Hangi aktrisler?
Sadece intim sahnelerin zor olacağı algısı bi yanılgı, gergin bi duyguyu oynadığı bi sahne çok daha yıpratıcı olabilir.(daha “değerli” olabilir)
Genelde kaşe üzerinden belirlenir. Her yapımın, yapımcının ve oyuncunun/yüzün kaşesi aşağı yukarı bellidir baştan. Ona göre pazarlık olur. Filmin çok tutması veya batması film gişesi üzerinden bir sürpriz yaratmaz oyuncuya hukuki olarak. Çok ülke gezerse film, reklam olur işte oyuncunun kaşesi yükselir yani sonraki projelerine yansır.
Yurt dışında telif meselesi var, bizde daha gelmedi yakında gelecek. Her proje yeni yerlere satıldıkça yani bi kanalda,ülkede, festivalde gösterildikçe oyunculara ücret ödenecek, henüz bu sistem çalışmıyor bizde.
Dizi tutarsa zam yapılıyor, oyuncu parlarsa zam yapılıyor ama bunlar yine eşit şekilde dağılmıyor. Başrol bi şekilde (skandalla, yapımdaki oyunculuğuyla??, reklamlarda görünmesiyle vs) yapımcıya beklenenden çok daha fazla para kazandırırsa kendi de daha fazla kazanır. Esas kızın 3. Dereceden akrabası neden zam alsın?
Neyse özetle oyuncular totalde yani işlerin geneline ortalama açıdan baktığımızda çok az kazanıyor, yasal haklarını alamıyor. Sigortaları çoğunlukla yok yani yok derken zaten yok, kendi freelancer sgksı yapmak zorunda ama o primi de yapımcılar vermiyor kendi maaşlarından ödüyorlar. Ama çekilen bir bölümün ücretinin yaklaşık 6 ay sonra yattığını düşünürsek çok saçma sapan bir zorluğu var. Kazandıran bir isimse -bunun için oyuncu olmasına gerek elbette yok- işler başka tabii.
Oyuncuların menajerleri eskisi gibi değil uyandılar mevzulara. O yüzden telifler vs eskisi gibi kolay atlanamıyor. Yine de yapımcı tek tek telifle uğraşmak yerine adama diyor ki al sana sezonluk 1 milyon daha da uğraştırma başka para yok sana. Ücretler ise tamamen oyuncuya, menajerine ve oyuncunun şöhretine bağlı.
Genelde oyuncular sezonun başından bir "bölüm ücreti" üzerine anlaşır. O fiyat sezon boyunca fikstir. Oynadığı her bölüm için o ücreti alır. Bazı oyuncular haftalık çalışma saati ya da çalışma günü sınırı koyar. Bu bahsettiklerim tabii esas oyuncular için geçerli. Yoksa yan karakterin çalışma saatini falan kimse takmaz.
Bizdeki fiyatlandırma bölüm başıdır genelde. Adam der ki bölüm başına X lira alacaksın. Sonra isterse her gün 10 saat çalıştırır, isterse 1 saat. Oysa bazı ülkelerde saat ücreti sistemi vardır. Adam sete girdiği andan itibaren saat ücreti çalışmaya başlar. Setten çıkana kadar orada durduğu her dakika için ödeme alır çünkü çalışıyor görünür. Bu özellikle küçük oyuncular için büyük avantajdır. Ama bizde bunun yerine bölüm başı sistemi kullanılır. Bu da biraz sömürüdür. Çünkü adama atıyorum bölüm başı X lira verirler, ondan sonra ne çalışma günü ne çalışma saati bellidir. Küçük oyuncuların çok söz hakkı olmadığı için de ses çıkaramzlar. Bi de bazı yapımcılar şunu da yapar, atıyorum adamın o hafta çekilen sahnesini yönetmen kullanmadı çıkardı diziden. Yapımcı ücreti ödemez ya da yarım öder vs. Oysa saat ücreti olsa, adamın bölümü yayınlanmazsa da adam çalıştığı kadar ücretini sıkıntı olmadan alır.
Bizde dizi film endüstrisi büyümesine rağmen bir türlü profesyonel bir seviyeye ulaşmadı. İşler hala eski usul hatır gönülle, "sözüm senettirle" yürütülmeye çalışılıyor. O yüzden ABD ya da Avrupa'daki gibi oyuncu / yönetmen / senarist sendikaları falan yok, olanlar da zayıf.
Set işçilerinin sendikaları bile daha güçlü hatta bence. Eskiden setlerin saat sınırı yoktu. Yönetmenin canının istediği saatte başlardı, yönetmenin istediği saatte biterdi. Hatta hiç ara verilmeden 2 gün devam eden setler oluyordu. Sabah 8'de gidiyorsun sete. Özellikle set işçileri, kamera asistanları vs için çok zor. Ağır işçilik çünkü sette çalışmak. 24 saat durmadan ışık taşı, ışık sök ışık kur, kamera taşı kamera kur, dekoru kur dekoru sök. Uykusuzluktan kazalar yaralanmalar olunca sınırlama geldi sendikadan.