Ihtarnameyi çekerken kiracıya hem yazılı hem sözlü haber verip çıkması için, karşılıklı iyi niyetle halledelim muhabbetleri yapmıştım 3 ay boyunca yaptım hatta. Sonra martta adam kirayı geciktirdi, ben de bir avukatla anlaştım. Avukat da oh oh geciktirmesi çok iyi, bir kere daha geciktirsin de 2 haklı ihtarname ile çıkaralım dedi.
Sonra hemen kiracı beni arayıp para istedi, çıkarım ama odersen diye. Ben de ödeyemem dedim, depozitonu veririm, bu kirayı almam max dedim. O da bunu kabul etmedi, sözleşme dolar dava açarsın o zaman çıkarım dedi. Kirayı geç de olsa ödedi.
Sonra heyecanla ertesi ay Nisan da geciktirmesini bekledim ve geciktirdi. Avukata söyledim. Ben dava acicaz saniyordum ama o sadece Nisan için ihtarname çekmiş. Mart için neden çekmediniz dedim. O hakkımızı kaybettik çünkü geç de olsa ödedi dedi.
Dün de sordum, kiracı hiçbir tepki vermedi, ne yapalım diye. Numarasını aldı, aramis adamı. Sonra beni arayıp arabukuculuk yapmaya çalıştı, ev bulması da zor falan gibi. Adam pandemi döneminde milyonluk iş kuruyor bu arada. Var evler dedim, baktım ben. Keşke teklif ettiği parayı odeseydiniz dedi. Sonra da, adamın misafiri gelecekmiş yaz döneminde o yüzden ağustos sonuna tahliye taahhüdü yapalım dedi ama zaten sözleşmesi mayıs sonunda bitiyor.
2 gecikme nedeniyle tahliye davası açamadık, benim ilk çektiğim ihtarname ulaşmadığı için normal dava da acamayabiliriz dedi, üstüne tahliye taahhüdünü sözleşme bitiminden 3 ay sonraya yapalım diyor. Bu doğru bir yol mu sizce? Kiracının sözleşmesi bitmiş olmasına rağmen, sözleşmeyi uzatır gibi bir daha imza almak falan. Bu süreç de uzamaz mi? Bu çok kısa, en temizi falan dedi ama bilemedim.
Bu arada avukatım benim çektiğim ihtarnamenin 1.5 ay sonraki 'taninmiyor' iadesi icin pandemi zamanı olabilir dedi. 3.5 ay geçmiş durumda evi alali. Yarin mernis adresine gönderecekmis ama bir şey ifade etmez yine de dedi.
Bu durumda sizce ne yapabildim? Çok teşekkür ederim.
Avukat değilim ama çeşitli davalarla boğuşuyoruz. Siz ihtarnameyi kiracının ikametgahına çekeceksiniz. Zaten noter bunu sistemden görür. İkametgaha giden tebligat vb. tanınmıyor diye geri dönmez. Siz yollarsınız, almadıysa x gün sonra aldı kabul edilir. Resmi ikametin olayı o zaten. İşte sizin kiracının ikameti başka yerdedir belki ve bu da gayet normal bir durum. Ona dikkat edin bence.
Noterden çektiğim ihtarnamede aldığım evin adresi var. Açık ve net şekilde. O zaman ikametgahı orasiymis ama o ay içinde mi değiştirmiş olabilir yani? Zaten dağıtım şubesinde hiçbir işlem yapılmadan 22 gün beklemiş. 37.gün iade-tanınmıyor yazıyor, sonra da gondericisine teslim edildi yazıyor, herhalde noter.
3 yıldır aynı sitede yaşıyor, hala da orda ve hatta tasinmamaya direniyor işte ama nasılsa tanınmıyor diye iade oluyor.
PTT çalışanını ayarlamış olamaz mı, küçük yer. Bana 1.5ay boyunca postanin oyalanması çok tuhaf geliyor. Sanki 1 aylık süreyi doldurmak için kasti.
Birebir aynı durumla boğusuyorum aylardır, hatta çok da yakındım burada bazen oç kiracı diye başlayan cümlelerim nedeniyle bazı cevaplarım silindi. Bu konuyu çok araştırdım kendim de avukatım, yanlış bir şey yapmak istemedim. Benim mikrop kiracıya geçtiğimiz Ağustos ayında bu bahar için çıkmasını söyledigim halde beni sürekli oyaladı, taahhütname de yapamadık. En son ipleri kopardım.
Birçok kıdemli avukata sordum, makale de okudum. Bizim sozlesmemiz 1 yillikti, geçtiğimiz yıl yenilenmiş oldu zımni olarak. Şu an ikinci yılın içinde ve Mayıs ayında ikinci yıl dolacak. 1 yıllık sözleşmenin kendiliğinden uzaması bunu belirsiz süreli hale getirmez hala belirli süreli yani bir yıl olarak kalmaya devam eder bu nedenle de ihtiyaç nedeniyle tahliye davasıni açmadan önce ihtar çekmek zorunlulugu yoktur sonucuna vardım.
Kıdemli bir avukat arkadaşımın cevabı şu şekilde oldu
"11.05.2019 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli bir kira sözleşmesi var ise bu sözleşmenin her yıl yenilenmesi onu belirsiz süreli sözleşme haline getirmez.Olaya gelirsek eğer 11.05.2021 tarihinden önce ihtiyaç sebebine dayalı olarak tahliye isteği ihtar yoluyla bildirilmişse 11.05.2021 tarihine kadar tahliye davası açılabilir.Eğer böyle bir ihtar çekilmemişse davanın en geç 11.06.2021 tarihinde açılması gerekir"
Bulduğum makale ve bilgiler
Kiralayanın ileri süreceği nedenlerle kiralayanın açacağı tahliye davalarında davanın
açılabilme süresiyle ilgili düzenlemeler, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu md.350/2 ve
md.351’de yerini bulmuştur. TBK. md. 350/2’ye göre, kiralayana konut ihtiyacına dayalı
olarak tahliye davası belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli
sözleşmelerde kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için
öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açma imkanı
getirilmiştir. Sonuç olarak kanun koyucu, konut ihtiyacına dayalı tahliye davalarında dava
açılabilme süresinin kira sözleşmesinin belirli süreli ya da belirsiz süreli olması haline göre
ikili bir ayrımla hüküm altına almıştır (Ceran,2012: 93).
Konut ihtiyacına dayalı tahliye davalarında kira sözleşmesi belirli süreli ise kira
sözleşmesinin sonu dava açma süresi olarak kararlaştırılmıştır. Bu açıdan 6098 sayılı Türk
Borçlar Kanunu’ndaki hüküm, 6570 sayılı Kanunun 7.maddesindeki hükümlerle paraleldir
((Zevkliler ve Gökyayla, 2013: 343). TBK. 350. maddesindeki “belirli süreli sözleşmelerde
sürenin sonunda,” şeklindeki ifade, 6570 sayılı Kanun’un 7. Maddesinde “kira akdinin
hitamında” şeklinde düzenlenmişti. Fakat kira süresi sona erdikten sonra ne kadar süre
içerisinde tahliye davası açılabileceğine dair her iki maddede de bir hüküm mevcut değildir.
Bundan dolayıdır ki TBK. 350/ 2 maddesindeki “belirli süreli sözleşmelerde sürenin
sonunda,” hükmü 6570 sayılı mülga kanun döneminde olduğu gibi İİK. md. 272 hükmü ile
birlikte değerlendirilerek, belirli süreli kira sözleşmelerinde tahliye davalarının açılabileceği
süreyi ortaya koymak gerekecektir (Yavuz, 2012a: 303).
Kiralayanın davayı belirlenen sürenin bitiminden itibaren bir ay içinde açabilmesi için,
önceden bir ihtarname göndermek zorunda değildir. dergipark.org.tr
Kiraya verenin gereksinim nedeniyle tahliye davası açması için kiracıya önceden ihtarname keşide etmesine gerek yoktur. Ancak kiraya veren sürenin sona ermesinden önce kiracıya ihtarda bulunmuşsa bir aylık süre geçse de dava açabilir[25].
Burada kiraya verenin davayı belirli sürenin bitiminden
itibaren bir ay içinde açabilmesi için, önceden mutlaka bir ihtarname
göndermesi şart değildir. tbbdergisi.barobirlik.org.tr
www.kilinc.av.tr:~:text=Kiraya%20verenin%20gereksinim%20nedeniyle%20tahliye,de%20dava%20a%C3%A7abilir%5B25%5D.&text=%C4%B0htiya%C3%A7%20i%C3%A7in%20kiraya%20verenin%20zorda%20kalmas%C4%B1n%C4%B1%20yasa%20koyucu%20istememektedir.
Bütün bunlari düşünerek Mayıs ayında sözleşme bitiminin hemen ertesi günü tahliye nedeniyle davayı açacağım. İhtari ben de çekemedim çünkü ikametini o eve almamış yani MERNİS adresi yok.
Cok teşekkür ederim konu hakkındaki bilgilerinizi paylaştığınız için. Bugun avukatım mernis adresine ihtarname çektiğini de söyledi. Ama o tahliye taahhüdü alma taraftarı. Bilmiyorum sözleşme bitiminden 3ay sonrası için taahhüt almak ne kadar mantıklı. Çünkü o zaman sizin söylediğiniz, sözleşme bitiminden sonraki 1 aylık süreyi de kaçırmış olacağız.
Bir şeyi anlamadım, avukat arkadaşınızın söylediği kisimda, ihtarname cekilmisse sözleşme tarihine kadar, eğer ihtarname cekilmemisse de sözleşme bitiminden sonraki ay sonuna kadar tahliye davasi acilabilir kısmında.
Ihtarname cekilmisse, sözleşme bitim tarihine kadar, sadece o tarihe kadar yani, sonrasında açılama hakkı kaybediliyor gibi mi?
Biz mernisine şimdi çektiğimiz için, hem taahhüt alıp hem de dava mı açsak acaba?