Bir çeşit ters köşe hedefledikleri için öyle olduğunu düşünüyorum, çocuktan zarar görmeyi ummazsın sonra aniden kötü bir yönü ortaya çıkar ekstra şaşırtıcı ve ürpertici olur.
ama hep kız çocuğu; shining ten tut the ring e kadar bu sekilde.
biriniz de açık konuşsun. evet abi kadınlar daha korkunç. sen hiç tersi pis erkek gördün mü? erkek neyse o.
Garez'de erkek çocuktu sanırım.
Filmleri yapanlar hep erkek, o yüzden olabilir. Kadın yönetmen-senarist yapsa erkek çocuk kullanacak belki de.
ki örnek geldi aklıma, kadın yönetmenin "we need to talk about kevin" filminde psikopat olan erkek çocuk.
Bunla ilgili yapılmış çok çalışma var, genelde kadın düşmanlığı yani bu konudaki mitler ile bağlantılı. Siyahların ana rollerde oynamaması, Ortadoğunun filmlerde sarı filtreleme ile sunulması gibi.
FEMİNİST ELEŞTİRİSİ AÇISINDAN KORKU
SİNEMASINDA KADININ SUNUMU
Farahnaz AMIRI tezinden:
nek.istanbul.edu.tr
(Cennetten Kovulma) mitindeki Kadın burada erkeğin cennetten
kovulmasına neden olan bir varlığa dönüşmüştür. Yılana kanan Havva, tanrının
sözünden çıkmış, ayrıca güzelliğinden yararlanarak Âdem’i de baştan çıkarmıştır. Bu
mitte ataerkil dinin kadına yönelttiği iki özellik açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır:
Kendine hâkim olamayıp çabucak kanan ve erkeği baştan çıkaran kadın. Bu mitler
“zayıf ve kolay şaşıran kadın, erkeği felakete sürükleyen şehvetin temsilcisi kadın ve
şeytan kadın imgelerinin yüzyıllar boyu sürüp gelmesine olanak vermekte, üstelik bu
tipoloji, korku filmleri için çok verimli bir malzeme sağlamaktadır.”
filmloverss.com
Dönemin erkek fantezisini yansıtan kadın, melek ve şeytan arasındadır. Korku, kuşku, iktidarsızlık ve yetersizlik temeline oturan gerilimli ilişkiler Hitchcock’un filmlerinde oldukça belirgindir. Kimi yönetmenler bu dönemde ‘misogyny’ olarak adlandırılan kadından nefret etme eğilimlerini filmlerinde yansıtırlar. (Derman, tarihsiz aktaran: Akbulut, 2008)
----
kitapeki.com
Bechdel Testi
Netflix Disclosure belgeseli, Racial Stereotypes konularına da bakabilirsiniz. www.thoughtco.com
Mizojinin tarihi, Görme biçimleri kitapları da genel bakış için yardımcı olabilir.
Firtinalarada kadın isimleri veriyorlar
sen düşünür, sinirlenir ve unutursun kadınlar unutmaz.
sen bir olay olduğunda 3-5 olasılığı hesap eder aman ya ne olacaksa olsun dersin. kadınlar 125 olasılığı kafasında simüle eder.
erkeğin zayıf yanı öfkedir, kolay öfkelenir saçma kararlar verir, kavga eder, trafikte makas atar... kadın böyle bişey yapmaz ama uygun zamanı bekler ve en ağır darbeyi vurur.
Cok fazla erkek katil var erkek suclu var.neye dayanarak bu istatistik yapildi? Aksine daha fazla erkek oldugunu dusunuyorum
ya ama bir yandan olaya kadın düşmanlığı bunlar gibi bir açıdan bakıp kestirip atmayada gönlüm el vermiyor, bakın çok basit anlatıyorum realist yani paranormal/supernatural olmayan filmlerde hep kötü insanlar erkek, ama nerede hayaletli inli cinli film var, bunlarda korku ögesi kadın. ben bu tarz filmlerin(korku) bilinç altını hedef aldığını duymuştum, bence bununla ilgili bir açıklaması olmalı.
@bluewhale Hayalet bazında Gotik dönem hikayeleri ile bağlantısı var diyor aşağıda.Kadın düşmanlığı denilen şey yazdığım gibi arketipler, oluşmuş kalıp yargılar işte. Yani kadınlardan nefret ediliyor diye böyle yapılıyor demek basite indirgemek olur, hakkında çok çalışma var, psikanalizle de bağlantısına bakabilirsiniz
www.theguardian.com
In any case, ghosts are unusual among movie monsters in that they're more often female than male, perhaps because their origins lie in the Gothic romantic tradition, which so often features haunted houses, madwomen in the attic and sinister nocturnal goings-on. It's a particularly female branch of the horror genre, but appeals to male viewers as much as to female ones since it subverts the conventional view of woman as a passive, obedient creature and supposes that the angry, violent, retributive urges suppressed in life may emerge after death in twisted malevolent form. As Colette Balmain, author of Introduction to Japanese Horror Film, writes: "The reason for the success and ubiquity of such female ghosts is a mixture of female desire, and fear of such empowermen
en.wikipedia.org
Shelley Stamp Lindsey states "Carrie is not about liberation from sexual repression, but about the failure of repression to contain the monstrous feminine". Audiences are not supposed to identify with Carrie White whilst she becomes the monster, instead they are supposed to be scared of her ability and destructive potential. Carrie is purposely portrayed in this manner because the character Carrie White demonstrates what happens when women gain power and are no longer repressed. Carrie ultimately tells its audience that they must live in a patriarchal world, and if they fail to successfully integrate then this is what will come of it.[13]
www.syfy.com
kesinlikle kadinlar daha korkunç. misal etrafımızdaki, haberlerde duyduğumuzkadın katiller. bir erkek ani şekilde bi anlık dürtüyle parlayıp elini kana buluyo ama bir kadın kocasını öldürmek için yıllarca plan yapıp mezar yerini bile düşünebiliyor. işte bu planlama aşaması filmler için kaynak.
www.google.com
kaset+1
erkek temsilleri özellikle sanat dallarında güç ve norm olarak var. ataerkilliğin tamamen egemen olmasıyla birlikte kadın korunması gereken ya da (güç kazandığında;aslında sadece erkek kadar güç kazandığında) korkulması gereken (femme fatale) bir temsil kazanıyor. hiç öyle norm olarak duran kadın kahraman hikayeleri, kadın başrol filmler vs göremeyiz edebiyatta falan da çok azdır. kadın kadına diyaloglar bile azdır sinema filmlerinde, araştırabilirsiniz.
kadınlar daha korkunç değil.