Ben afganları komple gönderirdim ülkesine.sınır güvenliğini sağlardım tekrar gelmesinler diye. Suriyeliler için almanların yaptığı gibi göç programı başlatırım. 6 ay içinde kayıtlı bir işe girecek. Temel düzeyde de olsa Türkçe bilecek. İkametgahı belli olacak. Suça karışmayacak.
Bunları sağlayamayanları suriyedeki güvenli bölgelere gönderirdim.
Bir de Hatay gibi artık Suriyelilerin çoğunluk olduğu yerlerdeki mültecileri
Başka şehirlere dağıtırdım güvenlik sorunu riskini azaltmak için. Yeni mülteci alımını tamamen durdururdum.
Öncelikle mayınlı araziler geri gelecek. Sonrası dediğiniz gibi.
hem suriye hem afganistan dış politika olmadan sadece iç politika ile çözülmez
afganlar ülkeye bir ay içinde gelmeye başlamış değil (amerika nın afganistandan çekilmesiyle hızlanmış olabilir)
Batı sınırını açıp yallah dediğin anda biter sanırım. Şişme botta kdv ve ötv'yi kaldırırdım bi de.
Adamlar da burada keyiflerinden durmuyorlar ki zaten. Almanya uğraşsın.
bir anda hepsini sınır dışı ediyorum gibi bişey olamaz. ufacık bir kedinin bile canı yansa neler neler söylüyoruz, milyonlarca insanı öylece bırakamazsın.
suriyede, sınıra hem yakın hem uzak, savaşın nispeten az veya hiç olmadığı bir yerde bir yerde bir şehir kurup, sonra da "suriye vatandaşlarının türkiye'de barınması, yaşaması, izni olsun veya olmasın çalışması yasaktır" diye bir kanun çıkarıp, tüm suriyelileri bu şehre gönderirim. kolluk kuvvetlerine de kesin emir veririm, suriye vatandaşlarının görüldüğü yerde tutuklayın diye.
bu şehrin kurulmasının maliyeti, şimdiye kadar harcadıklarımızın ve bize maliyetlerinin yanında devede kulak kalır.
beşar esad ile anlaşma olmadan mümkün değil.
Sorun çözmek istersen çok basit, şu anda sistemli bir şekilde bir işgal uygulandığı için bu sorunu yaşıyoruz.
Sınır güvenliği birinci adım. Mayınlı arazi, duvar, otonom sistemler bunlar gayet kolay yapılabilecek şeyler
Göçmen kaydı ikinci adım. Gelen adam kafasına göre istanbula kadar gelemeyecek, avrupa tarzı göçmen kampları ile en az birkaç yıl eğitime tabii tutulacak, türk kültürüne uyum sağlayamadığı ya da ülkesine geri dönebileceği tespit edilirse hemen geri yollanacak
Güvenlikte sıfır tolerans üçüncü adım. Bunu uygulayan da çok ülke var, bu hintliler pakistanlılar afganlar dubai'de melek gibi yaşıyorlar çünkü en ufak bir olaya karıştıklarında anında postalanıyorlar. Anında sınırdışı uygulaması başlamalı
Kayıtdışı çalışmanın da kesin olarak önüne geçilecek, büyük cezalar kesilecek ki adaletsizlik ortadan kalksın
Son olarak da ekonomideki yükü toparlamak adına göçmenlere ek vergiler konulabilir ki 50 sene vergi ödeyen adamla, 2 sene önce gelen adam aynı şartlarda yaşayamasın. Adam 50 sene vergi ödüyor o da sgk'lı, 1 sene önce suriden gelen 4 çocuklu adam da sgklı, böyle saçma bir sistem olamaz.
Ama dediğim gibi bu sorun çözülmek istenmiyor. Nasıl bir hesaplaşma varsa arada, tr mülteci çöplüğü oldu.
Önce tampon bölgelerde bulunmalarını sağlardım.(Düşünüldü ama geçmişte de görüldü ki ABD etkisiyle bu olmadı maalesef.)
Yurtdışına gitmek isteyenlere ayrıca ileriye dönük fayda açısından destek verirdim. Ülkeler arası mülteci/göçmen anlaşmaları uygulamada gözardı ediliyor ne de olsa diğer ülkeler tarafından.
sınırı geçtikleri ilk yerleşimleri yakınlarında çadır ya da konteyner kentler kurulmalı ve bu alanlarda bulunmalarını daimi sağlayacak iş alanları, fabrikalar açardım. Ülke için de olumlu katkı olmuş olurdu. Bu konuda bazı faaliyetleri gördüm ama doğrusu oldukça yetersiz kalıyor.
Tanıdıklarımdan biliyorum ki sınırı geçtikten bulundukları yerleri terkedip büyükşehirlere gitme sebeplerinin başında işsizlik geliyor.
Yine olay ve taşkınlıklara sebep vermeme bakımından onlar için cezai yaptırımlar bu hususta daha fazla ve net olarak uygulanmalıdır. Onların da çaresizliğiden faydalanmak isteyip kötülük etmek isteyenler de aynı derecede bu yaptırımlardan nasibini almalıdır (fırsat eşitliği her zaman olumlu manada düşünülmemeli )
Beşar Esad ile doğrudan bir anlaşma söz konusu değil adı olan ama hükmü olmayan ve yerini Rusya'nın aldığı birisi sadece.
dün muharrem ince habertürkte fatih altaylı programında güzel bir plan açıkladı bununla ilgili.
benim fikilerim:
sınırda mayın olmaz. mayın insanlık suçudur.
sınırı geçmek isteyenlere ateş edilmeli, sınır muhafaza edilmeli geçişler önlenmeli. yine de geçen olursa yunanların yaptıgı gibi dövüp geri gönderilmeli.
esat ile anlaşılmalı.
kaydı kuydu olmayan kişiler kesinlikle sınır dışı edilmeli (suriyeli ise esat ile anlaşıldıktan sonra suriyeye, değilse bir şekilde kendi ülkesine)
suça karışanlar sınır dışı edilmeli
belli bir miktar yatırım yapmış insanların kalması sağlanmalı
meslek sahibi olanlar, düzenli bir işte çalışıyor olanlar, kısacası faydalı olanlar kalabilirler. ancak entegrasyon konusunda çalışmalar olmalı
göç ile ilgili bir bakanlık kurulmalı. içişleri bakanlığı göç idaresi yetersiz kalıyor
ab ile mevcut göç anlaşması yeniden değerlendirilmeli. abnin işe yaramayan göçmeleri bize göndermesi engellenmeli.
Burada keyfi yerinde olan insan neden başka yere gitsin. Keyiflerini kaçıracaksın. Yunanistan gibi iti bağlasan durmayacak kamplara topla bak üstüne para verir ülkesine dönmek için.
sigortasız mülteci çalıştıran iş yerlerine çok ciddi cezalar verilecek. mültecilerin yoğunlukta olduğu bölgelerde etkin bir şekilde istihbarat çalışmaları yapılarak, mültecilerin çalıştığı iş yerlerine denetimler yapılacak.
devletin sigortasız mülteci çalıştırılmasına göz yumduğu, hatta desteklediği görüşü hakim bende.