Alışveriş artık benim için bir işkenceye döndü desem yeridir. Gitmeden önce bir sey kapar miyim stresi ayrı bir dert, alisveriş sırasında insanlara yaklaşmamak için verdiğim çaba ayrı, geldikten sonra dezenfekte işlemi ayrı dert.

Son 2 seferdir artık sürekli yıka, kurula, yerleştir işleminden bıktığım için buzdolabına acil girecek şeyleri (süt şişesi, peynir kutusu vs) yikayıp, kurutuyorum. Geri kalanları balkonda iki gün bırakıp sonra içeriye alıp yerleştiriyorum. Bu sefer de içime kurt düşüyor ama doktorlar 'virüsün üstünde yaşaması ile bulaşma riski oluşturması farklı şeyler. Bir günden fazla açık havada kalan bir üründen korkmayın' dediği için bu yolu tercih ettim. Çamaşır suyu şişesini çamaşır sulu su ile silmek artık fazlaca yoruyor beni.

Siz hangisini yapıyorsunuz? Üşenmeyip tek tek yıkamak daha mı mantıklı?

Edit: çamaşır suyu yazınca herkes çamaşırsulu su kullanıyorum sanmış. Sürekli çamaşır suyu kullanmıyorum tabi, sabunlu su mutfaktakiler için, diğer kutuları çamaşır sulu suyla siliyorum ama. (Deterjan kutusu ve gibi)

 

virüse karşı ne kadar etkili bilmiyorum ama fıs fıslı şişelerin birine sirkeli su yapıyorum. marketten aldıklarımın hepsini bu şekilde ıslatıp kurulayıp dolaba atıyorum.

asıl sorun pazardan aldıklarım. birkaç kaba sirkeli su hazırlıyorum. tüm aldıklarımı içine koyup biraz bekletiyorum. sonra dolaba yerleştiriyorum.

biraz uğraştırıcı oluyor, evet ama içim böyle rahat ediyor.

lesmiserables

Lesmiserable, sirkenin virüs üzerinde hiçbir etkisi yokmuş ama. Hatta dso meyve ve sebzeler için uzun uzun akan suda yikasaniz yeter diyor. Diğer ürünler için de mecburen ya kolonya ya da sabunlu/ çamaşır sulu su.

fraise

antiseptik yüzey temizleyici spreyle tek tek silip yerleştiriyorum. tabii silinebilecek olan şeyleri.
can sıkıcı :/

AlsterWasser

artık direkt yerlerine yerleştiriyorum çünkü yıldım. ama siz silmeye devam edin.

rose parks

hiçbir şey yapmıyorum. o kadar çamaşır suyuyla haşır neşir olsam kanser olurum.

glamdr1ng

eski düzen devam. ilk günden beri değişen bir şey olmadı gelen eşyalarla ilgili.

helenart

benim hayat düzenimde bir değişiklik olmadı pek.
eskiden de market alışverişimi online yapıyordum, şimdi de öyle yapıyorum.
eskiden de sebzeyi meyveyi ve özellikle yeşillikleri sirkeli suda bekletirdim, şimdi de öyle yapıyorum.
eskiden de kavanozlu, şişeli vb. yani direkt dolaba girecek olan şeyleri yıkar veya silerdim, şimdi de öyle yapıyorum.

tek fark olarak, siparişi getiren kuryelere torbaları mutfağın önündeki balkona bıraktırıyorum.
giriş katında olduğum için sinekliği açıp hemen bırakabiliyorlar.
orada bazen 1-2 saat, bazen daha uzun süre bekletebileceğim şeylerse bekletiyorum.

marketlerden aldığınız ürünler zaten güvercinlerin üzerine kaka yaptığı, toz içindeki kolilerden falan çıkıyor ya da o şartlarda rafa girmeyi bekliyor.
rafa, o pis kolileri açan, bütün gün elleri leş gibi olmuş reyon görevlileri tarafından diziliyorlar.
rafta dururken bazı ürünleri onlarca, yüzlerce insan alıp inceleyip yerine geri koyuyor.
kasada bütün gün parayla haşır neşir olan kasiyer hepsine tek tek dokunuyor.
zaten normalde evinize çok pis ürünler sokuyorsunuz farkında olmadan.
onları silmeden dolaba, sonra çıkarıp tezgaha koyuyorsunuz belki.
(20'lerimin başındayken part time marketlerde çalıştım iki yıl boyunca)

şu anda da o virüsün marketten gelen ürünlerden size bulaşması için, her ürünün o virüsle kaplı falan olması lazım.
onun için de hasta ya da taşıyıcı reyon görevlisinin ürünleri siz torbanıza atmadan hemen önce yalaması, üzerine hapşırması, öksürmesi, sizin de beş dakika içinde o ürünü yüzünüze gözünüze sürmeniz gerekiyor.

bu ürünler zaten reyonda bekliyor, market alışverişiniz bitene kadar sepetinizde dolaşıyor, kasada duruyor, torbaya girip sizinle eve gelene kadar bir şekilde havalanıyor yani.
yapacağınız şey sadece suyla, sabunla, hadi bilemediniz bulaşık deterjanlı süngerle falan yıkamak, ama bunu virüs için değil, yukarıda yazdıklarım nedeniyle genel temizlik amaçlı yapmanız yeterli.
o kadar panik olmayın.

bütün bunlara dokunan ellerimizi çamaşır suyuyla değil, normal suyla sabunla yıkamak yetiyorken, her şeyi çamaşır suyuyla yıkamaya gerek yok ki.
hatta sürekli çamaşır suyuna temas etmek ve solumak sağlık için daha zararlı.
normal deterjanlı bir bezle ya da akan suyun altında sabunla, bulaşık deterjanıyla yıkayın yeter.

blatta hiberna

hiçbirisini yapmıyorum yapmayı da düşünmüyorum.

Goldstein

Paketini atabildiklerimizi atıyoruz, kabuklu meyve sebzeleri (limon, portakal) sabunlu suya koyuyoruz, bu sırada paketini atamadığımız ürünleri bulaşık deterjanı ile yıkayıp, kurulayıp kaldırıyoruz. Marul, maydanoz, soğan gibi şeyleri balkona atıyoruz, kullanacağımız zaman alıp, akan suda yıkayıp kullanıyoruz. Iki gün sonra onları da dolaba yerleştiriyoruz..

gmzo

Camasir suyunu suyla karistirdim. Fis fisa koydum. Plastikleri vs siliyorum. Ama ben bunu onceden de yapardim. Soda siselerinin ustune ayakkabiyla ciktiklarini gordukten sonra yapmaya basladim.

durgunfoton

Bulaşık deterjanıyla yıkıyorum ben çamaşır suyu hiç kullanmadım.
Eğer 1 haftadan önce kullanmayacaksam hiçbir şey yapmadan bir dolaba koyuyorum orda öylece bekliyor. Süt gibi şeyleri hemen yıkıyorum.

sta

1-2 gün kapının girişinde bekletiyorum. Buzdolabına koymam gereken şeyleri %70 alkollü dezenfektanı üstüne sıkıp siliyorum, virüs varsa ve hepsi ölmese bile bir kısmı gitmiş olur. Çok hasta olanlar "maruz kaldığı virüs miktarına" göre oluyor deniyordu.

nhk ni youkosu

Meyve sebzeleri bolca su ile yıkayıp sirkeli suda bekletip durulayıp kaldırıyorum. Şişeli konserveli şeyleri sabunlu su ile yıkıyorum. Çamaşır suyu daha zor arındığı için kullanmıyorum. Evde buharlı temizleyicim var. Kargo vs gelince balkona koyup 3-4 saat bekletiyorum sonra buhar makinesi ile 100 derece su buharına tutuyorum. Araştırmalar 70 derecenin üstünde bakteri mikrop virüs vs yaşamadığını gösteriyor. Kapı kulplarını, damacanayı, kargoları vs buharla temizliyorum.

Bu virüs muhabbetinden önce de kavanoz ve teneke konserveleri hep yıkardım. Depoların ne kadar leş ortamlar olduğunu hepimiz biliyoruz. Bundan sonraki süreçte de sanırım her şeyin pis olması durumu takıntı haline geldi bende, o yüzden bunları yapmaya devam edeceğim gibi duruyor.

super kahraman olsaydim baba olurdum

meyve, sebze aldıysam onları şöyle bir sudan geçiririm.
geri kalanları aldığım gibi yerleştiririm.
ben, biraz gevşek ve üşengeç birisiyim bu konularda.

pangea

her şeyi bulaşık deterjanı ve suyla yıkıyorum. meyve, sebzelerin sadece poşetlerini değiştiriyorum ve eskisi gibi yiyeceğim zaman yıkıyorum.

no ne na hayır
1

mobil görünümden çık