zaman her şeyin çaresi. 2 gün üstüne yatınca geçer, aklında sürekli re-do yapma.
kaşarlanarak
şunları tekrarlıyorum kendime olay her aklıma geldiğinde;
* her şey insana dair
* çevresel faktörleri yönetemezsin
* oldu bitti gitti, şimdi ne yapacağım, makul olan nasıl davranmak, ne yaparsam bana iyi gelir?
Olayın kendisi çok önemli sanırım. Kendimi haklı gördüğüm bir pozisyondaysam olayı yaşadığım kişiden herhangi bir işaret bekliyorum, bir kahve ikramı hatta karıştırma çöpü uzatması dahi olabilir. Bu durumda ben de başımla hafifçe teşekkür hareketi yapıyorum. Sonra olay gevşiyor zaten.
Kendimi haksız gördüğüm bir olayda da bu kişiye gidip, doğrudan lafı uzatmadan, yaşanan olay hakkında konuşmak istediğimi söylüyorum. Olayın neyden kaynaklı ortaya çıktığını, o an ne düşündüğümü, sonrasında ne düşündüğümü anlatıp durumun vahametine göre ya özür diliyorum ya da kusura bakma tarzı daha hafif şeylerle bitriyorum. Bu noktadan sonra işi yokuşa süreni görmedim hiç iş arkadaşlığı gibi minimum samimiyetin olduğu bir durumda.
Şunu aklınızdan çıkarmayın, herkes sizin kadar o tuhaf durumun içinden çıkmak istiyor oluyor böyle durumlarda.