takım kötü gidiyorsa kafayı takmayıp hemen bu sene takibi bırakacaksın. seneye sinerji olursa tekrar dönersin. öbür türlü cidden çekilcek dert değil. ama mutluluğu da bambaşka bir şey. gerçi bizim takımda çok mutsuzluk olmuyor :))
not: musleraspor
Ben eğlence gözüyle bakıyorum. GS kazandığı zaman hafta sonum daha keyifli hale geliyor. Yenilirse de öyle karalar bağlamıyorum. Fener loser bir camia olduğu için onlarla dalga geçiyoruz falan, güzel oluyor.
Eğlence olarak düşünmek lazım. Dediğiniz gibi parayı başkaları götürüyor çok önemsememek lazım.
babam hasta fenerliydi ve beni "rüyanda rıdvanı gör" diye uyuturdu
muhtemelen bu yetiştirme tarzından sebep ben de ilk gençlikte hasta fenerli biri oldum
sonra gel zaman git zaman basketbol izlemenin çok daha keyifli olduğunu fark ettim ve futbola olan ilgim azaldı
4-5 senedir de hiç takip etmiyorum ve eksikliğini hissetmiyorum
Ben bunu bazen düşünüyorum bir Galatasarayli olarak: acaba orta sınıf Avrupa takımı tutsam nasıl olurdu diye. Ne hakem ne federasyon yok yabanci siniri vs vs yok yani. Izleyip geciyorsun.
Malesef Türkiye'de sikinti cok, insanı kafa olarak yoruyor futbol izleyicisi olmak e oynanan futbol da dandik olunca.
Ama birakamiyorsun iste. Ben birakamiyorum yani.
Birey olarak faydasi; yenince mutlu oluyorsun, arkadaslarinla iki bira icip mac izliyorsun. Ama dedigim gibi, sıkıntı biraz da Türkiye'de.
10-15 yıl önce yaptım, sigarayı bırakıp sigara içen adamlara acıyarak bakarsın ya şuan gözümde futbol muhabbeti öyle. zaten hiç aşırı ilgili olmadım fakat fanatiklik çok komik geliyor bana, kendi becerin başarın olmayan bir şeyle sürekli övünmeye çalışmak. Sporu severim, S sport üyeliği aldım hatta. Futbol izlemiyorum gerçi ama izlediğim sporda bazen taraf tutarım ama sırf mücadele ruhu için. Bu kadar takımlara bağımlı olmak aşırı zaman israfı. Kazanma duygusunu kolay yoldan tatmak için girilen yollar
İzleme demiyorum hobi olarak yine izle gibi oldu. bırakınca ıyy bu neymiş ya diyorsun. Ben futbolu bırakıp 2-3 yıl sonra yapamıyorum abi diyen görmedim :)
ben 3 temmuzda biraktim. takim tutmayi degil, futbola olan ilgim bitti. kombine alan, evini stada yakin tutan biri idim.
türkiyede futbolun hali ortada, şampiyonlar liginde 4-5 senede bir anca gruptan çıkabiliyoruz gerisi yok. 25 senede iki kere çeyrek final görmüşüz bu kadar.
işbu sebeple aç alman/fransız/italyan/ispanyol ligini onları izle. futboldan keyif al.
Yıllar önce ben de bıraktım, öneririm. Lisedeyken sınavdan önceki gün istanbul'a derbiye giden biriydim.
Tribünde tartışmaya girdim, neden volkan'a (kaleci olan) küfür etmiyormuşum. Kendisini hiç sevmem ama neden edeyim. Türk futbolunun özeti bu. Ortada oynanılan bir spor da yok zaten ne türkiye'de ne dünyada.
Benim gibi abartıp bi noktada tüm profesyonel sporlara karşı hale gelebilirsiniz uyarayım :D
Onun büyüklüğü ne kupa büyüklüğü, ne şampiyonluk büyüklüğü, ne o ne bu olmadığı için; sadece sevgiden, aşktan olduğu için; tabiki, elbetteki, her zaman ve her yerde tutmaya devam edersin... Hoyrat eller kirli kumpaslar kurduğunda daha iyi anlarsın neden onu sevdiğini...
Maçlarını izlemesen bile, bazen sezondaki futbolcularını tanımasan bile, ligde kaçıncı olduğunu bilmesen bile o renkleri seversin ya... Hani böyle gördüğün zaman sarının yanında laciyi, yüreğin pır pır eder, ağzın kulaklarına varır ya... İçin coşar, bir kez daha mırıldanırsın “sevgi neydi?”
Ve bilirsin ki “sevgi, kalbindeki onun yeriydi”
:)
türkiyede büyük takım tutmak kadar saçma bir şey yok. çok anlamsız. döngü aynı 0 ilerleme ve başarı var. horoz dövüşü gibi manasız. premier lig ve bazı yabancı ligleri takip ediyorum.
Kucuklugumde cok kisa bir donem haric cok ciddi takip etmedim futbolu. 15 sene once de tamamen biraktim.
Eksiden gorebildigim kadari ile zaten kirli bir sektorken iyice tiyatroya donmus. E tiyatro izlemek isteyince de tiyatroya gidilir maca degil.
Maslow piramitinin alt basamaklarindan olan "Bir gruba aidiyet hisetmek" ihtiyacini cok guzel karsiliyor ona lafim yok.
Canan Karatay'in cok guzel bir tespiti var: biz spor yapan bir millet degiliz, televizyonda mac izleyen bir milletiz. Sporu izlemenin degil bizzat sporu yapmanin, egzerzisin onemini kavrasak tum toplum daha dinc ve saglikli olur, uzun vadede yasam omru uzar, devletin saglik harcamalari azalir. Hayir bir de Turkiye'deki toplumsal yapiyi, birlikteligi de zedeliyor, kutuplasmayi, kavgayi arttiriyor en egitimli kesim bile konu futbol olunca iqsu 50 oluyor, gecen mac size penalti calinmisti, burda bize aynisi calinmadi, o hakem fenerli, federasyon cemisgezekli, o onun adami, yok bize operasyon var, Zorlu'da bulustular, senin klubun fetocu:) Koca koca kelli felli adamlarin konustugu konuya bakar misin:) Sosyal medyasi ayri, mac onu mac sonu dirdiri ayri. Ortaokullu liseli ergen isi, o enerjinin o zamanin %20si baska alanlara kanalize edilse tum toplum icin daha yararli olur
Son olarak Ugur Meleke'nin efsane tespiti:
"biz birey olarak yetersiz bireyleriz genellikle. güzel değiliz, yakışıklı değiliz, uzun boylu değiliz, iyi eğitim sahibi değiliz, enstrüman çalmıyoruz. çok iyi okullarda okumadık, çok güzel kız arkadaşlarımız yok... birey olarak bir şey ifade etmeyince, sokaklardan bakıyor; kalabalıklardan ayrılamayınca ne oluyor? kalabalıklara katılıyor. ben fenerliyim, ben galatasaraylıyım; mahvederim sizi. ben şu partinin sempatizanıyım, nasıl yendik? ben ibrahim tatlıses fanıyım, ben beren saat'e bayılıyorum. kalabalıklara katılıyor bir şey ifade etmek için. birey olarak bir şey ifade etmediği için... birey kalitesi düşük toplumlar bu tarz sıkıntılar yaşamaya mahkumdur. bunun yolu*, toplumsal hareketlerden geçer...."
soranlara "galatasaray süper kupayı aldığı gün, zirvede bıraktım" diyorum şakayla karışık.
hani bir şeyle yakinen ilgilendiğinde sana olduğundan önemli görünür de arana belli bir mesafe girdikten sonra önemini yitirip silinir gider ya,, futbol da öyle oldu.
babamda, eniştemde gs-fb ya da çok önemli şampiyonlar ligi maçı 2 yılda bir filan denk gelirse oturur bakar, "öyle pas mı atılır oç" filan diye ortama ayak uydurmaya çalışırım.
onun haricinde şu an bana 3 büyük takımdan ikişer futbolcu say desen sayamam. fatih terim hariç kim çalıştırıyor filan bilmem.
nasıl kafam rahat var ya, bilemezsin.
kesinlikle doğru yoldasın demeye geldim. bunu sen de anlayacaksın, başka bir seçenek yok.