babam 65 yaşında, hala kendi işinde çalışan bir mühendis.
herhangi bir sağlık sorunu yok çok şükür ve dinç.

ancak son aylarda maalesef ciddi bir sorun yaşamaya başladık kendisiyle.

birkaç örnek üzerinden anlatmaya çalışacağım ama bunları evlat şikayeti olarak düşünmemenizi rica ederim.

sadece tuhaf bulduğum ve endişe ettiğim için aklıma takılıyor.

bu örnekler kendi başına çok küçük ve önemsiz şeyler, sürekli olarak tekrarlanmaları beni düşündürüyor.

örnek 1- babam ile bir konuda bir detay konuşuyoruz. hatta 2-3 kez tekrarlanıyor bu konuşma. diyelim ki pazartesi saat 5'de x'e gidelim dedik. ve bir hafta öncesinden defalarca konuşuldu bu program. pazar günü 1 gün kala konusu açıldığında babam ilk kez duymuş gibi benim işim var yarın saat 5'de gidemem diyor. baba kaç kez konuştuk, tamam dedin, herşeyi ona göre ayarladık diyoruz diyoruz. hayır pazartesi gideriz dedik, saat konuşmadık diyor. hatırlatmaya çalışıyoruz hani şöyle şöyle konuşmuştuk ya diye, hayır öyle konuşulmadı diye kestirip atıyor.

bu birçok konuda defalarca tekrarlandı.

örnek 2- yazlıkta mutfakta birşeyler yiyor, yere, tezgaha kırıntılar dökülüyor, bahçe katı olduğu için kimse görmezse de birkaç saat öyle kalırsa anında karıncalar sinekler üşüşmeye başlıyor. annem babamdan rica ediyor, birşey yerken ayakta yeme lütfen, tabak al, bak kırıntı dökülmüş diye. babam hayır o kırıntıları ben dökmedim valla billa diye yemin ediyor. ama ondan sonra mutfağa kimse girmedi gerçekten.

bu olay neredeyse her hafta yaşandı. ben birkaç kez babamı çağırıp gösterdim, bak buraya ne kadar çok dökülmüş diye. hayır bunları ben dökmedim dedi. ama o saatlerde evde ondan başka kimse bir şey yemedi ya da mutfağa girmedi.

örnek 3- eve çikolata alınıyor, konulduğu bir kutu var. mutfakta tezgahın bir tarafında tezgah altı buzdolabı var, üzeri de baya ısınıyor haliyle, oraya çikolataların içinde durduğu kutu konulursa direkt eriyor. o abur cubur kutusunu da oradan uzakta tutuyoruz.

babam o kutudan her bir şey aldığında kutuyu buzdolabının üstüne koyuyor ve herşey eriyor. defalarca söyledik ve rica ettik, bak kutuyu aldığın yere koy, burada bırakma diye. az önce fark ettim yine oraya koymuş. dün alınanlar yine erimiş.

örnek 4- mutfak dolabından bir şey aldığında dolap kapaklarını hep açık bırakmaya başladı. ya da bazen bulaşık makinesini o boşaltıyor, bir bakıyoruz sonra mutfakta ne kadar dolap, çekmece varsa açık bırakıp salona gitmiş. aa unutmuşum kapatmayı diyor, birşey demiyoruz.

böyle anlatınca çok saçma durduğunun farkındayım ama konu burada kırıntı, karınca, çikolata, dolap kapağı değil, sonuçta babamdan kıymetli değil, kırıntı olsa ne olacak, sileriz geçer.

konuyu böyle anlayacak olan, amaaan bu kadar ufak şeylere mi takılıyorsunuz, dert ettiğiniz şeye bak diyecek olan varsa en baştan söyleyeyim, konu o değil.
konu bu davranışların sürekliliği ve sıklığının tuhaflığı.

artık babamla iletişim kuramamaya başladığımızı hissediyoruz. babamla yalnız yaşasam ben gerçekten akıl sağlığımdan şüphe ederdim. o kadar inanarak gerçekçi bir şekilde inkar ediyor ki olan veya konuşulan birşeyi, insan ne yapacağını şaşırıyor o an.

ilkinde unutmuştur diyorsunuz, ikincisinde adamın kafası kaç yerde birden, olur böyle dalgınlık diyorsunuz, üçüncüsünde ben ondan kaç yaş gencim ben bile herşeyi unutuyorum diyorsunuz. ama aylarca sürünce ve birbirinden çok farklı konularda defalarca başınıza gelince artık bu normal mi demeye başlıyorsunuz.

bu arada babam işini ve mesleğini çok seven bir insan. emekli ama şu an işini kapatıp evde oturmaya başlasa çöker gerçekten, işi onu hayata bağlıyor.

ticaretle uğraşıyor, alacak, verecek, çek senetle uğraşıyor, her gün git gel 100 km araba kullanıyor, sanayi işi ve dalgınlığın ciddi tehlike, risk yaratabileceği bir iş. bu nedenle de endişeleniyorum.

konu belirli bir dalgınlık, unutkanlık hali, bir de inkar ve inatlaşma.

ve bunların birçok nörolojik hastalığın ilk belirtileri olduğunu daha önce okumuş, duymuştum. bu nedenle bu konuda bilgisi, deneyimi olan varsa anlatmak ve danışmak istedim.

 

üzülmeyin diye size söylemediği başka bir problem de olabilir. işiyle alakalı falan bence. öyle durumlarda genç insanın bile kafa gider. babanızı oturtun ve böyle böyle yapıyorsun, endişeleniyoruz diye konuşun.

mesela evden ayakkabılarını giymeden çıkıyor falan deseniz acilen götürün doktora derim ama yaptıkları biraz "ben nelerle uğraşıyorum, bunlar dert edilecek şeyler mi" kafası gibi geldi bana...

malheiros

@malheiros onu da yaptım

birkaç kez, baba son zamanlarda ne konuşsak unutup inkar ediyorsun, çok dalgın oldun, aklın burada değil gibi, bilmediğimiz bir şey mi var vs vs konuşmaya çalıştım.

onu da inkar etti. yooo sana öyle gelmiş, ben öyle bir şey yapmıyorum diyor.

bu arada işinde ne olup bittiğini biliyoruz çünkü idari işlere annem de yardımcı oluyor. iş yerinde ne oldu ne bitti, kaç para girdi çıktı bazı konularda babamdan daha hakim hatta.

dediğim gibi konu asla anlattığım detaylar değil. sürekli, periyodik olarak aynı şeylerin tekrarlanması gerçekten çok tuhaf duruyor.

la lykia

özellikle 3. ve 4. maddeler bir nöropsikiyatrik bzk başlangıcı "ihtimaline" işaret ediyor "olabilir".

mümkünse çalışma ortamı ve varsa iş arkadaşarıyla ilgili de gözlem yaparak doğrudan/dolaylı bilgi toplamanızda fayda var. iş alanında da zamansal olarak örtüşen değişiklikler farkediliyorsa "ihtimal"in anlamlı hale geleceğini söyleyebilirim.

qaram

Eğer buna benzer davranışları hep varsa, sorun olduğunu sanmıyorum. Bazı insanların yapıları, karakterleri böyle. Bu verdiğiniz örnekleri okurken ilk aklıma babam geldi. Benim babamda böyle birisi ama hep böyleydi. Bazen üşengeç, huysuz, tembel yanları böyle ağır basıyor.

Nörolojik değil ama psikolojik olarak zor bir süreç geçiriyor olabilir. İş yerinde bir sorun olmasına, evinde sorun olmasına gerek yok. Karşınızdaki insan yaşlanıyor, yapacakları, anlayacaklar şeyler zamanla azalıyor. Belki bulaşık makinesini boşalttıktan sonra dolap kapaklarını kapatmak onun gözünde sadece ağır geliyordur.

Birde lütfen yanlış anlamayın, ama belki üzerine gittiğinzi için böyle davranıyor olabilir. Yani babanızı, çocuk gibi mutfağa çağırıp azarlar gibi bak buraya kırıntılar ne kadar dökülmüş demeniz pek hoş değil. Sürekli olarak duyuruda babanızı defalarca uyardığınızı yazmışsınız. Belki bu yaşta birine bu şekilde defalarca uyarılmak ağır geliyor, o da tepkisini bu şekilde gösteriyor. Sonuçta bu uyarmalarla kendisini ister istemez yetersiz, azarlanmış hissediyordur.

GoodMorningTeacher

1 ve 2 ayni sorun. Ne zaman ciktigi onemli. Son zamanlarda ciktiysa unutkanlik falan baslangici dersiniz ama huyu suyu hep boyle idiyse gaslighting bu.

2oda1salon

Ailede nörodejeneratif hastalık öyküsü varsa bir hastalık belirtisi olma ihtimali yükselir. Ama en iyisi nörolog ile görüşmek. Yine de size söylemediği bi stres faktörü olabilir hayatında.

benim bir gizli bildiğim var
1

mobil görünümden çık