Kullanmıyorum, çok gereksiz.
Yazdıklarınızdan namütenahi ve haddizatında hariç tümünü kullanıyorum ben konuşurken ve yazarken. Bir kısmı eski veya az kullanılan gibi gelmedi bana. Beyhude, bilakis ve vâkıf kelimeleri sıklıkla kullanılıyor bence.
vakıf, mütevellit ve bilakis anlattığım şeye bir lezzet katmak istediğimde bilerek kullandığım sözcükler ama genelde daha modern sözcüklerle iletişim kurmayı tercih ederim.
kullandığım tek eski kelime tahayyül onun da tam bir karşılığı yok diye kullanıyorum.
Yazdıklarından vakıf, bilakis ve bazen mütevellit kullanıyorum. Bunlar dışında; zira, şayet,keza gibilerini kullanıyorum.
Bunların bazıları eski kelime sayılmaz, örneğin *vâkıf* yerine kaliteli bir karşılığınız var mı? Beyhude ve bilakis de öyle.
Muhayyel, mütereddit, muntazam, hissi kablelvuku, aşina, muhkem, dört başı mamur gibi kelimeleri de konuşma ya da yazılı iletişimin içinde doğallıkla, yeri geldikçe 'münavebeli' olarak kullanıyorum :)
Gereksiz olduklarını düşünmüyorum, bilakis belli bir nüansı ifade ediyorlar ve dili sadeleştirme ya da basitleştirme kapsamında aslında zenginliklerimizi kaybettiğimizi düşünüyorum.
Kullanıyorum ve beni bu sebeple yapmacık olmakla suçlayan hocama da çok kızmıştım. Çünkü öğrencisini tanımadan tek bir ödev üzerinden suçlamıştı. Konuşma dilinde de zira, bilakis, menfi, o vakit, şayet, keza gibi kelimeler kullanıyorum.
Genelde kullanmiyorum. Kulanan oldugunda kendini cok cabuk ele veriyor, zira cumlenin/anlatimin geri kalani ilkokul 3 seviyesinde falan oluyor cok bilincli degilse. O yuzden riskli.
Ziyadesiyle, bilakis, mutevellit, bizatihi.
Bu arada "bizatihi" ifadesini cogu kisi yanlış kullanıyor:)
Kullanmıyorum, kullananlardan da rahatsız oluyorum. Bir şeyi ifade etmenin daha açık yolları varken birçok kişinin bilmediği kelimeleri kullanmak mantıksız geliyor bana.
Bir ara söz konusu yerine sürekli mevzu bahis diyordum onun haricinde pek kullanmıyorum eski kelimeleri. Kullananlardan rahatsız olmuyorum ama.
konuşurken hayır, yazarken bazen.
konuşurken aralara zorlama arapça sözcükler sıkıştırmak bunu yapan bir akademisyen falan değilse bana direkt akp'yi ve neo osmanlıcılığı çağrıştırıyor.
(bkz: hasbihal etmek)
Tezahür, beyhude, tasavvur, haletiruhiye, ilanihaye, muteber, keza, bilakis, sükunet, nev ("her nevi"deki nev), icap, mesuliyet, vazife, afaki, insicam, teferruat, tafsilat, müteşekkil, vesile, nizam, mukaddesat, ekseriyet, vecibe, ziyade, dereke... Gider bu böyle. Konuşurken pek bulaşmam, dilimin ucuna gelirler ama geri itmesini de bilirim çoğu kez. Yazarken daha geniş bir serbestlik tanıyorum kendime. Yapmacık ve bilgiç görünme kaygımdan sıyrılıyorum. İçimde uyuklayan cumhuriyet dönemi aydını özgürce at oynatabiliyor satırlarda.
Kullanmıyorum yaşlı hissettiriyor :(
Yazarken çok kullanıyorum.
Mamafih, vakıf, bilakis, keza, hakeza, zira bunlar var özellikle bende de.