ben dil diye düşünüyorum ama bu konuda daha tecrübeli arkadaşlardan fikir almak isterim. teşekkürler.
edit: arkadaşlar yapmayın siz 15 yaşınızda en mutlu olacağınız alanı biliyor muydunuz? kimse bizi yönlendirmedi, birbirimizi kandırmayalım.
En mantıklısı nasıl dil oluyor. Dil öğrencileri matematik, geometri bilmeden lise bitirir. Fizik, kimya, biyoloji görmezler. 4 yılın sonunda çocuk mühendis olmak istese en küçük alt yapısı bile olmaz. Bu ülkede KPSS ile şoför olarak atanman için bile matematik bilmen gerekiyor. Mümkünse fen bilimleri seçsin. İngilizcesini ders alarak, kendi çalışarak geliştirsin. Zaten dil bölümlerinin puanı genel olarak yüksek değil. 4 yılı harcamaya değmez. Ama çocuğa ne istediğini sormak ve yatkınlığı olup olmadığını belirlemek gerekiyor.
@dissendium kendisini de sordum tabi ama takdir edersen ki kafası karışık.
en mutlu olacağı sevdiği alan neyse o tabiiki.
neye yatkınsa onu seçsin.
zorlama bir şey olmuyor. zorlama derken iyi değilse fen bilimlerinde sonra da zar zor okur ortalama bir yere girer. trde belli başlı mühendislikleri top 5 üni dışında okusan ne okumasan ne zaten (istisnalar hariç). tabi sadece mühendislik yok sağlık bilimleri hayali varsa kesin fen bilimleri seçsin. ayrıca bu arada matematiği sadece fen bilimleri okuyanlar bilmiyor. sözel veya dil seçmedikçe matematik hayatında olcak zaten.
ha gidip sırf yatış yapacağım diye dil, ea falan da seçerse potansiyelini harcar çünkü oralardan zaten artık 1 2 meslek dışında hiçbir şey olmuyor.
dil konusuna gelince yabancı dil zaten zorunluluk herkes biliyor bilecek. hobi niyetine okusun onu sonra.
edit: @0zlem mutlu olduğu alan değil, yatkın olduğu alan. 15 yaşında fizikten ne kadar çakıp çakmayacağını az çok anlar çocuk bence.
Zaten sorun da burada. Kararlar değişiyor. Çocukların mümkün olduğunca farklı dersler görüp dolu bir lise hayatı geçirmesi gerekiyor. Bu sayede neyi sevdiğini, neyi sevmediğini keşfedebilir. Bu alan konusu eskiden bir sorundu. Çünkü üniversite sınavında katsayı problemi vardı. Katsayı uzun süre önce kaldırıldı. Artık herkes istediği sınava girebiliyor. Önceden alanı sayısal olan biri sözel bir bölüm tercih ettiğinde puanı düşüyordu. Alan konusu artık çağa uymayan bir şey. Bilgi çağında ne kadar bilgiye sahip olursa o kadar değerli. İstediği bölüme karar verene kadar tarih de öğrenmeli, coğrafya da öğrenmeli. Ancak böyle kültürlü biri olabilir.
Sayısal seçsin. Başarısız olursa sözele ya da dile geçer.
Para ve kariyer için dil şart. Ama dil başlıbaşına bu devirde bir işe yaramaz. Dil, yanlış seçim olur yani.
15 yaşındaki bakış açısıyla mutlu olacağını düşündüğü şeyle 30 yaşında mutlu olabileceğini hiç sanmıyorum. Yönlendirme şart bence.
tr şartlarında lisede seçtiğin alanın geleceğine etkisi bugün bakkaldan aldığınız sütün bozuk çıkmasının geleceğinize etkisinden bir iki tık fazla o kadar. hangi alanda daha çok not kasabilecekse orayı seçsin sınavda falan az biraz işine yarar belki.
ben kendimden örnek vereyim. sayısal tercih etmiştim çünkü lise 1'de en başarılı olduğum dersler sayısal derslerdi. e zaten etraf çevre hep sayısal seçersin heralde vs diye bahsedip duruyorlardı. derslerim gayet iyiydi ama fizik kimya biyoloji çalışmayı hiç sevmezdim. bunun yerine edebiyat ve matematik görece daha zevkli gelirdi. her neyse okul başladı 1-2 ay geçti artık sınavlar başlayacaktı nerdeyse ama ben acaba bölüm değiştirsem mi diye bir dert edindim erkenden ve değişim talep ettim. sonra eşit ağırlığa geçtim ve sonraki dönemde dedim ki iyi ki değiştirmişim. sayısalda olsam yine derslerim gayet iyi bir öğrenci olacaktım ama kendi farkımı ortaya koyamayabilir ve bu dersler bir zorunluluk bilinciyle yerine getirirdim. ilgi duyduğum için değil. hatta benimle birlikte eşit ağırlığa geçmek isteyip sonra tereddütte kalıp değişiklik yapmayan bir arkadaşım ünivesitede gitti hukuk okudu :) kaderin cilvesi.
bu bir öğrencinin kendisini tanıması ile ilgili bir durum. kararı kendisi vermeli. en çok başarılı olduğu derslerden ziyade en çok sevdiği ve ilgi alanı olan derslerin ağırlıklı olduğu alana yönelmeli. istenilen notlar bir şekilde alınır her dersten önemli olan o alandan haz alabilmek ve ilgi duymak, potansiyelini açığa çıkarabilmek bence.
Not ortalaması hangisinden yüksek olacaksa onu seçsin. Sayısaldan 70 ortalamayla mezun olanla dilden 70 ortalama yapanın okul puanı aynı oluyor. Sonra fikir değiştirirse de özel ders vs telafi eder geri kalanlari.
dil seçmesini önermiyorum. lisede dil okudum ve ekstra bir katkısı olduğunu söyleyemem, hatta bence zararı oldu. dil derslerine ağırlık verip sınavda nasılsa diğerleri sizin için çok önemli olmayacak diye diğer dersleri unutturdular resmen bize.
sayısal okumasını öneririm eğer ilgisi varsa. ilgisi yoksa da biraz zorlamanızı öneririm, keşke beni de zorlasalardı istemediğim halde sayısal okumaya diyorum hala.
diğer dersleri tek başına çalışarak öğrenmesi dilleri öğrenmesine kıyasla daha zor. dillerde kendini geliştirmeyi öğretmen olmadan da yapabilir ki zaten yine de olacak.
liseden sonra üniversitede de mütercim tercümanlık okudum. okuduğum bölüme 4 sene harcamış olmama mı, diploması olmayan ve ucuza çalışmaya ok olan herkesin dandik de olsa çeviri yapabilmesine mi, senelerce milletin dil bilmeden olmaz diye abartmasına mı yanayım bilmiyorum. tabii ki gerekli ama daha iyi para kazanabileceği işler var ve maalesef alanı dil değil.
açıkça ve kısaca dil seçmek pişmanlıktır, ne önü açık ne başka bir şey. sayısalcı olsun.
editleyemiyorum mobildeyim;
kariyer ve para odaklı bir seçim olarak değerlendirilmemeli bu. çünkü bunlar apayrı bir hayat becerisi. bence bu bakış açısı doğru değil. sonuçta bir çok üniversite mezunu bile kendi alanında çalışmıyor. hayatın ne getireceği hangi kapıları açacağı üniversitede bir kaç bölüm dışında (tıp-hukuk-eczacılık) oldukça değişken. herkes her işte çalışabiliyor neredeyse.
para örneğinden gidecek olursak iyi liselerde iyi üniversitelerde okumuş arkadaş çevremizde kariyeri en iyi ve kazancı bize fersah fersah katlayan adam ticaret lisesi terkti. biz üniversite okurken o satış danışmanlığı yapıyordu. ailesinden kalan bir arsayı sattı ki o zaman 400 bin lira değerinde bir sermaye ile (istanbul'da 1-2 ev alınırdı o fiyata en fazla o da beylikdüzünden) kendi işini kurdu sonra gitti açıktan lise ve üni okudu. şimdi milyon dolarlık bir şirketi var. işte hayat böyle bir şey.
Küstah gözükebilir cevabım biraz ancak 15 yaşındaki kız çocuğu için bence en mantıklı alan; neyi seviyorsa sevsin ona inandığınız, onun peşinden gitmesine engel olmadığınız, onu manipüle etmediğiniz ve onun hevesini asla kırmadığınız, bununla birlikte kendisinden desteğinizi asla esirgemeyeceğiniz alandır. Hangisi olursa olsun.
alani neyse o +1 ozellikle sanatsal yonu varsa degerlendirebilir. dil okudum asiri pismanim okumadan da ogrenilir hatta okuyarak ogrenilmez diye artiriyorum. yetengi dilse yazmasin ahsjsj tek basina dil yetenegi duye bir sey yok ya sozele ya sayisala da yatkinligi vardir onlari secmesi daha avantajli. dil isteyen kursa gitsin veya yurtdisi
vedatchilipeppers+1
15 yaşında kız çocuğu neye ilgi duyuyorsa kendi seçmeli diyenleri şaşırarak okuyorum.
Tam da kavak yellerinin estiği yaşlardan bahsediyoruz.
Ege Ü. Tıp'ı bırakıp Lise aşkının peşinden Urfa'ya gidip öylesine bir bölüm okuyan arkadaşım var benim.
İlin komiği kız, daha birinci sınıfta kaslı bir oğlan için terketmişti bizimkini.
Maddi imkanlariniz ne? Eger benim imkanlarim iyi calisma da ben onun konforunu saglarim diyorsaniz dil secsin. Kuzenim dereceyle istanbul universitesi mut. tercumanliga girdi. Dereceyle mezun oldu. Simdi issiz. Ara sira ceviri gelecek de uc bes kazanacak. Herkes sibel alas degil got cevirsin para kazansin. Simdiki aklim olsa dil secmezdim diyor.
İlk secenek degilsen her turlu sayisal. Zaten artik alan disi puan dusme vb kalmadi. Her dersi gordugu icin ister muhendis olur ister saglik sektorune yonelir isterse esit agirliktan birsey olur.
Yani becerebildiği alan her zaman en iyisidir. Matematik beceremeyen insanı sayılsalcı yapıp işkence etmemeli. Tersi de geçerli. Dil konusu için şunu diyebilirim. Şu ülkeden kaçıp yurtdışına yerleşmek birçok kişi için en mantıklı seçim artık. Zaten garsonluk, pompacılık yapıyoruz buradan gidince oralarda, bari o kadar meslek öğrenip edip de o eğitimle amelelik etmekten iyidir.