tanıdıkları virüs kapmadıkça bir çok insan ciddiyetini anlayamaz ama birkaç haftaya sayılar artmaya devam ederse anlarlar artık diye umuyorum.
İstanbulda yaşıyorum, millet yeni yeni farkına vardı maalesef. Biz bu mecralarda aynı düşünce ve hassasiyetli insanlar olduğumuz için zannediyoruz ki herkes aynı hassasiyeti taşıyor. geçen hafta şırnak ta yaşayan ve oralı olan bir arkadaşım ile görüştüm, evden çalışıyorlar eşi ile akrabaları '' iyi oldu valla size de gelemiyorduk uzun süredir bu akşam oturmaya geleceğiz demiş'' arkadaşta gelmeyin durumlar malum diyince '' bizi neden istemiyorsunuz demiş'' milletin umrunda değil herkes gezip dolaşıyor diyor. Sanırım eğitim, maddi durum, coğrafi bölge hatta twitter facebook kullanımı bile değişkenlik gösteriyor hassasiyet konusunda. Bu hafta nasıldır bilemem tabi
NOT LÜTFEN İL/BÖLGE/ETNİK KİMLİK DUYARI KASMAYIN OLUR MU
daha türkiye de vakalar görülmeye başlamadan italya ve çindeki durum başlar başlamaz home office çalışmanın verdiği avantajla ben eve kapandım. ayrıca yine aynı şekilde ablam ve ailesi de eve kapandı. bir ay oldu ben kendimi karantina altına alalı. o günden beri de maksimum 3-4 kez ihtiyaçlarım için birer saatlik dışarı çıkmışımdır. sadece aynı şekilde sıfır temas ile yaşayan ablamlar gelip gidiyor özel araçla ve hiçbir yere temas etmeden, kimseye yaklaşmadan.
ancak ilk bir iki hafta en yakın arkadaşlarım dahi çok saçma buldular yaptıklarımı. iş yerleri evden çalışmaya geçtiğinde de ilk aşamada durumu ciddiye almadılar. sadece son 10 gündür çıkmamaya ve daha dikkat etmeye başladılar ki bunlar gayet okumuş, aklı başında, gelir durumu fena olmayan insanlar. yani öyle cahil, sosyal medyaya uzak vs insanlar değil. elbette panik olma endişe etme taraftarı biri değilim ancak ilk günden beri büyük bir ciddiyetle tedbirli davranmaya çalışıyorum. kaldı ki benim bulaştırabileceğim risk grubunda kimsem yok etrafta. ona rağmen virüsün dolaşımına herhangi bir katkıda bulunmak istemiyorum.
kendi ailem ise memlekette. olay onlara daha geç yansıdı tabi. ancak her gün arayıp onları korkutarak olayın ciddiyetinin farkına varmalarını sağladım. cami, kahvehane vs. gibi yerlerin de kapanmasıyla sürekli evde kalmaya direnen babam bile dikkatli olmaya başladı, annem asla evden çıkmıyor.
ayrıca istanbulda karşımda kocaman bir park var, ilk günden beri hep boş. yaşadığım yerdeki insanlar oldukça dikkat ediyor, ancak kadıköyde olmanın ekstra hassasiyeti olabilir. ama yine de semt pazarı kurulduğunda ellerinde pazar arabalarıyla pazara gitmeye çalışan orta yaş üzeri kesimi de sıklıkla görüyorum.
ben dahil ailem, arkadaşlarım ya da konuştuğum kimse 1 ay içinde biteceğini ve eskisi gibi hayatlarımıza kaldığımız yerden devam edeceğini düşünmüyoruz. virüs yok olmak üzere olsa dahi psikolojimizin normale dönüp kendimizi dışarılara atıp kalabalıklara karışmamız uzun zaman alacaktır.
Lombardiya'dayım, virüsle yatıp kalkıyoruz. İliklerimize kadar hissediyoruz desem yeridir. Durum oldukça ciddi bir buçuk aydır. Ama mesela Türkiye'de o kadar da belli olduğunu sanmıyorum zira Türkiye'deki vakalardan oek bahsedilmiyor gibi. Herkes bir virüsten konuşuyor ama virüs sanki Türkiye'de yokmuş gibi davranılıyor. Olan da öyle bir göz önüne getirilmiyor ki durumun vehametini anlayamıyorsun.
ben İzmir, karaburun un sahil köyündeyim. hissiyatım iniş çıkışlı.
bir ara sıçtık, çember daralıyor anksiyetesi yaşadım. markette elim ayağım titremeye başladı, ne gerekir diye düşünürken algım kapandı. ağlayarak kaçacaktım az daha..
sonra haber izlemeyi azalttım. epey iyiyim şimdi.
ama fikriyatım, ne denli (ola ki/hani mesela) küçük olsa bile risk almamaktan yana. annemle evdeyiz,dikkatliyiz.
etraf sakin olsa da en azından örnek teşkil etmemek için görünmeden yürüyüşe çıkmaya dikkat ediyorum, köy dışında sapa yollarda, akşam vakti vb...
Burada da durumun ciddiyetinin farkında degil kimse, konuştuğumda da beni karamsarlikla negatif dusunmekle sucluyorlar. Felakete suruklendigimizin nasıl farkinda olunamaz anlamıyorum.
Daha tr'de vaka yokken virus konusu acildigi ortamlarda soyluyordum tr vaka yok diye rahat olmaniz asiri bos bir kafa, bugun yarin tr ye de girecek bu ve bundam kacis YOK diye. Bunu söyleyince bana gülüyorlardi, girerse karantinaya alino virusun goruldugu yer, butun ulke karisacak gibi konuşuyorsun, heheheh aman ha sen sokaga cikma virus gelebilir her an tr ye diye. Geldigimiz nokta ortada.
Ve ben hala hayatimizin tikileceginin farkinda olmayisini anlamiyirum insanlarin. Olum b.ku yedik farkinda misiniz lan? Bu is olu sayisindan, enfekte olan insanlardan, isin saglik boyutundan ibaret degil ki. Bir kriz ve kaos ortamina dogru surukleniyruz kacinilmaz sekilde.
Global ciddi bir krize dogru gidiyiruz dedigimde de ayni sekilde bana guluyorlardi ve geldimiz noktada dunya liderlerin ekonomik durum hakkinda aciklamalari ortada. Buyuk buhranla kiyaslanmaya baslandi durum artik.
Bana sorarsan bu isin zincirleme reaksiyonla neleri etkileyecrgini, hayatımızı nasıl mahvedecdgini en basindan gorememek icin gerizekali olmak lazim. Genc ve saglikli oldugumuz icin seni beni oldurmeyecek olabilor, ama hayatimizi mahvedecek.
İstanbul Kadıköy'deyim, daha ilk vaka çıkmadan eşimle ikimize küçük kolonya aldım, sürekli elimi yıkıyordum çünkü İstanbul'da virüsün olmadığına inanmıyordum. Ben araştırma görevlisiyim, eşim öğretmen, okullar kapanır kapanmaz biz de eve kapandık. 3 haftadır 3 kez markete gittik sadece, yarım saatte işimizi halledip geliyoruz. Sonra evde aldıklarımızı dezenfekte ediyoruz tabii. Yani kısacası alabileceğim her önlemi alıyorum, elimden başka bir şey gelmiyor. Fakat bu kadar önlem almak da anksiyetemi tetikliyor sanki.
Ailem Ege'de bir şehirde, onlar da 3 haftadır çok ciddi önlem alıyorlar. Ama kayınvalidem ilk hafta "ben virüse inanmıyorum" diyordu, dayım "abartıyorlar" diyordu mesela. Bu konuda ekranlara çıkıp insanları yanlış yönlendiren figürlerin de çok büyük katkısı olduğuna inanıyorum..