kurulan arkadaslik ve aşk ilişkileri daha farklı oluyor. o zamanlar çok toksik biriydim aşk ilişkimde. belki hala öyleyimdir ama o zaman çok daha fazla olduğuma eminim. şimdi bakinca aslında hepsi birer yardım çığlığıymıs, kendimle alakalı sorunları halledemiyordum. ailem çok sorunluydu. ister istemez bunları dışarı yansitiyordum, çok agresiftim. zavallı bir cocukmusum yani. acı verici bir şekilde ayrılmıştık, en azından benim için. sebebi " hayat şartları, mecburiyet". burayı çok detaylandirmayacagim. benim için çok özel biriydi, onu hiçbir zaman unutmadım. hayatımın her günü hala aklıma geliyor. çok saçma bulabilirsiniz, her gün muhakkak aklımdan geçiyor. 10 yıl olmuş liseden mezun olalı. bu süreçte 2 tane uzun ilişkim oldu. ikisinde de mutluydum, ikisini de sevdim. bunun onlara haksızlık olduğunu düşünmüyorum.

tekrar karşılassak, konuşsak nasıl hissederdim merak ediyorum. kafamda yüz kere kurmusumdur bu ihtimali. napıyor, mutlu mu, şimdi nasıl biri, arada aklından geçiyor muyumdur..... bunları düşünüyorum zaman zaman. çok sacma. o zamanki ortak arkadaşlarımızla da görüşmüyorum, hiç bilgim yok o yüzden kendisiyle alakalı.

ondan sonra üzüldüğüm her şeyde sanki ona üzülmüşüm gibi hissettim. eksik kaldım sanki. sürekli büyük bir açlığın içinde gibiyim.

benzer şeyleri yaşayan var mı? yasadiysaniz sonrasında o kişiyle hiç karşılaştınız mi, nasıl oldu? bunları hissetmem ve düşünmem tuhaf mi, evetse nasıl geçecek?

 

lise aşkım olan ancak öyle o dönem uzun uzadıya ilişkim olmayan biriyle benzer birşey yaşadım. benim için lise aşkım ve kısa da olsa yaşadığımız şey çok önemliydi. bana o dönem yaptığı çok büyük saçmalıklarla birlikte farklı şehirlerde yaşamaya başladığımız için yıllarca hiç görüşmedik. ama uzun yıllar her mutsuzluğumda oradaki mutlu anlarıma tutunup bir şekilde kendimi iyi hissettim. hatta onunla anılarımın olduğu mutluluk mağarası yaratmıştım kendime. ondan sonra olan bir çok ilişkimdeki sorunlarda, bitişlerde hep oraya gidip kendime gelmeyi başardım.

aradan 20 yıl geçtikten sonra onun beni bulmasıyla yine konuşmaya başladık, yaptıkları için özür diledi, benim ne kadar önemli olduğumdan bahsetti. görüşmeye karar verdik, görüştük çok güzel bir gece geçirdik, saatlerce konuştuk, yakınlaştık, güldük eğlendik. sabah sarıldı, öptü ve gitti.bi daha ne aradı ne sordu, ne mesaj attı. eski olan anılarımı da mahvetmiş oldu.

biz tüm olumsuzlukları unutup, hep en güzel şeyleri hatırlıyoruz onun üzerine bir hayal inşaa ediyoruz. o zaman olmamasının bir sebebi vardı ve öyle de kalmalıydı. sonu kötü de bitse pişman değilim, onu yaşamamış olsam hala özel biriymiş gibi hatırlardım muhtemelen ama maalesef gerçekler öyle değil.

kim ne derse desin tamamen sizinle ilgili bir durum, böyle birşey yaşamadan muhtemelen anlamayacaksınız çünkü ben de anlamazdım. hisleriniz düşünceleriniz bence tuhaf değil ama gerçekçi de değil. herşey zamanında güzel. hayatta bazı şeyleri zorlamamak, olduğu gibi kabullenip geçmişte bırakmak gerekiyor sanırım.

hypathia

Sanki bunyazıyı ben yazdım. Yani yazsam bu kadar beni anlatabilirdim. Şaka gibi çok şaşkınım.
Ben de lisede yurtta kaldım ve hayatımda ilk kez aşık oldum. Lisede 2 yıl sonra 3 yıl çıktık. Çok toksiktik ikimiz de çok huysuzduk ve ayrıldık. Bu baka biriyle çıktı. Kahroldum. Unuturum veya unuttum sandım başkaları ile çıktım falan ama olmadı. 10 yıl sonra bu yaz ona aşık olduğumu söyledim. Şimdi tekrar konuşuyoruz ama aramızda ne olduğu belli değil. Bir türlü unutamadım. Arabayla takla attım kaza yaptım kendisine açılmadan önce, arabanın içinde ters dururken bile ilk aklıma gelen bu kişi oldu. Hata yaptım her hatamda sen hayatımda olsan böyle olmazdı dedim hep kendi kendime. Ayrı geçen 10 yılın bir gününü bile bu kişiyi düşünmeden geçiremedim. Şu an da baya bi toksik şekilde ilerliyoruz. İkimiz de 30 yalımızı henüz geçtik ve evlenememekten korktuğu için beni joker olarak tuttuğunu ve sadece bu yüzden konuştuğunu düşünüyorum. İlk fırsatta kıçıma tekmeyi basacak gibi hissediyorum. Bugün benim doğum günüm ve kendisi az önce çok yorgunum iyi geceler dedi ve yatıp uyudu. Aptal gibi hissediyorum kendini. Sanırım zavallıyım. Benim gibi zavallıların yaşamaya bile hakkı yok bence. Boşuna oksijen tüketiyoruz. Bu kişiyi unutup tamamen hayatımdan çıkaramayacak kadar zavallıyım. Bu bana tarifi mümkün olmayan bir acı veriyor. Ahmak olmak ne garip. Hiç istemediğim bi durum.
Sizin de aklınızda bu bahsettiğiniz kişi aşıksınız veya saplantısısınız. Elde edemediğiniz için bir eksiklik de olabilir. Buna karar verip eğer gerekten aşık olduğunuzu düşünüyorsanız açılın ve ne olacaksa olsun. Olmadı ya hani, ne kaybedersiniz ki denersiniz olmayacaksa biraz daha fazla olmamış olur. Deneyin.

dakota

@ dakota, iyi ki doğmuşsun <3

sanırım geçen yaz evlenmiş. açılma gibi bir ihtimal yok yani.

yuvarlanantencereninkapagi

Teşekkür ederim.
Umarım benim konuştuğum kişi de evlenir de kurtulurum diye düşünüyorum. Kurtulabilir miyim bilmiyorum.

dakota

bir başlık veya duyuru vardı, lisedeki sevgilinin aslında o kadar da güzel olmaması gibi bişiydi.

o kişi artık o kişi değil, sen de o kişi değilsin, geçmiş ile ilgili olarak her şeyle barışman lazım herkesin knedine göre bir yöntemi var, olmadı yardım alıyorsun.

hayatan keyif almaya bakman lazım, onunla yapamadığın pek çok şeyi sonrakilerle yaptın, başka şeylerden keyif almaya başladın falan.

selam

benim ilk ilişkimdi, iki sene beraberdik, on sene geçmiş üzerinden. hiç öyle aman aman bir ilişki değildi. sonu pek iyi bitmedi. ama o günlerde bir şey olmuş sanki, hayatıma inanılmaz tesir etmiş, düşünce atlasımda yer etmiş. kötü her şey silinip gitti, sadece sevimli hatıralar kaldı zamanla. her düşündüğümde kokulu silgi kokusu geliyor burnuma. canım mı sıkıldı aklıma gelir, hala sarılasım gelir. sesini çoktan unuttum yüzü de pek berrak değil. hayal meyal canlandırıyorum zihnimde o zamanları. ferahlıyorum düşündükçe, gülümsüyorum. ondan sonra çok insan girdi hayatıma fakat o öylece kaldı. hiç iletişime geçmedik, geçmeyi de düşünmüyorum.

geçmişteki bir deneyime güncel/temsili anlam yükleniyor bazen, arkaik duygu veya hissiyatı alıntılayıp simgesel olarak yeniden yapılandırıyoruz. süreksizlik tehditleri arasında sürekliliği geçmişte arıyoruz.

belki tuhaftır fakat benim için bana özgü bir çeşitlilik oldu, benimsedim bu durumu. uzlaştım ve hayatıma devam ediyorum.

infirmary blues

İlk olduğu için öyle hissediyorsunuzdur.

Bence arayıp, tekrar buluşun. Ama birlikte olmak için değil. Aklınızdakileri ona da söyleyip, özür dileyin ve yolunuza bakın.



.

kartallar yuksek ucar

bence tamamen bir yanılgı içindesiniz. imkanlar el verse bir araya gelseniz bu muymuş uğruna beynimi yaktığım saatler dersiniz. bazı insanlar geçmişte gerçekten anı olarak kalmalı. şu anı yaşamk ve şu andaki insanları fark etmek daha güzel çünkü geçmiş asla geri gelmeyecek.

yani bana çok oldu, keşke şununla şu olsaydı dediğim, zamanında of ne akıllı, ne güzel, ne zeki dediğim insanlarla günümüzde bir paylaşımda bulunup konuştuğumda hepsi tırt çıktı.

Hallegadola
1

mobil görünümden çık