Türkiye'nin destroyeri vardı ama en son Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Amerika tarafından batırıldı sonrasında da ihtiyaç hasıl olmadığı için yapılmamıştır muhtemelen. Yani olup olmaması sorun değil o kadar saçma işlere para harcanıyor ona da harcanır ama günümüzde bu tip silahlara gerçekten ihtiyaç var mı düşünmek lazım, aldın ya da yaptın mesela, kiminle savaşacaksın karadenizde Rusya'yla mı savaşacaksın akdenizde egede Yunanistan'la ya da diğer kıyı ülkeleriyle mi savaşacaksın, kiminle savaşacaksın ne işine yarayacak, senin ülke olarak denize kıyısı olan ülkelerle bu düzeyde bir sıkıntın yok ki hepsi NATO'ya bağlı zaten senin problemin karasınırı olan bölgelerle, onun için de İHA falan yapılıyor işte diğer kara-hava teknolojileri geliştiriliyor. Mesela bir ara da neden uçakgemimiz yok deniliyordu ki bence o daha da saçma bir durumdu, uçakgemisini aldın-yaptın mesela ne yapacaksın, gerçekten ne işine yarayacak, bunu kendine sorunca bile ne kadar saçma olduğunu anlıyor insan.
Türkiye'nin denizaşırı bir emeli yoktur. Savaş gücü, savunma amaçlı olarak dizayn edilmiştir. Bu yüzden büyük tonajlı gemilere ihtiyacı yoktur. Hareket kabiliyeti daha fazla olan Fırkateynlerin Muhriplere nazaran daha kullanışlı olduğu görülünce Muhrip kullanımından vazgeçilmiştir. Elde mevcut Muhripler ekonomik ömrünü doldurdukça yerlerini Fırkateynler almıştır.
Bu arada Muhrip ile Destroyer eç anlamlıdır.
@Angelus'un söylediklerine iki düzeltme. Üç tarafı denizlerle çevrili olmak çok iyi bir Donanmaya sahip olmayı gerektirir. Kocatepe Muhribini Amerika batırmadı. Kendi uçaklarımızla kendimiz batırdık.
Kocatepe Muhribi'nin batması ile aselsan kurulmuştur,
sonrada aselsan yan gelip yatma yeri olmuştur. iki üzücü hikaye.