Soruma gelince, "şunu yaparsa sevdiğini anlamış olurum" gibi genel örneklerden çok spesifik anılar bekliyorum, ama ayrıntı vermek istemezseniz genelleme de olur. İşte "süper bir şirketten iş teklifi aldı ama benimle aynı şehirde kalmak için gitmedi", "o akşam gözlerindeki ışıltı beni çok etkiledi" vs. gibi.
Yaşadığınız hangi olay size sevildiğinizi hissettirdi?
Baya düşündüm tek cümlede nokta atışı bir cevap verebilir miyim buna diye ama bütün hikayeden tek bir kare çıkarınca ya çok anlaşılır olmuyor ya da sevginin bir işaretiymiş gibi görünmüyor.
Affetmek derim ama yine de. Çok kırıldığı halde, yaptığın şey kaldıramayacağı bir şeyse bile affedip unutmaya çalışması sevginin en büyük işareti olur benim için.
Çok çok eski bir ilişkimde, kız arkadaşım bana günlerce uğraşıp bir yapbozu tamamlamış, sonra da çerçeveletip vermişti. O kız beni deli gibi seviyordu zaten ama böyle jestleri de vardı. Normalde gözlerimin içine baktığında sevgisini görebiliyordum. Sadece bana öyle bakıyordu.
Başka bir ilişkimde, kavga ettikten sonra, ağlayarak hadi barışalım diye kucağıma geldiği zaman anlıyordum. Ya da birbirimize milk and mocha linkleri gönderdiğimizde.
kitabı üsküdardaki heeps coffeenin kitaplığında görmüştüm ve okumuştum kız arkadaşımla zamanında.
gayet güzeldi
ikimiz de beğenmiştik
sorunların nasıl çözüleceğini anlatan yararlı bir kitap
kitabı alacaktım, fakat unutuldu senin duyurana kadar, eyvallah sağolasın bu arada ))
sorunun cevabına gelince, uyumsuz ve huzursuz biri olmama rağmen ''beni tolere etmesi''
yazmak isterdim ama karşı cins hiç öyle sevmediği için duyuruya cevap veremiyorum ya... çok acıklı haldeyim :'(
yemeğini paylaşmayı sevmeyen biri olmasına rağmen, yurt dışında yediğimiz ve bir daha muhtemelen yiyemeyeceği bir yiyeceğin son ısırığını bana vermesi.
ben ayı gibi önceden yedim bitirdim, etrafı izliyorum. öyle gözüm kaldı da kıyamadı da değil. çok güzel bu sen ye diye yedirmişti.
tabii bunu en spesifik bir sevgi gösterisi olduğu için anlattım, yoksa öncesinde de sevildiğimi hissediyordum. çünkü yukarıda dendiği gibi sevgi denen şey öyle bir olayla anlaşılabilecek kadar kapsamı dar bir şey değil. o spesifik şeyi yapar ama onun haricinde hayatı zindan eder mesela, buna sevgi demem ben. sevgi pek parmakla gösterilebilecek bir şey değil bence, daha genel bir his hali.
önemsiz sayılabilecek günlük ihtiyaçlarım karşıdaki kişi tarafından düşünüldüğünde anlıyorum ben. sevmediğim şeyler yemeğe konmadığında bir de. heheh. aslında şimdi hatırladım. biraz özel bir anı olacak ama bir keresinde dönercide sıra beklerken unuturum diye telefonla aranıp sevmediğim için "dönerine sos koydurma" denmesi de aklımda yer etmiş. aslında zamanlama açısından sevildiğimi gösteren bir detay olduğunu düşünmüyorum ama dışarıdan dinleyen biri için hoş bir anı olabilir.
Facebook'tan şu mesajı göndermişti:
"sanki hep seni aramışım gibi, yastığımın kenarı senin için boşmuş gibi"
Çok hoşuma gitmişti. Evet üniversitede kızlar teklif ediyordu :)
Vallahi bana seni deli gibi seviyorum demişti. Bu da yetmişti. Bir de başka sevişiyordu. Koklayarak falan. Oradan demistim kızım velvo sen bu adamla sittin sene ayrılamazsın. öyle de oldu. Tabi şimdi el ense gürrş falan ediyoruz. daha bir 20 yılımız vardır. Ben önce ölürum. amin allahım sen meseleyi biliyorsun.
Söyledigin de anlarim. Zaten hicbir iliskimde her mesajdan, konusmadan sonra 'luv you xoxo' seklinde konusmalar olmadi. Söylerler, anlarim. Ses tonu, söyleyis sekli elbette etki eder.
Birinin benim icin fedakarlik yapmasi, bir jest yapmasi, maddi-manevi hatta benim icin icine girecegi fiziki bir zorluk o kisinin beni sevdigini göstermez. Kendimden biliyorum. Bunlar daha cok kendimizle ilgili durumlar.
Ben sevilmemişim ya, genelde ilişkilerim bittikten sonra yaşananlar beni bu düşünceye itti. Ben hiçbirini hiçkimseye yapamazdım.
babam hiç cin ali almadı bana küçükken. çocukluk travmam bu benim. çok saçma çocukça diye bana gitti 15 serilik başka bir kitap aldı. çocuktum ki zaten.
sınıfta herkes cin ali onu yaptı bunu yaptı bununla tanıştı der anlatır dururdu. bütün sene her gün kaçıncı kitapta olduklarını anlatıp durdular, bense aval aval baktım, ah o kötü çocukluk günleri. okuma dersinde hoca bana çok okutamazdı, okutunca da kimse birşey anlamaz o sefer onlar yüzüme aval aval bakardı. hala kendimi hiçbir sosyal arkadaşlık grubuna ait hissedemem. bu ilk travmadan ötürü belki de kimbilir.
bunu bir arkadaşıma anlatmıştım, sana doğumgününde cin ali alacağım demişti. mesela o gün inanılmaz sevildiğimi anlamıştım.
onun haricinde sevildiğimi beni düşünmesi ile anlarım. pahalı hediyeden nefret ederim. beni düşünüp eldiven alması, termal tayt almasını bile!(evet yaşadığım yer çok soğuk) seksi bir iç çamaşırına yeğlerim mesela.
şahsıma göre, övgü sözleri ahmaklarındır. akıllı ve zeki adam sevgisini davranışlarında gösterir.
5 gündür görüşemedik ve özledi diye, 3 gün sonra Türkiyeye dönecek olmama rağmen, yarım gün görüşmek için kalkıp yurtdısına geldiginde sevdigini hissetmiştim.