1-1.5 aydır yoneticiyim, vallaha zor iş. Insanlar çocuk gibi sürekli dert var,
Operasyonel olayi gectim yaz tatili noel tatili, ise geri dönüş, o bunu yapti bu bunu yapmadi, bir tanesi 1 senedir calisiyo ama ilk gun anlattigim seyleri bile hala soruyo onay istiyor.
Müdürler benden ekibi her hafta artacak sekilde haftada 1-2-3-4 diyerek artik ofise getirmemi soyledi. Bunu konuşurken insanlar başladı neden dönüyoruz ne gerek var vs diye. Bir kısmı dönmek istiyor bir kismi ne gerek var diyor.

Onlari da anliyorum ama firmayi da anliyorum. Calisanlari uzmeden yolunu bulmaya calisirken firmayi da korumak zor is. Her kelimeyi 10 kere dusunuyo insan.
Firma diyorki her yer acildi artik normallesmeye baslamak lazim, calisanlar diyor bazi firmalar sene sonuna kadar evdeymis biz niye degiliz.

Zamaninda yöneticilerimin arkasından cok laf demisimdir ama zor is, gözüktüğü kadar kolay degilmis. Yani en azindan iyi ve adil yönetici olmak, özellikle çalışanın deli gibi haklari olan ülkede hic degilmis.

 

çalışanın deli gibi hakları olan bir ülkede çalışıyorum.

şirket bana yarın ofise geleceksin dese hayır diyemem çünkü social distancing vs uyduktan ve başbakan da bunu söyledikten sonra sorgulamak bana düşmez. tek itirazım toplu taşıma kullanımı olabilir onu da pik saatleri es geçerek bir şekilde çözersin diyebilirler. ama bu durumda işe 11 da geliyorsan 20 de çıkman gerekir vs diyebilirler.

yönetici olmak zor zanaat ve bu adımları atmadan önce mutlaka hr business partner vs varsa onlarla konuş. ileride gelebilecek davaları önler ve kafanın rahat olmasını sağlar.

ama şu şirket çalışmıyor ben de çalışmayalım istiyorum geçerli bir argüman değil. yemez.

ozdek

öncelikle işinizde başarılar. sizi anlayamam, yönetici olmadım hiç ama "özellikle çalışanın deli gibi haklari olan ülkede hic degilmis" burada kastettiğiniz "deli gibi haklar nedir merak ettim gerçekten?

meiyisi

Yönetme noktasında zor olan insan yönetmek gerçekten. Ben bir ara kreşte miyim napıyorum diye düşünüyordum.

O benden bunu istedi, bu bana bunu dedi, istediğim işte yardımcı olmadı, az çalışıp çok kazanıyo, terfim gelmedi, zammım az geldi vs. Her işlerinde otur konuş bak. Bir de dış ekiplerden gelip benim ekibimdekilere atar yapan oluyor, onlara ayar ver ekibi koru. Yetmiyor, bu sefer ekipteki biri saçma bir mail atıyor, onu uyar. Firma koruma kısmında da şöyle oluyor: Mesela pandemi döneminde bizim şirket çok iyi davrandı. Gerçekten çok destek çıktılar bizi korumayı amaçladılar çok belli. Ama tüm bayramlarda da kalan zamanı bağlayıp izin yazdık. 1 haftalık iznimiz yandı. Şimdi benim ekip bunu dert etti, yazmasak, çalışsak vs. Orda firmayı koruyorsun mecburen.
Hep bir denge hali ve yoruyor insanı. 3 senedir bu durumdayım. Arada bi kanunları açıp davalara bakıyorum mesela, kimsenin hakkı yenmesin diye. Eğer adil olmaya çalışıyorsan işler çok karışabiliyor.
Arada küsüyorlar sana bir de o çok çılgın..

Neyse ama iyi performans gösterene sürpriz hediye gönderiyorum ben, x2 çalışmaya başlıyorlar bu sefer. Onu görmek sevindirici oluyor. Böyle böyle geçiyor zaman..

Çok garip bir iş, içimi dökme fırsatı oldu bu başlık bana resmen.

lcha

sizi iyi anlıyorum.

ekşi sözlük benzeri bir sözlük projem var.
orada bile yönetici olmak o kadar zor ki. herkes her şeyi kendisine en uygun şekilde istiyor. bir kişinin istediği olmayınca hemen adaletsiz olduğunuzdan dem vuruyor. biri birinden şikayet ederken kendisinin şikayet edilecek eylemlerinin farkına bile varmıyor.

işimdeyim gücümdeyim

yöneticilik, birinin mızmızlanmaları görmezden gelirken, arkadan konuşup şirkettekileri de isyana getirmemesini sağlayıp, şikayetlenilen durumu ortadan kaldırırken hem çalışana "sen ne istersen yaparım" mesajını vermeyip, hem de "elbette arkandayız" iletisini ortaya koyarak, motivasyon-şımarma-önemsememe dengesini korumak demek.

artık kafam yandı gördüğünüz gibi. sizi o kadar iyi anlıyorum ki :)

lovemyself

@ozdek bizde de maske takmak zorunlu degil ulkede ama firma;
Girişte derece olcuyorsun, ellerini jel ile temizliyorsun.
Herkese maske dagitildi, ofislerde klima kapatildi, 2mden yakin en azindan 1 ay boyunca yasak, sabah ve aksam masani silmen için set var vs. Toplu tasima kullanan yok herkeste araba var zaten. Olay neden geliyoruz degil de millet gitmiyo biz niye gidiyoruz.

@meiyisi örnek verirsem; bir çalışanın isi değişti çünkü eski isi artik yok gibi. Ama bu yeni iste başarısız oldu baya kötüydü yani. Neyse burnoutt dedi 1.5 ay calismadi. Sonra isten ayrılacağım ama ayrilma sebebim sizsiniz verdiğiniz is icin iyi eğitilmedim vs dedi ve fransa'da yasalar calisan tarafli. Firma dava acmasin diye anlasarak bitti. Ya da ben mudur olunca bir calisma arkadasim bu konu icin aciklama istedi calisan sendikasina gitti, onlar da hr ve müdürlerle sadece calisana "neden logistics mudur de baskasi degil vs" diye aciklama yaptilar. Gene baska bir calisa' burnout dedi ve isten tazminat ile ayrildi sebebi de onceden iki kisilermi tek kişiye dusmusler onun işi cok fazlaymis bu sebepten burnout olmus, haliyle firma dava ile ugrasmamak icin tazminat veriyor. Ya da bir dönem bu burnouttlar cikinca çalışan sendikasina gidildi, sendika sorusturma baslatti aylarca yok egitimler, anketler falan en az 4-5 ay müdürler bunla ugrasti. Bunlar kötü demiyorum ama bir müdürün isini zorlastiran şeyler.


@icha zamaninda yakin oldugum biri mudurum olunca bana "müdür hayati cok yalniz bir şey, önceden arkadaslarin simdi calisanin oluyor" demişti. Harbiden öyle. Ne kadar calistigim ofisin mudurlugu arkadaslik gibi olsa da her zaman bu durum var. Yani simdi calisana gidip 'haklisin lanet firma neden getiriyor bizi" diyemem yani ama calisan olsam tam tersini derdim belkide.
O hediye olayi var bizde sistemde, cok ciddi olaylarda puan veriyorsun sistemden hediye alabiliyorlar (bende su an kamera telefon falan alacak puan var) ya da sadece yaptiklari isi ovmek için yolluyorsun puan degil ama sistemde bütün herkes gorebiliyor.
Ya misal dün müdür dediki herkes su excele istedigi tatilleri girsin simulasyon yapicaz nedir nasildir bakicaz diye. Bir eleman da noel doneminz girmis ki noel donemini oturup konusuruz. Neyse baskasi bunu almis beni ve benim müdürüm koyup "bize HIC sormadi bile bile, nasil bunu alabilir" falan diye yardirmis cunku saniyormuski bunlar kesin onaylanmis tatil. Yani bize yazmadan arkadasina sorsa çözülecek ama nerde...
Ya da biri var tam ikiyüzlü; misal tatile gitsin sen backup yap. Donunce senin basladigin isi senin bitirmeni bekliyo. Ama o birine backup yapsin, donunce direkt veriyo isleri. Sikinti olunca "e sen dondun senin sorumlulugun" diyo :)

logisticsmanager

Çalıştığım çokuluslu firmada senelerce uzmandım. Son birkaç senedir (basamak olarak 3-4 level birden yükselerek) yönetici oldum. Birkaç sıkıntılı durum haricinde yöneticilik işini iyi idare ettiğimi düşünüyorum. Bana bağlı takım arkadaşlarımın ve yöneticilerimin görüşü de bu yönde. Hatta yabancı yöneticim ilk senemin sonunda "Zorro, yöneticiliğe doğal bir yeteneğin varmış, beni pozitif olarak şaşırttın" demişti. Her kurumun kültürü ayrı, dolayısıyla benim örneğim size tam uymayabilir ama ne yapıyorum anlatayım.

Öncelikle ben de eleman olarak senelerce çalıştım. kendi yapmayacağım, kendime mantıklı gelmeyen bir şeyi şahsi olarak istemiyorum kimseden. Ama malum bir de "göklerden gelen bir güç vardır". Merkezi yönetim istemişse bunun çok da fazla tartışılacak bir durumu yok. Yöneticiler toplantısında zaten bunu konuşuyoruz, elemanlara "örneğin Corona sonrası işe dönme konusunda" ortak bir açıklama üzerinde fikir birliğine varıyoruz. İletişim bire bir olabilir ama verilen bilginin ve mesajın hep aynı olması lazım.
İkinci olarak kuralları koyup açıklamayı yaptıktan sonra çok özel bir durum yoksa durum üzerinde inatla tartışmak, pazarlık yapmak isteyen tipleri nazik ama kesin bir dille susturuyorum. Bunu TR'de yapmak daha kolay biliyorum ama Fransa'daki meslektaşım da aynı durumda. Dediğim gibi ortak kararlardan bahsediyoruz.
Üçüncü olarak çalışan bazen sendika ile ya da (yerse) dava açmakla tehdit ediyor. Burada çok dikkatli olmak lazım. Bu yolları her zaman kullanma yetkisi var ve saygı duyulacak bir şey. Eğer kararımız zaten burada uygulanan hukuka aykırı değilse kesinlikle pısmadan "hodri meydan" diyebilmek lazım. İlk burnout örneğinizde belki yapılması gereken ilk fonksiyon değişiminde tercihin çalışana verilmesiydi. Eğer zaten çalışan bu tercihi yapıp sonra nitelikleri uygun gelmemişse geçmiş olsun. Bundan sonrasını ben değil hukuk halleder. Ya da firma parasını öder, elemanı gönderir. Burada elemana tazminat ödemek / ödememek sizin şahsi başarı ya da başarısızlığınız değildir, sakın kendinizi o duyguya kaptırmayın. Hayat bu.

SiyamkedisiZorro

@xportant hocam neden bahsettiginizi anlamadim vallaha. Biriyle mi karistiriyorsunuz acaba çünkü is arkadaslarimdan emekliligi yaklasan yok (en az 20-25 yil), is arkadaslarimdan benim yaptigim isi yapmis hic kimse yok ne de ivir zivir is yapıyorum.Bana biriyle karistiriyorsunuz gibi geldi.

logisticsmanager

İnsanın dünyaya bakışı değişiyor. Daha önceden eski yöneticilerim bana ne demek istemiş, ben onlara neler yapmışım, nerede iyi elemanmışım, nerede kötü elemanmışım hepsinde aydınlanma yaşadım yemin ederim ilk ayımda.

En zoru da, en yorgun ve yoğun döneminde bile yanına gelen her çalışana her zamanki gibi davranman gerektiği. O anda onun dünyası bambaşka ve senin en rahat olduğun günündeki gibi zannediyor seni.

burfak

@burfak katiliyorum. Allahtan cok iyi mentor gibi mudurlerim var da bana hep nerede nasil ne yapilir, neye dikkat edilir, hangi durumda nasil davranilir soyluyorlar hep.
Yani misal pandemi dönemi her yer kapaliyken biri izin almis haliyle izni evde gecirmis. Başkasının da izni varmis ama iznini tam en sona otelemis. Digeri diyorki ben otelemesini istemiyorum ben evde kullandim o niye kullanmiyo. Yani açıkçası su muhabbetler bana basit geliyor bilemiyorum ama tabiki o kadar sorun varken bunu basa aliyorsun vs...

Misal simdi gitmis başka departmanlara sormus ise donuyorlar mi diye onlar yok demiş, bana diyorlarki onlar donmuyo biz niye dönüyoruz. Haklilar ama en ust yonetimler bu kararlari veriyorken ben ancak arada elçiyim :)

logisticsmanager

yoneticilik zor degil.Zorluk, buna karakter olarak uygun olmayanlarin yonetici yapilmasiyla ortaya cikiyor.Yoneticilik karakteri farkli bir olay.Isi bilmekle isi iyi yapmakla cok az ilgisi var

turkuaz

@turkuaz cok iyi yoneticiler gordum ve cok iyi yoneticilerim var ama islerine asla kolay demem. Hem calisani mutlu edip (ozellikle fransa'da cok zor) hem sirketi mutlu etmek kolay degil.
En basit ornegi; proje ertelendi ve normalde proje phase donemi tatil almıyorsun. Otelenince amerika "o doneem tatili olanlar otelesin" diyor ama kadin ailesiyle tatil planlamis. O an psikolojisi nasil denk geldiyse aglamaya başladı nasil yapicam edicem diye. Aha bunu yonetmesi gereken kişi yönetici ve ben bu ise kolay asla diyemem.

Bu arada bir is kolay olsaydi bu kadar para vermezlerdi :)

logisticsmanager

@logisticsmanager, cok kolay demiyorum zorluklari elbette vard ancak gotunden ter aka aka santiye vs. ortamlarda beden gucuyle uc kurusa calisanlar varken yoneticilik zor demem.Yonetici oncelikle sirket kulturunun uygulayicisidir.Calisanlarin izinlerinin son dakikada degistirilmesi sirket kulturunde varsa maglesef elinden cok az sey gelir ancak bunun da careleri var.Kritik adamlarin izin planlamasini ona gore yapmak, disaridan birilerinin izin planlamasina karismamasini saglamak vb.

turkuaz

@turkuaz agree to disagree diyelim.

logisticsmanager
1

mobil görünümden çık