Dün ilk kez birisi benden ayrıldı. Geçmişte de çok ilişkim olmamıştı ama ya yürümüyor diye ortaklaşa bitirmiştik ya ben bitirmiştim, ilk olduğu için inanılmaz dipteyim şu anda.
Bir sebep de yoktu yani sadece bana karşı duyguları o kadar güçlü değil imiş, inanılmaz bir potansiyel görüyorum ama buna nasıl gideceğiz göremiyorum vs. dedi. Israr da etmedim yani güzel zaman geçirdik yine de diye karşılıklı teşekkürleştik, bir saat daha konuştuk kalktık vedalaştık.
Empati yaptım biraz hani bir şey hissetmiyorsa hisset diyemem tabii ki, ama benim hissetmem üzücü idi. Hele ki ilk kez benim birini kovaladığımda bunu yaşamam.
Beni yıkan aslında ayrılma değildi, çünkü sinyalleri vardı bunun ve içimden bir ses söylüyordu bunu bana, hazırlıklı gitmiştim. Asıl üzen bunun son şansım olduğunu düşünmem idi. Hani laf yiyeceğim henüz 24 yaşında olduğumu söyleyince de; okul bitmiş, işyeri kültürü benimkinden biraz farklı ve yaşıtım insan da çok yok. Doğal ortamda partner adayları ile tanışmam imkansız ve sadece bu amaçla da topluluklara etkinliklere başlamak istemiyorum, karşıdakine saygısızca olur diye düşünüyorum.
Ve hani oldu da biri ile tanıştım, kafamda sürekli bu kız ile karşılaştıracağımı düşünüyorum.
Hani sorum ne onu da bilmiyorum aslında da nasıl aşarım bu çukuru, bu deneyimleri atlatmış insanlara sormak istedim.
zamanla. kendine bir uğraş edinerek. hayatına başkası girince başkasını sevince tamamen aşılır.
Çivi çiviyi söker.
arkadaşlarınız var mı?
sosyal çevre olarak yaptığımız çok büyük bir hata gönül ilişkilerimizi sosyal çevremizin çok büyük bir parçası olacak şekilde hayatımızı tasarlamamız.
bir şarkıda vardı "birden bire hayatımın tümü oldun" diyordu. şarkı dandik ama sosyal tespiti doğru.
hayatımızın büyük çoğunluğu gönül ilişkimiz olduğunda bu ilişki hayatımızdan çıkınca "bildiğimiz haliyle" hayatımızın büyük bir çoğunluğunu da alıp götürüyor. şiirlerde şarkılarda görürsünüz bunu. ya da arkadaşlarınızdan falan duyarsınız "yahu ben ondan önce ne yapıyordum unuttum". hatırlamaz çünkü hayatını tamamen o doldurmuş.
eğer arkadaşlarınız varsa arkadaşlarınızla sosyal ilişkileriniz üzerine yoğunlaşın. gönül ilişkisi olmak zorunda değil. sosyal ilişki. genel anlamda.
eğer yoksa da farklı sosyal çevrelerden arkadaş edinin. misal spor yapma niyetiniz varsa, spor salonundan falan bir çevreniz olsun, atıyorum fotoğraf merakınız varsa fotoğraf gruplarına girin oradan bir arkadaş çevreniz olsun, eğer dans seviyorsanız dans çevresinden bir arkadaşınız olsun. ama birden fazla koldan arkadaşınız olsun. artık fotoğraf çekmek istemediğinizde bütün arkadaşlarınızı kaybetmiş olmazsınız böylece.
şu anda yaşadığınız ayrılığı nasıl atlatırsınız bilemiyorum ama bundan sonraki ayrılıklarınızı çok daha kolay atlatırsınız.
@levpontryagin çok güzel yazmışsınız teşekkür ederim.
arkadaşlarım var, ama extrovert bir insanım ve sürekli insanlarla olmam lazım gibi bir şey, onlardan enerji alıyorum o yüzden tek başıma iken yalnız hissettiğim oluyor.
bu kızla da aslında tüm amacım arkadaş olmak, cinema buddylik yapmak idi sonradan ilerletmek istedi kendisi güzel bir zaman geçirdik ama işte şimdi arkadaştan da olmuş oldum :/
Yapacak bişey yok. Hayat devam ediyor. Yeri geliyor 20 yıllık evlilikler bitiyor. Spora başlayın, yürüyüş yapın, yeni insanlarla tanışın, komedi filmi izleyin.