büyük orta doğu projesi ile, dış müdahale veya iç karışıklık ile şekillenmemiş bir tek iran ve türkiye kaldı.
ortadoğu'daki değerli petrol, doğazgaz yatakları, değerli madenler vs.
ırak, abd'nin sikletinde miydi? afganistan? Suriye? libya? mevzu siklet mevzusu değil öyle olsa çin'e sarar ya da avrupa'ya, ya da rusya'ya.
büyük bir ülke olarak büyük işler yapması için karşısında bir tehdit olması lazım
örnek veriyorum süper bir silah üretebilmesi için karşısında bir tehdit olması lazım ki bak bu herif için ürettim diyebilmeli
aynı durum ilaç, petrol gibi stratejik ürünlerin fiyatları içinde geçerli.
bir hedef lazım. ekonomisine müdahale edemediğin oda İran. hem petrolü var hem doğalgazı var hem kültürü sağlam. hem müslüman hem demokratik değil.
Çünkü Orta Doğu'daki çıkarları çatışıyor?
Basitçe:
-İran Şii ve mezhep üzerinden aktif politika yürütüyor. Bölgede kendini sünnilerin babası olarak gören, ABD'nin müttefiki Suudi Arabistan ile zaten çatışmada. Trump, Kaşıkçı'nın öldürülmesinde bile Suudilere sert çıkamadı. Rusya ve Çin'e, Türkiye ile birlikte bir müttefik daha kaybetmek istemiyor.
-Medyada pek yer verilmiyor ama Yemen'de iç savaş hala devam ediyor. Taraflar İran destekli şii Husiler ve Suudi destekli koalisyon.
-İran, Trump'ın can dostu İsrail ile de çatışma halinde. ABD, nükleer anlaşmadan çekilme ve ambargo kararı ile İran'ın İsrail'e karşı nükleer silah geliştirme sürecini durdurmak istiyordu.
-İran'la Abd arasında Hürmüz Boğazı Üzerinde tarihten gelen çıkar çatışması var.
-İran'ın dış politikası esasında Hamaney ve Devrim Muhafızları tarafından yönetiliyor. Reformcuların adayı Ruhani iktidara geldiğinde, Batı ile ilişkilerde daha ılımlı bir yaklaşım gösterdi. 2015'te Obama, Ruhani ile nükleer anlaşma imzalayınca reformcuların karşısındaki muhafazakarların elini zayıflatma amacı güdüyordu. En azından rejim değişikliği değilse bile İran'ı Rusya güdümünden çıkarıp Batı'ya çekme planı vardı. Trump ise nükleer anlaşma konusunda ne Hamaney'e ne de Devrim Muhafızlarına güveniyor. Ruhani bugün var yarın yok. Ayrıca Ruhani her ne kadar Batı'ya karşı uzlaşmacı tavır gütse de Orta Doğu'da Hamaney'in başını çektiği agresif politikadan kopamadı. Yani ABD'ye göre rejim yıkılmadıkça İran'ın her daim nükleer silah geliştirme potansiyeli var. O yüzden Trump hem anlaşmadan çekildi hem de İran'ı Arap Baharı'na benzer bir şekilde, içeride rejim değişikliğine zorlamak için sıkı ekonomik ambargo uyguladı. daha iki ay önceki İran'daki benzin isyanlarını hatırlarsın.
-Son olarak Irak'daki olaylarda ABD büyükelçiliğine yönelik saldırı ile Trump'ın eline koz verildi. Hem İran'a yönelik misilleme için bahane üretildi hem de kendisinin azledilme sürecinde gündemi değiştirme fırsatı buldu. Gerçi zaten senatoda karar geri dönecekti ama seçime yönelik, kendi seçmen kitlesinde tekrar güven tazelemiş oldu.
Yazık değil mi irana, derdi nedir abd gibi sorularla siyasetten çok uzak olduğunuz belli.
ABD emperyalist kapitalist ve İran bölgesel tekelci kapitalist. Önce bunlar ne demektir öğrenmek gerekir.
çünkü iran çağdışı bir rejim ile yönetilen, sokaklarda insanların vinç ile asıldıgı ve kırbaçlandığı bir şeriat ülkesi. kadınlar sokakta başlarını örtmek zorunda ve ikinci sınıf vatandaş. kendi haline bırakmamak lazım böylelerini